1600'lerde insanlar nefes kontrolünü ereksiyon bozukluğuna tedavi amaçlı kullandılar. | Open Subtitles | في القرن السادس عشر، الناس استخدمته لعلاج العطل القابل للإنتصاب |
Kadın ise bir obje. 1800'lerde yaşayan tüm diğer kadınlar gibi. | Open Subtitles | هو غريب الاطوار وهي موضوعية، مثل كل نساء القرن الثامن عشر |
Wendy'lerde gördüğüm yeni kız sen misin? | Open Subtitles | انت الفتاة الجديدة التي رأيتها مؤخرا في منزل ويندي ؟ |
Wendy'lerde gördüğüm yeni kız sen misin? | Open Subtitles | انت المرأة الجديدة التي رأيتها في منزل ويندي |
Ailesi onu evden kovdu, şimdi Quinn Finn'lerde yaşıyor. | Open Subtitles | لذا فقد طردوها من المنزل وهي الان تعيش بمنزل فين |
Delikli kartlar bilgisayar programcıları tarafından ancak 1970'lerde kullanıldı. | TED | كما استخدم مبرمجو الحاسوب البطاقات المُثقّبة في أواخر حقبة 1970. |
Seni 1800'lerde hançerli tuttuğu her yıl için bir yıl. | Open Subtitles | هذا مقابل كلّ عام أبقاك مُخنجرة في القرن الثامن عشر |
Odic güç, 1800'lerde doğaüstü enerji ile ilgili çöpe atılan bir teori | Open Subtitles | إنّها نظريّة مُهملة نوعاً ما من القرن الـ18 لها علاقة بالطاقة الخارقة. |
1920'lerde insanlar arasında büyük farklılıkların olduğunu düşündük. | TED | في عشرينيات القرن العشرين، ظننا أن هناك فروق كبيرة بين البشر. |
1700'lerde, diğer matematikçiler onun için, "o hepimizin ustası" demişlerdir. | TED | في القرن الثامن عشر، قال علماء الرياضيات الآخرين وهو ببساطة سيد لنا جميعا. |
1920'lerde, ortalama elit bir yüksek atlamacı ve ortalama elit bir gülle atıcı tamamıyla aynı ölçülere sahipti. | TED | في عشرينات القرن العشرين، رياضي الوثب العالي العادي ورامي الجُلة ذو المستوى العالي كانا بنفس الحجم. |
Bu Birleşik Krallık'taki ilk krematoryum, 1870'lerde Woking tarafından yapılmış. | TED | هذه هي المحرقة الأولى في المملكة المتحدة، والتي بنيت في مدينة وركينغ في سبعينيات القرن السابع عشر. |
Unutma, Phil'le Mitch'lerde buluşacaksınız. | Open Subtitles | ولا تنس ان فيل سوف يقابلك في منزل ميتش و كام |
Aslında, onu Will lerde bıraktım. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد تركته توا في منزل ويل |
Lux'la takılıyorduk ve Cate'lerde uyuyakaldım. | Open Subtitles | ...كنت مع لاكس و نوع ما نمت في منزل كايت |
Kirby'lerde parti sonrası parti var dedin. | Open Subtitles | وقلتِ انني مدعو لحفله في منزل كوربي |
Lisa, bu gece Janie'lerde. Annesi çok güzel kaşarlı makarna yapıyormuş. | Open Subtitles | ستنام (ليسا) بمنزل (جايني)، يبدو أن أمها تعد معجناتٍ بالجبن لذيذة |
Biliyorsun, Anne, 1920'lerde Almanya'da Komünistler, herkese umut dağıttılar. | Open Subtitles | تعرفين يا آن حقبة العشرينات في ألمانيا الشيوعية جلبت الكثير من الأمل للناس |
Evet. İyiyim. Tate'lerde hiç gerçek bir Şükran Günü geçirmedim. | Open Subtitles | نعم، أنا بخير، فقط لم أحظ بعيد شكر حقيقي في بيت تايت من قبل |
En eski uzay mekiği, 70'lerde, gözünü uzaya dikmiş bilim adamları tarafından yapıldı. | Open Subtitles | مركبة الديناصور الفضائية بنيت في السبعينات من قبل علماء كانت اهتمامتهم في الفضاء |
1980'lerde farkettim ki bir Afrika köyünün havadan çekilmiş fotoğaflarına bakarsanız fraktallar görürsünüz. | TED | في الثمانينيات, لاحظت أنه اذا نظرت الى صورة جوية لقرية افريقية, سترى كسريات. |
Ama 1980'lerde tüm eğri sağa kaydı. | TED | لكن تحرّك المنحنى الكلي إلى اليمين في أعوام الثمانيات. |
Antropologlar, yerlilerin inancına kanıt olarak bu nesneleri 1880'lerde toplamaya başladılar. | TED | في ثمانينيات القرن التاسع عشر بدأ علماء بعلم الإنسان بجمعهم كدليل على الديانة الأمريكية الهندية. |