Rast gele terörizm. Birinin bunlardan Washington D.C.'nin yollarına koyduğunu düşünebiliyor musunuz ? | Open Subtitles | بدون تمييز ، تخيلوا أن شخص ما وضع هذه المسامير فى شوارع العاصمة |
Bu cesetleri kimin dondurucuya koyduğunu ve nereye gittiklerini söyleyeceklerini sanmıyorum. | Open Subtitles | لن تٌخبرنا من وضع هذه الأجساد في الثلاجة وإلى أين ذهبوا |
Ayrıca 7. sınıfta dolabıma o ördeği senin koyduğunu da biliyorum. | Open Subtitles | واعلم انه انت الذي وضعت البط في خزانتي في الصف السابع |
Bütün o arabaları bir-fit-kutunun içine koyduğunu düşün. Yoruldum sanırım. | TED | فكروا في جميع تلك السيارات إن وضعت في مربعك ذي طول قدم واحد. أعتقد أنني قد تعبت. |
Dolaplarımıza notu kimin koyduğunu bulamadık. | Open Subtitles | لم نعرف بعد من الذي كان يضع التحذيرات في خزائننا |
edebilirdin, eğer o ne aradığını bilseydi yada nereye koyduğunu. | Open Subtitles | يمكنك ، إذا عَرف عن ماذا يبحث او أين وضعه |
Hayır! Bize kahveye ne koyduğunu anlatacaksın. | Open Subtitles | كلا، أخبرنا عما وضعته في القهوة هذا ما ستخبرنا به |
Birisinin onun sayfasına bir resim koyduğunu biliyorum. Herkes bırakıyor. | Open Subtitles | أعلم، قام أحدهم بوضع صورة لها على الانترنت والجميع شاهدها |
Dünyayı dolaştığım esnada, Tanrı'nın onları Dünya'ya insanların eğlenmesi için koyduğunu söyleyen bir çok düşünceli insanla tanıştım. | TED | لقد جبت العالم، وقابلت العديد من المفكرين الذين أخبروني أن الله وضع اليراعات على الأرض لأجل متعة البشر. |
Törpüyü yatağa kimin koyduğunu söyledin mi ona? | Open Subtitles | إسمع يا فتى، هل أخبرته من وضع الأداة في الفراش؟ |
Vasiyeti nereye koyduğunu bile hatırlayamadı. | Open Subtitles | لم يبدو أن لديها أي فكرة عن مكان وضع الوصية |
Birisin odasına girip ve zehri uyku ilacının içine koyduğunu düşünüyorlar. | Open Subtitles | انهم يعتقدون أن احداً ما دخل إلى غرفتها و وضع السم بدل المنوم |
Ona tacını okul dolabına koyduğunu söyleyiver. | Open Subtitles | قولي له انك اضطررتي إلى وضع التاج بالخزانة وحسب |
O zaman ağaçların altına oyuncakları kimin koyduğunu sanıyorlar? | Open Subtitles | من يعتقدون اته وضع كل تلك الالعاب تحت شجرهم |
Cleo dün gece şaraba ne koyduğunu doktora söylese iyi olur. | Open Subtitles | يستحسن أن تجعل كليو تخبر الدكتور ماذا وضعت في الخمر الليلة الماضية |
İçine ne halt koyduğunu bilmiyorum ama çok baharatlı oluyor. Koz. | Open Subtitles | لا أعلم ماذا وضعت في الصلصة ولكنها حارة جداً |
Hayır. Önce millet seni erkek sansın diye orana ne koyduğunu söyle. | Open Subtitles | لا,اخبرني أولا ماذا وضعت هناك لجعل الناس يعتقدون أنك رجل. |
Postacının bazen yanlış kutuya postaları koyduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | اوه,اتعلم ان الساعي في بعض الاحيان يضع البريد في الصندوق الخاطئ؟ |
Belki kadın onun yiyeceklere kötü bir şey koyduğunu anlamıştır... Adam da ona sessiz kalması için ödeme yapmıştır. | Open Subtitles | ربّما إكتشفت أنّه كان يضع شيئاً أكثر سوءاً في الطعام، وقد رشاها لتبقى صامتة. |
...yatak odama koyduğunu haber verdi, ve benden giymemi istedi. | Open Subtitles | تم وضعه لى فى غرفة نومى, وطلب منى ارتداؤه. |
Emilio'yu kavanozundan alıp halıya koyduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت بأنها قد أخرجت إميليو من إناءه الزجاجي ثم وضعته على السجادة |
Anahtarı taş bir duvara koyduğunu rüyada görmek ayrı bir şey ama gerçekten yaparsan ne olacağını bilmiyoruz. | Open Subtitles | الحلم بوضع المفتاح بالجدار الصخري أمر ولكننا لانعرف ماسيحدث لو فعلتها |
Ne onu oraya kimin koyduğunu ne de sebebini bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أنا لا اريد أن أعلم من وضعها بالاسفل أو لماذا وضعوها |
Hayır, Ödül Töreni'ne gitmeden önce onu çantasına koyduğunu gördüm. | Open Subtitles | لا، رأيتها تضعها في حقيبتها قبل ذهابنا إلى حفل توزيع الجوائز |
Bilginiz olsun diye söylüyorum mezarlıkta bunu cebime koyduğunu farketmiştim. - Farkedeceğini tahmin etmiştim. | Open Subtitles | ولعلمكِ علمت بأنكِ وضعتِ هذا في جيبي عند المقبرة |
- Kimin koyduğunu tespit edebilir misin? - Olumsuz. Ne kadar işiniz kaldı? | Open Subtitles | ـ هل عرفتي من قام بوضعها ـ لا كم تبقى امامكم؟ |
Delinin tekinin Tylenol şişelerine zehir koyduğunu fark ettiğinde F.D.A. ile tartışmadı. | Open Subtitles | في زجاجات التيلنول لم يخطر منظمة الأغذية والأدوية ولم ينتظر حتى تخبره المنظمة |
Bombayı oğlunuzun şoförü Velid'in koyduğunu düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن نعتق ان سائق ابنك وليد زَرع القنبلةُ. |