Şundan da emin olabiliriz, çocuklar trahom korkusu olmadan büyüyebilirler. | TED | ويمكننا أن نضمن أن أطفالًا كهؤلاء سيكبرون دون خوف من التراخوما. |
Çok az siyah sporcu kariyerlerine bir şey olacağı korkusu olmadan Muhammed Ali'nin konuştuğu gibi konuştu. | Open Subtitles | 'وكان عدد قليل جدا من اللاعبين السود من أي وقت مضى تحدث الطريق وتحدث محمد علي 'دون خوف من شيء يحدث لمهنتهم. |
Yanlış, ordu üyeleri karşısında baskı korkusu olmadan adaletin sağlanmasını isteyemiyoruz. | Open Subtitles | يتعامل مع ادعاءات الاعتداءات الجنسية انه خاطيء ان اعضاء جيشنا لا يبحثون عن العدالة من دون خوف من المحاكمة |
Tamam, bu kalabalık saklı grubun özel sihirli, yeni bir şey işitme korkusu olmadan canlı müzik heyecanını yaşamak üzere. | Open Subtitles | هذا الحشد على وشك تجربة سحر خاصّ لفرقة الأغاني المعادة التشويق والموسيقى الحيّة بدون الخوف من سماع أي شيء جدي |
Biz sadece barış içinde tutuklanma korkusu olmadan yaşayacak bir yer istedik. | Open Subtitles | نحن فقط اردنا مكان حيث نستطيع العيش فيه بسلام بدون الخوف من الاعتقال |
Sorun şu ki, namuslu bir polis memurunun meslektaşları tarafından dalga geçilmesi ya da baskı yapılması korkusu olmadan davranabileceği bir atmosfer henüz yok. | Open Subtitles | المشكلة أن الجو غير متوفر لشرطي أمين أن يقوم بواجبه بدون خوف أو سخرية من زملائه الضباط |
Ölüm korkusu olmadan, varlığın amacını öğrenebilirdim. | Open Subtitles | بدون خوف الموت يمكنني أن أعرف حقيقة الوجود |
Dayak korkusu olmadan fazladan kredi getirecek ödevlerimizi yapabileceğimiz bir yer. | Open Subtitles | مكان يمكننا العمل به على تحسين معدلاتنا دون الخوف من المتنمرين |
Kimi istersem zarar görme korkusu olmadan küçük düşürebilir miyim? | Open Subtitles | أستطيع إهانة أي أحد أريده دون الخوف من ضرر جسدي؟ |
Böylece Wraithlerin dönüşü korkusu olmadan yeniden inşa edebilirdik. | Open Subtitles | ...لنتمكن من إعادة البناء ...دون خوف من عودة الريث |
Dunya uzerinde kimseye carpma korkusu olmadan, super isik hiziyla heryere gidebiliyorum, fakat K-PAX'a gelen ve giden bircok varlik var. | Open Subtitles | أنت ترى، على الأرض يمكنني السفر حيثما شئت دون خوف من مصادفة أحد يسافر في سرعة الضوء الخارقة حيث أن الناس يأتون ويجيئون من كى-باكس طوال الوقت |
Sen ve Sameen başka birisinin sizi dinliyor olma korkusu olmadan irtibat kurabilirsiniz. | Open Subtitles | أنت و(سامين) يمكنكما التواصل دون خوف من إمكانية تنصت أي شخص عليكما |
Ölüm korkusu olmadan. | Open Subtitles | "دون خوف من الموت." |
Ölüm korkusu olmadan. | Open Subtitles | "دون خوف من الموت." |
Gücün ve cesaretin, sözlerin kadar sert ve keskin olsaydı, Grendel öç alınma korkusu olmadan insanlarınızı öldürüp onları yiyemezdi. | Open Subtitles | لو كانت قوتك وقلبك بقوة كلماتك (جريندل) لن تكون له الجرأه لقتل شعبكم بدون الخوف من أعماله المرعبه |
Ancak, Pascal'ı desteklemek isteyen varsa cezalandırılma korkusu olmadan konuşabilir. | Open Subtitles | على أية حال، إذا أيّ منكم يوَدُّ دَعْم باسكال، فليتكلّمُ الآن بدون خوف مِنْ العقابِ أَو عمل إنتقامي منّي |
Mültecilerin bir düzine gezegenden gelerek huzur içinde yaşayabileceği bir gezegen düşünün, Wraithler tarafından toplanma korkusu olmadan. | Open Subtitles | تخيل عالم يمكن للاجئين أن يأتوا للعيش فيه فى سلام بدون خوف من أن يخطفهم الريث |
çünkü fotoğrafta bir aslanın bıyıklarını yüzünüzü parçalaması korkusu olmadan inceleyebilirsiniz. | TED | ففي الصورة تستطيع أن ترى شارب أسد من دون الخوف من أن يلتهم وجهك |