Sizler de Kendini Örgütleyen Öğrenme Ortam'ları oluşturabilirsiniz. evde, okulda, okul dışında, kulüplerde. | TED | يمكنكم صناعة بيئة للتعلم الذاتي في البيت، في المدرسة، خارج المدرسة، في النوادي. |
Melek gibi bir sesi vardı ve şehrin her yerindeki kulüplerde şarkı söylerdi. | Open Subtitles | كانت تمتلك صوت عذب و قامت بالغناء في النوادي في كل أرجاء المدينة |
Kim bilir? Belki seyahat eder, kulüplerde oynar. | Open Subtitles | ومن يعلم ربما يمكنه السفر والعمل في النوادي ؟ |
Ama kulüplerde çalıştım, barmenlik yaptım ve işi gerçeği şişenin kolay kavranılabilir olması lazım ve bizimkini kavramak o kadar kolay değil. | Open Subtitles | لكن زودت نوادي وحانات وبالنسبة لهم، نحتاج قنينة سهلة الإمساك |
Çete üyeliğine kabul edilenler kulüplerde boy göstermeyi sever. | Open Subtitles | يجعل الشباب وكأنهم مشنوقون في النوادي ويقضي خمسة أيام ساخنة على شاطيء ميامي |
Ama aynı zamanda kulüplerde iyi vakit geçiriyordum. | Open Subtitles | و لكن كل ما كنت أفعله حقاً هو الذهاب إلى النوادي لأقضي وقتاً ممتعاً |
Beyazların takıldığı kulüplerde çalarız... | Open Subtitles | ,أعتقد أننا سنضعه ببعض الأعلانات ندخله النوادي الليلية |
Tamam, kulüplerde sürtmekle, paparazzi ve Perez Hilton'dan kalan zamanla, bu şehirde iyileşmen neredeyse imkansız. | Open Subtitles | حسنا، بين الذهاب إلى النوادي ومصوري المشاهير وبيريز هيلتون أصبح مستحيلا عليكِ إستعادة شفاءك في هذه المدينة |
Ben gençlerin kulüplerde, çarşıda ve sokak köşelerinde Doop hakkında konuşmasını onun saçları nasıl yapıldığı gibi tuttuğundan söz etmesini istiyorum. | Open Subtitles | اريد الشباب في النوادي والاسواق وفي كل زاوية في كل شارع يتكلمون عن دوب يتكلمون عن كيف انه يجعل الشعر ثابتا هكذا |
Kız o tarz kulüplerde vakit geçiriyordu, değil mi? | Open Subtitles | لقد أمضت وقتاً في هذه النوادي أليس كذلك ؟ |
kulüplerde kendimi rahat hissetmiyorum. Uyum sağlayamadığım bir şey, ancak aslında göze çarpıyorum. Sanırım anlıyorum, fakat... | Open Subtitles | انا لا اشعر بالراحة في النوادي اتفهم هذا لكنه لا يبدو عادل على الاطلاق |
Keşke kulüplerde dans ederken de şimdiki gibi havalı görünebilsek. | Open Subtitles | أجل، أتمنى لو أننا نبدو رائعين ونحن نرقص في النوادي كما نبدو الأن |
Okullarda ve yerel kulüplerde konuşarak başlamış ve bu şekilde bir anda şöhret olmuş. | Open Subtitles | و بدأ بالتحدث في المدارس و النوادي المحلية بنى لنفسه هذه الضجة و أصبح نوعا ما محبوبا خلال ليلة و ضحاها |
kulüplerde konuşulanlar aradığımız adamın sen olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يقولون في النوادي أنك الرجل الذي نبحث عنه |
Ben kulüplerde çalmaya başladığımda müzisyenlere pek saygı gösterilmiyordu. | Open Subtitles | أتعلمين، حين كنت أحضر إلى النوادي الموسيقيون لم يكونوا محل تقدير واحترام |
Her neyse, Boston'da gidebileceğin bazı kulüpler var ve o kulüplerde atışma geceleri yapılıyor. | Open Subtitles | كان هناك نوادي في بوسطن يمكنك الذهاب اليها |
Bu da insanları özel evler ve gizli kulüplerde buluşmaya zorluyordu. | Open Subtitles | و كان الناس مجبرين على الإلتقاء في منازل خاصة أو نوادي سرية |
Sokaklarda, kulüplerde. Tabuları yıkarak başladı. | Open Subtitles | بالشوارع والملاهي محطمين كل القواعد |
Bu hızla, yaza doğru kulüplerde yerimizi alırız. | Open Subtitles | على هذا النحو سنكون في الملاهي بحلول الصيف ترى، أنا مُتعَب |
kulüplerde para saçmaktan para yapan hale gelmemize bayılıyorum. | Open Subtitles | يروقني تحوّلنا من إهدارنا النقود في الملاهي إلى جمعها |
Satranç oynamak, kulüplerde DJ'lik yaparak yaşamaktan hoşlandığımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | انت تعتقدين انى احب المعيش هكذا؟ تذاكر وشطرنج ودى جيه فى هذه النوادى الصغيرة؟ |