Sanırım bunu bir kompliman olarak algılamalıyım. | Open Subtitles | يُخيل لي أن في هذا الأمر نوع من المجاملة |
Bunun bir yerinde bir kompliman mı var? | Open Subtitles | هنالك نوع من المجاملة في مكان ما من تلك الجملة |
Ağzının tadını bilen birinden hoş bir kompliman, Lord Horfield. | Open Subtitles | مجاملة مبهجة من ذواقة مثلك يا لورد هاوفيلد |
Bu kompliman değil, seni bilirim. | Open Subtitles | كنت سأعتبر ذلك مجاملة لو لم اكن اعرفك جيدا |
Bu tür şeyleri yüzüne karşı yapmaktan nefret ediyorum. Sana kompliman yapmamı mı istiyorsun? | Open Subtitles | أكره فعل هذه الأمور وأنت تنظر إليّ هل ستجعلينني أمدحك ؟ |
Bir anlamda, sana kompliman yapıyordum. | Open Subtitles | بطريقةٍ ما كنت أمدحك أعتقد _BAR_ |
GQ bu ürün yaz sezonu için üretti. Ben de bir tane var. Ama bilmenizi isterim ki aranızda kimse bana bu konuda komplimanda bulunmadı kimseden bu kot için çok yakışmış şeklinde kompliman almadım aldığım ve giydiğim günden beri. | TED | والذي أعطتني اياه مجلة "جي كيو" -- أنا أمتلك هذا الجينز -- لكن سوف أخبركم ليس فقط أنني لم أحصل على أي اطراء منكم بل لم أحصل على اطراء من أي أحد على الاطلاق في الأشهر التي لبست فيها هذا الجينز |
kompliman, izleyicilerin dikkat kesilmesini sağlayan sessiz bir mesajdır. | Open Subtitles | المجاملة هي رسالة صامتة. أمرللفتإنتباهالجمهور.. إيلاء والهام، وبعد العرض. |
kompliman yeteneğinin olduğunu sanmıyorum. Yoktur zaten. | Open Subtitles | لم اعتقد فعلا انه قادر على المجاملة |
Bunu bir kompliman olarak kabul et. | Open Subtitles | وأريدك أن تسمع هذا على سبيل المجاملة |
kompliman yeteneğinin olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لم اعتقد فعلا انه قادر على المجاملة |
Nasıl kompliman yapacağını öğrenmelisin. | Open Subtitles | -يجب أن تتعلم كيفية المجاملة ؟ |
kompliman olarak söylüyorum Yani sana hoş bir şey söylüyorum. | Open Subtitles | لقد كانت مجاملة أنا أقول لكِ كلاما لطيفا |
Bu hastalık kaslı, dövmeli Latin bir adamın dışında... kimsenin bana kompliman yapmasına izin vermiyor. | Open Subtitles | وهذا المرض لن اسمحوا لي أن مجاملة إلا أنها تأتي من، مثل، أنا لا أعرف، موسلي، وشم رجل لاتيني. |
Bunu bir kompliman olarak görüyorum. Üç bira, lütfen. | Open Subtitles | اعتبرها مجاملة منك، ثلاثة بيرة لو سمحت |
- Görünüşleri ile ilgili kompliman yapmak,.. | Open Subtitles | مجاملة النساء بشأن مظهرهن |
Dilerim özür,Ah! pardon, Çok güzel kompliman benim için. | Open Subtitles | معذرة ،هذه مجاملة طيبة منكِ. |
-Bu bir kompliman değerli, akıllı-göt. | Open Subtitles | - أنا لست أمدحك , أيها الذكي |
Haydi, sana kompliman yapıyorum. | Open Subtitles | انا أمدحك ! |
kompliman almak ya da almamak bir şeyin değerini ölçmek için bence ölçüt olmamalı. ama söz konusu kılık kiyafet ile alakalı bir moda ürünüyse bu durum makul kabul edilebilir. | TED | لا أعتقد أن الحصول على اطراء أو عدم الحصول عليه يجب أن يكون مقياسا لقيمة شيء ما لكني أعتقد انه في حالة الموضة ، كقطعة من الملابس فإنه مؤشر منطقي |