Bugün Florida Koyu'nda 70 yuva yapan çifte düştü, çünkü sisteme çok fazla müdahale ettik. | TED | وبلغ اليوم عدد الأزواج أقل من 70 زوج معشش في خليج فلوريدا، لأننا تسببنا في تعطيل النظام البيئي بشكل كبير. |
19 yaşımda, David bana Cennet Koyu'nda evlenme teklif etti. | Open Subtitles | عندما كنت فى 19، ديفيد تقدّم لي على اللّسان في خليج الجنّة |
19 yaşımda, David bana Cennet Koyu'nda evlenme teklif etti. | Open Subtitles | عندما كنت فى 19، ديفيد تقدّم لي على اللّسان في خليج الجنّة |
Efsaneye göre Kokuşmuş Balık Koyu'nda takılırmış. | Open Subtitles | تقول الاسطورة بأنه يسكن في الخارج في خليج ذو رائحة كريهة |
Yedi yıl önce David, Cennet Koyu'nda bana evlenme teklif etmişti. | Open Subtitles | مضت سبع سنين قبل أن يتقدم لى ديفيد على الرصيف فى خليج الجنة الصغير |
Bizi koruyacak, Batık Koyu'nda buluşacağız. | Open Subtitles | سيغطي هروبنا وسيقابلنا في خليج حطام السفن |
Mobile Koyu'nda ay ışığı altında olmak için. | Open Subtitles | و قبطان لرحلة على ضوء القمر في خليج موبايل |
Burada, Avustralya'daki Köpekbalığı Koyu'nda falezler bana, yeryüzünün tarihini fısıldıyor. | Open Subtitles | لكن واقعا لم أر شيئا هنا في خليج الجراجير في أستراليا |
Mantanzas Koyu'nda öldürülen Maria Lazaro mu? | Open Subtitles | ماريا لازارو التي كانت قد قتلت في خليج مانتاناز؟ |
Bu şey burada Striker Koyu'nda. | Open Subtitles | هو هنا في خليج المهاجم الصغير. |
Biscayne Koyu'nda kendi cesedini gördüğünü söylemişsin. | Open Subtitles | -لقد قال لي بأنكِ رأيتِ جسدكِ في خليج بيسكان |
Bu maraton yolculuğunu tamamlayabilmenin tek yolu, ...Amerika'nın Doğu sahilindeki Delaware Koyu'nda hayati bir mola vermektir. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لإنهاء هذه الرّحلة الطويلة بالتوقّف للتزوّد بالوقود هنا في خليج "ديلاوير" على الساحل الشرقي لأمريكا. |
Finalle birlikte yarışma Turtle Koyu'nda sona eriyor. | Open Subtitles | وحيث أن المسابقة أوشكت على الأنتهاء هنا في "خليج السلاحف". |
Bu kuşlar harika, ama Everglades'te gerçekten zor zamanlar yaşadılar, çünkü Florida Koyu'nda binlerce yuvalanan çift olarak başlayıp 20. yüzyılın başında ikiye indiler -- yuva yapan iki çift. | TED | هذه طيور رائعة لكن تواجه وقتا عصيب في الايفيرجليد، ذلك أن الازواج المعششين في خليج فلوريدا كانت تبلغ الآلاف، وفي بداية القرن 20، تقلص تعدادهم الى اثنين-- اثنين من الزوج المعشش. |
Teyzem Herne Koyu'nda deniz tarağı yüzünden boğulmuştu. | Open Subtitles | خالتي اختنقت بسرطان بحر في "خليج هيرني" |
Karasu Koyu'nda savaşan ben miydim? | Open Subtitles | هل أنا من حاربت في خليج ( البحر الأسود ) ؟ |
Carlos, Jay, bizimle Korsanlar Koyu'nda buluşun. | Open Subtitles | ((كارلوس))، ((جاي)) قابلنا في خليج القراصنة |
Yedi yıl önce David, Cennet Koyu'nda bana evlenme teklif etmişti. | Open Subtitles | مضت سبع سنين قبل أن يتقدم لى ديفيد على الرصيف فى خليج الجنة الصغير |