| Ben uykuya dalarken koluma parmağınla bir şey yazabilir misin? | Open Subtitles | يمكنكَ أن تكتب شيئاً على ذراعي بإصبعِكَ بينما أغفو ؟ |
| koluma dokundu ve bana baktı. Tanrım ne var bunda? | Open Subtitles | إذن لمست ذراعي ونظرت إلي يا للمسيح ما خطب ذلك؟ |
| Sonra birkaç asker daha geldi ve koluma iğne yapmaya çalıştılar. | Open Subtitles | ثمّ جـاء بعض الجنود وحـاولوا إصـابتي في ذراعي |
| Şunu düşünün, diyelim ki kolunuzda bir kuş tüyü gezdiriyorum şu anda koluma yaptığım gibi. | TED | تخيل, اذا امكن انني امسح علي ذراعك بهذه الريشه كما افعل الان بذراعي |
| Ben olsam adını koluma kazımak için bir kaç hafta beklerdim. | Open Subtitles | لو كنت مكانك لإنتظر بضعة أسابيع قبل وشم إسمها على ذراعى |
| Ve güldüğü zaman, uzanıp, koluma dokundu. | Open Subtitles | وعندما كانت تضحك، كانت تضع يدها على ذراعي |
| koluma domates sosu dökülmüştü tam bir leke oluştu. | Open Subtitles | نعم سكبت صلصة الطماطم على ذراعي كونت رسمة مثيره |
| Bu işi becermek istiyorsak koluma girmeni öneririm. | Open Subtitles | أُريد أن أُشجعكِ لأخذ ذراعي لو كنا سنشق طريقنا من هنا |
| koluma mermi geldiğinde neredeyse duruyorduk ama biz sarhoştuk, ve bu yüzden bir kere daha denemeye karar verdik. | Open Subtitles | كنا سنتوقف عندما أصبت في ذراعي لكن كنا نشرب وقررنا المحاولة مرةً أخرى |
| "Kan alırlarken, aynı anda sağ koluma da en az 5 iğne yaparlardı." | Open Subtitles | في نفس الوقت الذى كانوا يأخذون فيه الدمّ هم يعطونني 5 حُقن كحدّ أدنى فى ذراعي الأيمن |
| Benim koluma vurdu, başıma dogru çevirdi. | Open Subtitles | ضرب ذراعي, و مرة على رأسي عندما أمسك بي حول المنزل |
| Şimdi, bundan sonra, Tony sol koluma erişebilir. | Open Subtitles | الآن, من هنا توني يمكنه أن يمسك ذراعي الأيمن |
| Derimle kaynaşmadan evvel koluma zar zor taktım. | Open Subtitles | بمجرد أن وضعتها على ذراعي, إندمجت مع جلدي |
| Spreyin birazını aldım ve ofisimde koluma uyguladım işe yaradı. | Open Subtitles | لقد سرقت بعضاً من البخاخ لمكتبي وقمت بتجربته على ذراعي ونجح الأمر |
| Sol koluma bir bakın, onu savaş öncesinde muhafızlar testereyle kesti. | Open Subtitles | إنظر إلى ذراعي اليسرى لقد قطعت مني في ذلك العمر الجيد سر من أسرار ما قبل الحرب |
| koluma dokunur musunuz? Gerçek olduğumu hissetmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد منك أن تلمس ذراعي بشيء ما كى أتأكد من أني مازلت حقيقياً، حسنا؟ |
| Şimdi elini çatı olarak değil de, koluma, yani duvara karşı esen rüzgar olarak düşün. | Open Subtitles | والآن بدلاً من السقف تصور بأن يدك الرياح وتهب على ذراعي |
| Babamın suarelerinde koluma girmek için fırsat kollayan sendin. | Open Subtitles | إنه أنت من كان صاحب المبادرة في الأمسيات التي كان يقيمها والدي عندما أمسكت بذراعي |
| İşin onunla bitince sağ koluma bir baksan iyi olur. | Open Subtitles | بينما انت تعمل يمكنني الاهتمام بذراعي اليمنى هنا |
| koluma bakması için kemik doktoru göndermiştin. | Open Subtitles | طبيب العظام الذى أرسلتنى إليه الرجل الذى كان يعمل فى ذراعى ؟ |
| Benim koluma da bulaşmış. | Open Subtitles | أنا فهمته بشكل صحيح هنا على كمّي. |
| koluma bir şey yap, Stacey. | Open Subtitles | أعمل شيئا لذراعى ، ستايسى |
| Evlendiğimde karımın ismini koluma dövme yaptırtmıştım. | Open Subtitles | عِندما تَزوَجت، وَشمتُ اسمَ زوجَتي على ذِراعي |
| - Tırnakların koluma batıyor! - Kaldır onu! | Open Subtitles | ـ مساميركَ تغوص في ذراعِي ـ أخرجيها |
| koluma yardım et. | Open Subtitles | ساعدني أريد تدريب ساعدي |
| Tamam, koluma girin! Şöyle yanıma geçin. | Open Subtitles | امسكي يدي فحسب، تعالي خلفي. |
| koluma dolan ve o kapıdan çıkıp gideriz. | Open Subtitles | فقط خذي بيدي وسنذهب مباشرة إلى بوابة الخروج |