Polis... sizi koruyacaktır. | Open Subtitles | الشرطة سوف تحميك |
Cadıların ruhları bizi kökenlerden koruyacaktır ama bodruma inmeliyiz. | Open Subtitles | أرواح الساحرات ستحمينا من الأصليين، لكن علينا أن نذهب إلى القبوِ. |
Büyüm alevi koruyacaktır. Elbette benimle çalışman gerekecek. | Open Subtitles | سحري سيحمي الشعلة، وطبعًا سيتحتّم عليك التعاون معي. |
Neticede Sayın Başkan, sizi siyasi açıdan koruyacaktır. Eğer bomba patlarsa... | Open Subtitles | باسوء الاحوال ، فانه يحميك سياسيا في حالة انفجار القنبلة |
Sadece senin görebildiğin şeylere karşı seni koruyacaktır. | Open Subtitles | ستقوم بحمايتك من الأشياء التي تستطيع وحدك رؤيتها |
Aşırı bir tepki vermen halinde, bunlar seni kendinden koruyacaktır. | Open Subtitles | هذه ستحميك من نفسك لو بدر منك رد فعل عنيف |
Eğer seni canlı gömersek, seni toprağın ağırlığından koruyacaktır ama gene de boğulursun. | Open Subtitles | إذا دفناك حيًا، سيحميك من ثقل التربة ولكنك ستختنق بالرغم من ذلك |
Burada kalıp Paracelsus'la savaşmalıyım. Depo beni koruyacaktır. | Open Subtitles | عليّ البقاء لمواجهة (باراسيلسوس)، سيحميني المستودع. |
Hayır, hayır! Tanrı onu koruyacaktır! | Open Subtitles | لا, لا, إن الله سيحميها |
Eline yakın bir yerde tut bunu. Mardon'un gücüne karşı sizi koruyacaktır. | Open Subtitles | اجعل هذه في متناولك، سوف تحميك من قوى (ماردون) |
Lütfen al. Sende kalsın. Seni koruyacaktır. | Open Subtitles | -ابقها معك يا اخي حتى تحميك |
"Eğer karım olmayı kabul edersen Allah'ın merhameti bizi koruyacaktır" | Open Subtitles | نعمة الله ستحمينا إذا صرتي زوجتي |
Bu savaş önlemleri bizi isyanlardan ve yıkımdan koruyacaktır. | Open Subtitles | -و هذه الإجراءات ستحمينا من الحرب -ليس هناك حرب |
Zaman içinde para kendini koruyacaktır. | Open Subtitles | في النهاية، سيحمي المال نفسه سيؤجر حراس ويأتي لنا بأصدقاء |
Hidrojen sülfür, travmatik durumdan çıkarken önemli organlarını koruyacaktır. | Open Subtitles | كبريت الهيدروجين سيحمي أجهزته الرئيسية عندما يصحو من حالة فاجعة |
Bu seni tehlikelerden koruyacaktır. | Open Subtitles | هو سوف يحميك من الخطر |
Korkuluk seni koruyacaktır. | Open Subtitles | خيال المآتة سوف يحميك |
Efendim, danışmanınıza açıkladığımız gibi, büro siz tam işbirliği yaptığınız sürece sizi ve ailenizi koruyacaktır. | Open Subtitles | ماذا تفعلون ؟ سيدي ، كما شرحنا للمُحامي الخاص بك سيقوم المكتب بحمايتك أنت وعائلتك |
Bu yarmulke* seni koruyacaktır, David Ben-Avram. | Open Subtitles | هذه الطاقية, ستقوم بحمايتك (ديفيد بين افرام) |
- Sayın Başkan, Savunma sistemi, sizi tüm zararlara karşı koruyacaktır. | Open Subtitles | رائع - سيدي الرئيس ،الساعة المدافعة ستحميك من أي أذى |
Şeytan'a inan, o seni her zaman koruyacaktır. | Open Subtitles | الشيطان يحكمه وهو سيحميك دائما. |
Rahipler beni koruyacaktır. | Open Subtitles | سيحميني القسس |
Yani onu ne pahasına olursa olsun koruyacaktır. | Open Subtitles | -مما يعني أنّه سيحميها بأي ثمن . |
Koruyucu maske ve eldiven giymek sizi ve ailenizi hastalıktan koruyacaktır. | Open Subtitles | ارتداء قفازات وأقنعة واقية سوف تحميكم و عائلتكم من المرض. |
Sana zarar vermek isteyen insanlardan seni koruyacaktır. | Open Subtitles | سيحميكِ مِن الأشخاص الذين سيسعون إلى آذيتكِ |
Belki birbirimize duyduğumuz sevgi bizi koruyacaktır. | Open Subtitles | لا أعلم ، مُختلفين بطريقة ما، ربما حبّنا لبعضنا سيحمينا. |
Bildiği kadarıyla, kalkan kendisini koruyacaktır, fakat bundan tam olarak emin değildir. | Open Subtitles | على حد علمه، أن الدرع سيحميه. ولكنه لا يعلم ذلك بشكل قاطع. |