"lütuf'" - Traduction Turc en Arabe

• النعمة

Eğer Lütuf o kadar nazik olsaydı, biraz nezaket gösterebilirdi.
تظن لو أن النعمة رحيمة فقد تظهر نوعاَ من الهبة

Lütuf'u buldunuz ve morfik alan üzerinde çalıştınız.
إذاَ وجدتم النعمة وعملتم على هذا الحقل المحظور

Lütuf kanı özümsedi, yeni bir kalıpmış gibi kopyaladı.
إذاَ النعمة تستقطب الدماء تنسخها كقالب جديد

Lütuf'u sıfırlayabilirsin, kanın bütün dünyayı tekrar ölümlü yapabilir, ama sadece iki taraftaki şehirlerden aynı anda uygulanarak.
قد تعيد إعدادات النعمة قد يجعل دمك العالم كله ميتاَ ثانيةَ لكن فقط بتقديمه لكلا المدينتين في آن واحد

Bizlere bahşettiğin bu Lütuf için teşekkür ederim, Tanrım.
شكرا لك يا رب لهذا النعمة التى وضعتها أمامنا

Onlar buldu. Lütuf dedikleri her ne ise, bunu üç aile buldu.
مهما تكن النعمة فقد وجدها العائلات

Lütuf, 12 milyon sayfa içinde 56'dayım.
النعمة صفحة 56 من 12 مليون صفحة

Eğer gerçekten bunu durdurmak istiyorsak, ...Lütuf'in ne olduğunu bulmak için büyük resme bakmalıyız.
لو أردت إيقاف هذا فعلاَ علينا النظر للصورة الأشمل معرفة من هي " النعمة "

Lütuf'a kimse dokunamayacak, sadece gömülecek ve bunu kimse değiştiremeyecek.
" النعمة " لن تضر فقط تدفن لكي لا يغيرها أحد ثانيةَ

Lütuf. Taş olması mı ya da açılı olması mı? Ne?
النعمة هل هي صخور أم الحافة ماذا ؟

Lütuf insanoğluyla simbiyotik bir ilişki içerisinde.
تكون " النعمة " من العلاقات التكافلية مع الجنس البشري

"Lütuf dedikleri bu olsa gerek'"
"أعتقد أن هذا ما يسمى بــ النعمة"

Harika Lütuf Sesine kadargüzel...
النعمة المذهلة كمحلوالصوت... ...

Lütuf'u duymuştuk.
سمعنا عن النعمة وجدوها

Ayrıca "Lütuf" kelimesiyle çapraz referans al.
ثم ابحثي في المراجع عن كلمة " النعمة "

Hazır olduğumuzda Lütuf'a götürüleceksin.
حينما تجهزين ستتولين " النعمة "

"Lütuf hayatımı kurtardı." demiş.
" قال النعمة هي من أنقذت حياتي "

- Lütuf sözcüğünü saklıyorlardı, Rhys.
- لقد أخفوا كلمة " النعمة " " ريس "

Lütuf'un ne olduğunu bile bilmiyoruz.
لا نعرف حتى ما هي النعمة ؟

Lütuf'a yakınlaştıkça olur.
هذا ما تفعل " النعمة " كلما اقتربت