"kullanmamıza" - Traduction Turc en Arabe

• نستخدم
• باستخدام
• بإستخدام
• نستعمل
• بأستخدام
• باستعمال

Müzik açılsın. Mükemmel. Bir daha asla ellerimizi kullanmamıza gerek kalmayacak!
الموسيقى تعمل رائع، ليس علينا ابداً ان نستخدم ايدينا من جديد

Bu aslında bir dökümanda yazım hatalarını düzeltmek için yazılım kullanmamıza çok benzer bir süreç.
وذلك يشبه إلى حد ما الطريقة التي نستخدم فيها برنامج تصحيح الكلمات لإصلاح خطأ مطبعي في ملف.

Birisinin yerini 10 ya da 20 dakikalığına kullanmamıza izin verir misiniz?
هل تسمح لنا باستخدام مكان شخص ما فقط ل 10أو 20 دقيقة؟

Barı kullanmamıza izin verdiğin için sana teşekkür etmek istedim.
لسماحك لنا باستخدام الحانة نعم، بالتأكيد ولكن يجب ان تعذرني

Yolun aşağısında, telefonlarını kullanmamıza izin veren İngiliz bir aile var.
هناك عائلة إنجليزية أسفل الطريق سمحوا لنا بإستخدام هاتفهم

Harika evini yine kullanmamıza izin verdiğin için teşekkürler.
شكرا لتركنا نستعمل منزلك الجميل مجددا ً

Teşekkürler. Benutka ailesi bu yıIki hediye olarak burayı kullanmamıza izin verdi.
شكراً لك إن عائلة بينوتكا يسمحون لنا بأستخدام هذه

Durumunu bize eğitim gereci olarak kullanmamıza izin verecek kadar da cömert.
لقد كان كريماً بما فيه الكفاية لسماحه لنا باستعمال حالته لغرض الدراسة

Sanırım profesör bunları kullanmamıza kızmaz.
لكن لا أعتقد أن الأستاذ سيمانع أن نستخدم هذه

Odalardan birini kullanmamıza izin verirsen çok makbule geçer.
إذا بإمكانك تركنا نستخدم الغرفه سأكون في غاية الامتنان

Telefonları sadece hafta sonlarında kullanmamıza izin var.
نحن يسمح لنا فقط ان نستخدم الهواتف المحمولة في العطلة الاسبوعية

Lordum, gizli silahımızı kullanmamıza izin vermeniz için size yalvarıyorum.
مولاي، أتوسل أليك أن تتركنا نستخدم السلاح السري

Saygıdeğer meslektaşım ve ben alçakgönüllülükle, Toydaria'yı,gezegene yardım ikmali için bir hazırlama bölgesi olarak kullanmamıza izin vermeniz konusunda yalvarıyoruz.
زميلي المحترم وانا نترجي ان تسمح لنا لان نستخدم تويدارا كمخزن

Eğer yedek taşıyıcıyı kullanmamıza izin vermiş olsa,onu da kırar, çalışmaz,şimdiye eve gitmiş olurduk.
نعم, إذا كانت سمحت لنا باستخدام الإحتياطية لكنا كسرناها واستسلمنا وعدنا للمنزل

daha doğrusu onun anne ve babası, hediye olarak sahil evlerini kullanmamıza izin verdi.
حسنا, والديها سمحوا لنا باستخدام شاطي منزلهم

Buradaki tuvaleti kullanmamıza izin vermiyorlar ahbap, tamam mı?
يـا صاح , إنهـم لا يسمحـون لنـا باستخدام الحمـام هنـا , صحيح ؟

Tablonuzu açık artırmada kullanmamıza izin verdiğiniz için çok teşekkürler.
شكرا جزيلا لسماحك لنا باستخدام لوحتك فى المزاد

Kimse bize bir iki tane hırsız yakalayalım diye dairesini kullanmamıza izin vermez.
لن يسمح لنا اي أحد باستخدام شقته للأمساك ببعض اللصوص

Araziyi kullanmamıza izin verdi. Derslerin parasını o öderdi.
لقد سمح لنا بإستخدام أرضه و ماله من أجل الدروس للتدريب.

Bronze, onların ses sistemini kullanmamıza izin vermiyor.
- البرونز" ، لن يسمحوا لنا بإستخدام" أجهزتهم الصوتية

"Ormanını kullanmamıza izin verirsen kampını batmaktan kurtarırız" dediler.
"دعنا نستعمل غابتك," قالوا لي, "وسنحافظ على المخيم".

Partiye başlamadan önce, Key Steel'a, burayı kullanmamıza izin vererek, Steel Dragon'ın yarattığı metal müziği yaşatma fırsatını verdiği için teşekkür ederim!
قبل ان ندخل بعمق الحفل اود ان اشكر ايكي لانها سمحت لنا بأستخدام المكان لانه بأعمال التشييد لان لا شيء غير فرقة دراكون ستحييه

H H gözcülük yaparken tuvaleti kullanmamıza izin vermiyordu.
لم يسمحوا لنا باستعمال حمّامهم عندما كنا نعتصم.