Benim konumumdaki birinin sırada üste çıkıp haksızlık yaptığını söyleyebilir. | Open Subtitles | يقول انه من الغير العادل لشخص فى منصبى أن يقفز على الخط |
- Benim konumumdaki birinin? | Open Subtitles | -شرطى فى منصبى ، ماذا أملك ؟ |
Benim konumumdaki bir adamın ne kadar çok avukatı olursa o kadar iyi, maalesef. | Open Subtitles | رجل في مركزي لا يكتفي من المحامين، للأسف. لا أقصدك طبعاً. |
Benim konumumdaki bir adamın para gizlemeye ihtiyacı olabilirdi. | Open Subtitles | رجل في مركزي قد يحتاج لمكان لإخفاء ماله |
Siz beyler, buraya gelip... benim konumumdaki bir adamın mülkünü satmasını istiyorsunuz. | Open Subtitles | رجل في مركزي أن يبيع ممتلكاته |
Maalesef, benim konumumdaki bir erkekten, senin gibi genç ve çekici kadınları eğlendirmem beklenir. | Open Subtitles | لسوء الحظ فإن رجلاً في موقعي يتوقع منه أن يتسلى بشابات جذابات مثلكِ |
Özür dilerim ama benim konumumdaki biri bütün önlemleri alarak hayatta kalır. | Open Subtitles | -آسف، لكن رجلٌ في موقعي ينجو بفضل اتخاذه كافة الإحتياطات. |