Ama onun ilk tutkusu elektrikti. kurbağalar ve kendi üzerinde sayısız deney yaptı. | Open Subtitles | لكن كان شغفه الأول بالكهرباء،وقام بالعديد من التجارب علي الضفادع و علي نفسه |
kurbağalar böcekleri yer; yılanlar kurbağaları yer; kartallar yılanları yer. | TED | الحشرات تؤكل من طرف الضفادع؛ الضفادع تؤكل من طرف الأفاعي؛ الأفاعي تؤكل من طرف الصقور. |
Balıklar amfibi yaşamı denedi, kurbağalar çöllere adapte oldu. | TED | حاولت الأسماك الحياة البرمائية. و الضفادع تكيفت مع الصحارى. |
- Sadece kurbağalar, Eilonwy. | Open Subtitles | أنه يوجد فيه الضفادع فقط هؤلاء كانوا أناسا |
Neden kurbağalar gibi bu pis zindanda yaşıyoruz? | Open Subtitles | لماذا نعيش فى هذه الزنزانة القذرة مثل الضفادع ؟ |
İnsanlara hep "kurbağalar" deriz. | Open Subtitles | فنحن دائما نسمي الناس الفروغس .. الضفادع |
açıklanamayan olaylar hakkında. Yani gökten düşen kurbağalar, mavi kar ve kırmızı yağmur gibi. | Open Subtitles | مثل سقوط الضفادع من السماء، الثلج الأزرق، والمطر الأحمر |
Burada saha araştırmama başladığımda kurbağalar iyiye gidiyordu. | Open Subtitles | عندما بدأت بحث حقلي هنا، هذه الضفادع كانت تزدهر. |
Eğer kurbağalar azalırsa, alternatif bir yiyecek kaynağı arayacak. | Open Subtitles | ثمّ إذا تلك الضفادع أصبحت نادرا، هو يجب أن يدور إلى مصدر غذاء بديل. |
kurbağalar! kurbağalar! Alın üstümden! | Open Subtitles | الضفادع , الضفادع , أبعدهم عني يا إلهي , الضفادع, أبعدهم عني |
Hemen şuraya geçin. kurbağalar çok güzel, çok güzel! | Open Subtitles | الضفادع الصغيره كنتم في غايه الادب احسنتم |
kurbağalar derilerinden nefes aldıkları için çevredeki toksinlere daha çabuk tepki gösterirler. | Open Subtitles | وبما أن الضفادع تتنفس عبر جلدها000 فانهم يتعاملون مع اخطار البيئه بشكل أسرع |
10 yıl boyunca kurbağalar üzerinde çalıştım. | Open Subtitles | لمدّة عشر سنوات، كنتُ أدرس الضفادع وَ العلاجيم. |
Demek istediğim, bilirsin, gökyüzünden kurbağalar yağmaya başladığında, kime hesap soracaklar? | Open Subtitles | أن الضفادع بدأت بالسقوط من السماء إلى من يأتون؟ |
Ama kurbağalar sadece kendi türlerinin sesini duymayı başarır. | Open Subtitles | لكن اذان الضفادع تستمع بنغمة صوت هذا النوع بشكل خاص |
Aç kurbağalar bunun için sekiz binlik istedi. | Open Subtitles | أرادوا ثمنها ثمانية آلاف هؤلاء الضفادع الجشعة |
Şaşırtıcı çünkü erişkin kurbağalar tuzlu suda hızla ölürler. | Open Subtitles | مدهش لأن الضفادع البالغة تموت بسرعة في الماء المالح |
Tek cevap, Iguanalar, kurbağalar ve kırkayakların hepsinin buraya güçlü okyanus kuvvetleri tarafından taşınmasıdır. | Open Subtitles | من الإجابات أن الإجوانا, الضفادع, و ألفية الأرجل حملوا إلي هنا بواسطة قوي المحيط |
Yemin ederim, gözleri fizik deneylerindeki kurbağalar gibi seğiriyordu. | Open Subtitles | أقسم أن عيناها كانت ترتعش مثل ضفدع في تجربة علمية |
Gökten kurbağalar, çekirgeler yağsın ama sen başbelasısın! | Open Subtitles | إلهى, أعطنى ضفادع, ذباب, جراد أيّ شيء ما عداكِ |
kurbağalar, şu tarafa hemen. Semenderler sessiz olun. | Open Subtitles | الضفادغ الصغيره اخضروا الي هنا الان السحالي كفاكم ضوضاء |
kurbağalar, vıraklarsınız devamlı, Neden akıl etmediniz başınızı kaldırmayı? | Open Subtitles | أيها الضفدع الصغير. لماذا لا تنظر للأعلى؟ |
kurbağalar yüzmeyi bilir mi? | Open Subtitles | هل تُسأل الضفدعة عن السباحة؟ |
kurbağalar için iyi değil. | Open Subtitles | إنها ليست جيدة للضفادع. |
Onları kurbağalar gibi kesip biçecekler. | Open Subtitles | سوف يشرحوهم كالضفادع في أحياء الصفوف العليا |
Eleanora Giardinelli kurbağalar havuzunda beyaz bir kuğu. | Open Subtitles | " "إيليانورا جياردينيلي.. مثل بجعة بيضاء في بركة مليئة بالضفادع .. |