"limitsiz" - Traduction Turc en Arabe

    • غير محدودة
        
    • غير محدود
        
    • بلا حدود
        
    • لا محدودة
        
    • حدَّ
        
    • غير المحدود
        
    • حد أقصى
        
    Bu yüzden limitsiz depolayabilme, limitsiz bant genişliği -herzaman için- şansını bir kütüphaneye ait olan bir şeyi paylaşmak isteyen herkese ücretsiz olarak verdik. TED لذلك فنحن وفرنا مساحات تخزين غير محدودة, مدى حزمة غير محدود للابد مجاناً لأي شخص لديه شيئاً ليشاركه في المكتبة
    Herşey limitSİZ olacaktır. TED جميع الأشياء في طريقها لأن تصبح غير محدودة.
    Tamamdır. İki dedektif için limitsiz mesai. Open Subtitles موافق ، ساعات عمل غير محدودة لمُحققين إثنين
    Bu benim için tam bir aydınlanma anı oldu: eğer limitsiz olmak istiyorsanız önce limitli olmalısınız. TED و صارت حقاً لحظة توضيحية بالنسبة لي نحن بحاجة إلى الحدود لكي نصير بلا حدود.
    Sorduğunuz tüm hesaplar yakınlarda açılmış limitsiz kredi kartları. Open Subtitles جميع الحسابات الي سألت عنها أخرجت مؤخرًا بطاقات ائتمانيّة لا محدودة
    Kazanan, bu limitsiz Teksas Hold'em oyunundan 10,000 dolar alacak. - Hey, Bill. Open Subtitles يُصبحُفائزَ10,000$مقعد في لا حدَّ تكساس قبضة ' حدث أم.
    İlaveten istediğin adam ve mesai saatlerine cevaben evsiz cinayetleri soruşturması için limitsiz mesai saati onaylanmıştır. Open Subtitles بالنسبة لطلبك بزيادة الموارد البشرية والسّاعيّة تم منحك ساعات عملٍ إضافية غير محدودة للتحقيق في جرائم قتل المشرّدين
    Haber yayıldığı an Berlin ABD hükümetinin seni bulmak için limitsiz kaynak ve zaman kullandığını biliyor olacak... Open Subtitles و سيعرف برلين ذلك ما ان يلقى الخبر للشارع والحكومة الأمريكية تنفق موارد غير محدودة والوقت
    Karşı karşıya olduğumuz şeyin neredeyse limitsiz kaynakları var. Open Subtitles والشيء الذي نواجهه لديه عمليًا مصادر غير محدودة
    O zaman limitsiz kaynakları olduğunu da biliyorsun. Open Subtitles ،حسنٌ إذن , إنكِ تعرفين بأن لديه مصادر غير محدودة
    O, dört yatırımcımızın kimlik bilgilerini çalıp onların adına limitsiz kredi kartları açtı. Open Subtitles سرق هويات أربعة من مستثمرينا وفتح خطوط غير محدودة من بطاقات الائتمان
    Bazen, fazladan para istediğimde boş evlerde limitsiz poker oyunları oynatıyorum. Open Subtitles احيانا لكسب المزيد من المال استضيف العاب بوكر غير محدودة في عقاراتي الفارغة
    limitsiz olmadığınız sürece şefkati idare edemezsiniz limitsiz olmadığınız sürece ve kimse limitsizleşemez. ya öylesinizdir, ya değil. TED لا يمكنك أن تأمر بالتراحم الا اذا أصبحت غير محدود, ولا يمكن لأحد أن يصبح غير محدود, إما أن تكون محدود, أو لا.
    Nokta. Ve limitsiz olmamanın da bir yolu yoktur. TED نقطة. وكذلك فانه ليس هناك أي طريقة لتصبح غير محدود.
    Sana limitsiz bir kredi verecekmiş. Değil mi Nastasya? Open Subtitles فإن سيدة المنزل ستمهلك امهالا غير محدود, هل هذا صحيح نستاسيا؟
    Yarının askerleri, içlerindeki tüm limitsiz bir potansiyele sahip olabilecek. Open Subtitles جيش الغد سيكون قادراً على العطاء بلا حدود بداخل كلّ جندي
    Bu yaratıklarda, ulusal güvenliğimizi yıllarca koruyacak potansiyel mevcut, ve uygulanabilme alanları limitsiz. Open Subtitles إمكانيات هذه المخلوقات الحادة قد تؤمن أمننا القومي لعقود وفوائدها بلا حدود
    Neden limitsiz tarifeye geçtim sanıyorsun? Sakin ol, George. Open Subtitles لمَ برأيكِ حولت إلى نظام "دقائق لا محدودة
    limitsiz kredimle New Yorkluluk saçıyor olacağım. Open Subtitles سأكون النيويوركر المذهل ذات الإئتمان غير المحدود
    Stud, Draw, Lowball. limitsiz. Open Subtitles لعب مفتوح ، قرار الموزع لا حد أقصى في الرهان

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus