Karıncalar hiçbir zaman karınca üretmez, koloniler koloni üretir. | TED | النمل لا ينتجون المزيد من النمل على الإطلاق، ولكن المستعمرات ينتجون الكثير من المستعمرات. |
Bu koloniler bu zamana kadar barış içinde yaşadı fakat işçiler ortaya çıktığında, kuluçka baskını adı verilen hadise de başlar. | TED | تتعايش هذه المستعمرات بسلام حتى الآن، لكن بمجرد ظهور العمّال، يبدأ ما يعرف بظاهرة غارة الحضنة. |
600 milyon yıl önce mikropları sudan emen geometrik koloniler ortaya çıktı. | TED | منذ ستمائة مليون سنة، ظهرت المستعمرات الهندسية، ممتصة الجراثيم من الماء. |
Bunların hepsi bir ya da birkaç kraliçesi olan koloniler şeklinde yaşarlar. Etrafta dolaşırken gördüğünüz tüm karıncalar kısır dişi işçilerdir. | TED | وكلهم يعيشون في مستعمرات تتكون من ملكة واحدة أو عدد قليل من الملكات, كل النمل الذين يتجولون هنا هم إناث عاملات عقيمات. |
koloniler sadece 3,000 metre yukarıda bulunuyordu ve ekip yavaş yavaş sakin havada yürümeye başlıyor. | Open Subtitles | تتواجد المُستعمرات على ارتفاعٍ يزيد عن 3000 متر، وترحال الفريق مع الحيوانات كانت بطيئة في ظل قلة الهواء. |
Ama şunu anladığını sanmıyorum... koloniler dini yaşamda kusursuz hale gelmiş rahibeler içindir. | Open Subtitles | لكن أظنّه لا يُدرك .. أنّ المستعمرات هناك فقط للأخوات اللواتي كمُلت حياتهم الدينيّة. |
Artık eyaletler yok, koloniler yok. | Open Subtitles | لا مزيد من المحافظات أو المستعمرات و لكن روما |
Çünkü, kuluçka döneminin 2. gününde gerileme mutasyonuna uğramış bütün hücreler eski duruma dönen koloniler oluşturur, tıpkı gemiyi terk eden fareler gibi. | Open Subtitles | لأن فى اليوم الثانى للحضانة أى خلايا تعانى من تحول عكسى ترفع إرتداد المستعمرات كما تترك الفئران السفينة الغارقة |
İngilizler koloniler üzerinde yeniden otorite kurmak istiyordu. | Open Subtitles | حسنا صحيح أن الانجليز حاولوا فرض نفوذهم على المستعمرات |
Büyümekte olan yavrular için bu koloniler, bir okul gibidir. | Open Subtitles | بالنسبة للصغار النامية تعتبر هذه المستعمرات كالمدرسة |
koloniler Başkanı adına özel bir görevde olduğunu söyleyebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك اخباره انك تعمل مساعد خاص لرئيسة المستعمرات |
Bu şekiller koloniler eski isimleriyle anılırken ki dönemde 12 Koloninin orijinal bayraklarında vardı. | Open Subtitles | .. هذه النماذج كانت الرايات الأصلية للمستعمرات ال12 : تعود لأيام سابقة عندما تم تسمية المستعمرات بواسطة أسمائهم القديمة |
Evet, ama diğer pilot koloniler Başkanını vuracağı için hiç de vicdan azabı duymuyor gibiydi. | Open Subtitles | نعم ولكن الطيار الاخر لم يتورع عن اسقاط رئيسه المستعمرات |
koloniler Filosu Cylon işgali altında bir bölge haline geldi. | Open Subtitles | أسطول المستعمرات أصبح منطقة نفوذ للسيلونز |
koloniler kanununa göre saldırıdan önce kürtaj kanuniydi bu yüzden bugün de kanuni. | Open Subtitles | , الإجهاض كان قانونياً حسب قانون المستعمرات قبل الهجمات ولذا فهو يعتبر قانونياً حتى اليوم |
Orman ibislerinin yanında yuva yaparak, binlerce kuşluk koloniler oluştururlar. | Open Subtitles | أعشاشهم التي علي جوانب الغابة تكون علي هيئة آلاف المستعمرات القوية. |
Roaneke'deki kayıp koloniler hakkında arka bahçesinde bir kostüm draması çekti. | Open Subtitles | هو صور بعض المشاهد فى حديقته الخلفيه حول المستعمرات المفقوده فى رونوك |
İki asır sonra, koloniler bağımsızlık talep ettiler. | Open Subtitles | منذ قرنين من الزمن المستعمرات طالبت با لأستقلال |
Küçük mavi gezegenimizin ötesine geçip milyarlarca yıldız sisteminde koloniler kurabilecek miyiz? | TED | هل بإمكاننا أن ننتقل إلى ما وراء كوكبنا الأزرق الصغير لإنشاء مستعمرات في ذلك الحشد من الكواكب؟ |
Ben, Sharon Agathon, koloniler filosu subayı olarak üstlerimin verdiği bütün meşru emirleri yerine getireceğim. | Open Subtitles | (أنا (شيرون أجاثون سأنفذ الأوامر القانونية الصادرة من قادتى كضابط فى أسطول المُستعمرات |
- Yani bizden başka koloniler de var. | Open Subtitles | هذا يعني أننا لسنا المُستعمرة الوحيدة. |
Bağımsız koloniler tahmin ettiğimizden daha çabuk organize oldular şu an dışarıdan yardım alıyor gibi görünüyorlar. | Open Subtitles | وقد نظمت المستعمرات المستقلة أسرع بكثير مما كنا نتوقع. يبدو الآن أنهم يحصلون على مساعدة خارجية. |