Binadan atla, kendini öldür, komadan çıkarsın ve her şey düzelir. | Open Subtitles | اقفز من على المبنى، واقتل نفسك، ستتحطم الغيبوبة وأنت ستكون مستعداً. |
Neden doktorların komadan sonra beni görmiyeceğini söylediklerini anlıyorum. | Open Subtitles | أفهم لماذا الأطباء قالوا أنت يجب أن لا تراني بعد الغيبوبة |
Savannah komadan ilk çıktığında bunu tekrarlayıp durdu. | Open Subtitles | لقد ظلت سافانا تكررها عندما خرجت من الغيبوبة |
Senin komadan çıktığını ve onun hayatını alt üst ettiğini de söylemişti. | Open Subtitles | قال أنّك استيقظت من غيبوبة والشيء الذي يعرفه أنّ حياته أصبحت فوضى |
Geçenlerde, televizyonda uzun süre kaldıkları komadan çıkmış 3 kişi gösterdiler. | Open Subtitles | لقد استضافوا مؤخرا في التلفاز ثلاثة اشخاص كانوا في غيبوبة طويلة |
İlk komadan önce biftek ve patates yemişti, ikincisinden önce hastanede balık yedi. | Open Subtitles | تناول اللحم و البطاطس قبل غيبوبته الأولى و قدمت المستشفى السمك قبل الثانية |
Böylesine uzun komadan çıkan ilk hastasınız. | Open Subtitles | انت اول مريض يخرج من حاله الغيبوبه خلال تلك الفتره |
Ama herkes komadan uyanamayabilir. | Open Subtitles | الشحص الواحد لا يستطيع الإستيقاظ من الغيبوبة دائماً |
Ya Piper komadan kendisi çıkacak ya da korkarım ki kız kardeşiniz bunu atlatamayacak. | Open Subtitles | حسناً إما أن تستيقظ، بايبر من الغيبوبة بنفسها، أو لن تبقى على قيد الحياة حسبما نظن |
Yüzleş. komadan hiç çıkamayacak. | Open Subtitles | واجهي الامر،انه لن يتستيقظ من الغيبوبة ابدا |
Walt, komadan çıktığından beri bazı translar yaşadığını söyledi. | Open Subtitles | والت يَقُولُ بأنّك كُنْتَ في غيبوبة منذ الغيبوبة |
komadan yeni uyanmış hastalar için nadir görünen bir şey değil. | Open Subtitles | و هذا مألوف بين مرضى الغيبوبة المستيقظين حديثاً |
Bak, komadan çıktığımdan beri nasıl söylesem sanki kendim gibi hissetmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري، كشخص مختلف، منذ أن أفقت من الغيبوبة. |
Ama halâ... ne zaman komadan çıkar, ya da çıkabilir mi bilemiyoruz. | Open Subtitles | ولكن لا زلنا لا نعرف ، إن حدث وأفاق من الغيبوبة التي هو بها |
Evli değilim, ama tam bir yıl önce bugün, çift taraflı akciğer nakli ardından bir ay süren bir komadan uyandım. | TED | لا .. أنا لست متزوجة .. ولكن منذ عام من اليوم .. استيقظت من غيبوبة دامت شهراً كاملاً بعد عملية إستبدالٍ لرئتيّ |
Hayalimdeki işte bir kaç hafta, muhteşem bir komadan uyanır gibiydi. | Open Subtitles | الأسابيع القليلة التي كنت في عمل الأحلام كانت مثل استيقاظ رائع من غيبوبة |
komadan çıkmanın mümkün olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم أعرف أن من الممكن الاستيقاظ من غيبوبة. |
Oradaki sıtma hastama kan nakli yaptım, ve komadan uyandı. | Open Subtitles | قمت لتوي بتبديل دمّ مصاب بالملاريا، ثم استفاق من غيبوبته |
komadan çıktığında Giles, hemen bana haber vermeliydi. | Open Subtitles | لقد كان عليه ان يتصل بي فور افاقتها من الغيبوبه |
Ortalıkta dolanır, Sam'in komadan çıkmasını beklerdik. | Open Subtitles | نتسكع معا .. ننتظر سام لتفيق من غيبوبتها |
Bu, durumun kötüye gideceği ve kocamın komadan uyanamayacağı anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | أيعني هذا أن الاحتمالات قد تكون أسوأ، قد لا يفيق زوجي من غيبوبته؟ |
Umarım ben hapisten çıkarken... sen de komadan çıkmış olursun. | Open Subtitles | و قبل أن تنتهي مدة عقوبتي في السجن مباشرةً و أرجو أن تكون قد خرجت من غيبوبتك |
Doğruca komaya girmiş... ..sonra da o komadan başka bir karanlığa doğru kaymış. | Open Subtitles | .. ذهبت مباشرة لغيبوبة .. ثم ، في وقت ما بتلك الغيبوبة ، سواد .. انتقلت إلى |
Kabalık etmek istemem... ama komadan çıktığımdan beri insanlara dokunmak bana zor geliyor. | Open Subtitles | لا أَقْصد أَنْ أَكُون فظ أَنا فَقَطْ أَجِدُ صعوبة في مَس الناس منذ غيبوبتي |