Bu manevra o kadar hızlı gerçekleşecektir ki bu esnada hareketi düzeltmek için konumlandırma geri bildirimini kullanamayız. | TED | ستحدث هذه المناورة بسرعة هائلة لدرجة أنه لا يمكننا استخدام التغذية الرجعية للموقع لتصحيح الحركة أثناء تنفيذها. |
yol ayrımında kaldığımızda ne yapacağımızı söyleyerek bizim katılımımızı engelleyecek makineler kullanamayız. | TED | لا ينبغي استخدام الآلات لقياس طريق وعر ثم نفعل شيئا لابعادنا عن الضلوع فيها. |
Köprüyü kullanamayız. Nehri yürüyerek geçemeyiz. | Open Subtitles | لا نستطيع إستخدام الجسر لا نستطيع عبور النهر |
Çocuklar, o teleferik hattı kullanıma hazır değil. Onu kullanamayız. | Open Subtitles | يا رفاق، خط الطيران ذلك ليس جاهزا لا نستطيع استخدامه |
Dolayısıyla, hava yastığı kullanamayız. Bu nedenle inişle ilgili çok daha zekice bir fikirle geldik. | TED | و لذلك لا نستطيع أن نستخدم الوسائد الهوائية. و ذلك توجب علينا أن نأتي بفكرة إبداعية جديدة للهبوط بهذه المركبة. |
Thack, ciğerleri yüzünden eter kullanamayız ve uyanık birini de ameliyat edemeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا إستعمال المخدّر على حساب رئتيه ولا يمكننا إجراء عملية على رجلٍ مستيقظ |
Onları ayırt etmek için görünüşlerini kullanamayız. | TED | لذلك لا يمكننا استخدام مظهرها لنفرق بينها، |
Pekâlâ, bakalım, boğma mengenesini kullanamayız tabii. | Open Subtitles | حسنا, لنرى,نحن لا يمكننا بالتاكيد استخدام الاعدام خنقا |
Bunların hiçbirini kullanamayız, çünkü izini sürebilirler. | Open Subtitles | أساساً .. لا يمكننا استخدام أي من هذه الأشياء لأنهم يمكنهم أن يتعقبوها كلها |
Morgdaki fotoğrafımı kullanamayız. Çok moral bozucu. | Open Subtitles | لايمكننا استخدام صورتي وأنا في المشرحة إنها مريبة للغاية |
Kişisel çıkarlarımız için güçlerimizi kullanamayız, bunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين بأنكِ لا تستطيعين استخدام قواكِ لمصلحتكِ الشخصية |
Ve de bir kılıf. Bir hız botu kullanamayız. | Open Subtitles | وتموية ما لا يمكننا استخدام الزورق السريع |
Nerede olduklarını bilmediğimiz sürece sınırlı miktardaki yakıtımızı onları aramak için kullanamayız. | Open Subtitles | .. ولا نعرف أين هى لا نستطيع إستخدام طاقة.. وقودنا المحدودة للبحث عنهم |
Tehlikeli zaman kodunu tekrar kullanamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا إستخدام شفرة السفر عبر الزمن الخطيرة مرة أخرى |
Kuzeyden geldi. Bunu restoranda kullanamayız. | Open Subtitles | إنه من الشمال ولا حتى نستطيع استخدامه في المطعم |
Ama onu kullanamayız. Çok belli olur. | Open Subtitles | لا يمكننا استخدامه فهذا سيكون واضحاً جداً |
Biz simya kullanamayız, Bu yüzden başkasından istemeliyiz. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نستخدم الكيمياء, لذلك يجب علينا أن نطلب ذلك الأمر من أي شخص |
Onların biliyor olabilecekleri bir yeri kullanamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا أن نستخدم أي مكان قد يعرفون عنه شيئا |
Kadınları kullanamayız artık. | Open Subtitles | لا يمكننا إستعمال المرأتان بعد الآن |
Sandığı yasalara uygun bir şekilde açmadığımız için biz de delil olarak kullanamayız. | Open Subtitles | وبما أننا فتحناه بطريقة غير قانونيّة، لن يكون بمقدورنا إستخدامه كدليل. |
Zaten hafızası az, onu da her şey için kullanamayız. | Open Subtitles | فذاكرة الكمبيوتر محدودة ولا يمكن إستخدامها فى كل شىء |
Bunu kullanamayız ama Torben iyi bir hikâye olduğunu kabul eder. | Open Subtitles | لانستطيع استعمالها ولكن توربن سيقر بأنها خبر ممتاز |
Morris'i kullanamayız. Uzun zamandır burada. Bir sürü arkadaşı olan sevimli bir adam. | Open Subtitles | لا يمكننا استعمال "موريس" كان هنا لوقت طويل انه رجل لطيف باصدقاء كثر |
Uçağın bulunduğu hangara girersek, silah kullanamayız. | Open Subtitles | إذا دخلنا هذه الحظيرةِ حيث تكوني، لن نَستطيعُ إسْتِعْمال أيّ أسلحة. |
Buna inanamıyorum.Artık Pam'i kullanamayız. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ إعتِقاد هذا. نحن لا نَستطيعُ إسْتِعْمال بام الآن. |
Tamam, bu kısmı kullanamayız. O yüzden plaj sahnelerine bakalım. | Open Subtitles | حسناً لا نستطيع أن نستعمل كلمة خمر لذا لنضع صوت القبلة على هذا الشيء. |
Bunu mahkemede kullanamayız ama medyayı yanımıza çekmek için kullanabiliriz. | Open Subtitles | لايمكننا استخدام هذا بالمحكمة. لكن يمكننا أستخدامه لجعل الأعلام يعمل لصالحنا. |