| Rochester'a ulaştığımızda, havaalanında bizi doğrudan Mayo Clinic'e götürmek için bir limuzin bekleyecek. | Open Subtitles | 45ص عندما نصل روتشستر ستكون هناك ليموزين بالمطار لتأخذنا مباشرة الى مستشفى مايو |
| Eminim biri onu yeni bir limuzin servisi başlatmak için almıştır. | Open Subtitles | مهلا، أنا أراهن استغرق شخص ما أنه لبدء خدمة ليموزين جديدة. |
| Üç beyfendinin bulunduğu bir limuzin ana caddede başka bir araçla çarpışmış. | Open Subtitles | وقد اصطدم ثلاثة رجال في سيّارة ليموزين بعربة ضخمة على الشارع العام |
| Gidip şu yarın akşamki ödül töreni için limuzin ayarlayayım. | Open Subtitles | حسناً ، سأذهب لحجز تلك الليموزين ليوم غد لمعرض الجوائزِ |
| limuzin beş dakika içinde burada olacak, benimse giyecek bir şeyim yok. | Open Subtitles | تعرفين ، الليموزين ستحضر في خلال خمس دقائق وليس لدي شيئ ارتديه |
| Böyle bir şey olmadı. limuzin, kadın, üst kapak falan yoktu... | Open Subtitles | هذا لم يحدث, لا شيء من هذا لم يكن هناك ليمو أو إمرأة أو فتحة سقف |
| Adam kumarhanede limuzin şoförü. Şu anda da başlıca şüphelimiz. | Open Subtitles | إنه سائق سيارة ليموزين تابع للكازينو الآن, هوه مشتبهنا الرئيسى. |
| Bu cehennemden kurtulmam için gelip beni alır mısın, limuzin mi yollarsın? | Open Subtitles | الآن, هل ستقومين بأخذي من هذا الجحيم أم سترسلين سيارة ليموزين ؟ |
| Ayakkabı şirketimden para ödünç alıp sana bir limuzin alacağım. | Open Subtitles | أنا اقتراض المال من شركتي الأحذية وشراء لك سيارة ليموزين. |
| Uçak hazır, yarım saat içinde limuzin de burada olacak. | Open Subtitles | معنا الطائرة ، وستكون هنا سيارة ليموزين فى خلال نصف ساعة |
| Ve bana şu televizyon olayını söylemen ve bizimkileri alması için havaalanına limuzin yollaman gerekiyordu. | Open Subtitles | وكان من المفترض عليكِ أن تخبريني عن أمر التلفزيون العمومي تذكرت ذلك، وكان عليك أن ترسلي ليموزين للمطار من أجل والداي |
| Dolunay, sabahın 2:00'si, votka, limuzin, müzik. | Open Subtitles | قمر كامل, الساعة الثانية صباحا فودكا, ليموزين و مزيكا |
| İlk defa bir limuzin sürüyorum da. | Open Subtitles | إنها المرة الاولى التي أقود فيها ليموزين |
| Gitmeden evvel, herkesin Sevgililer Günü için limuzin servisimi kullandığından emin olmak istiyorum. | Open Subtitles | قبل ذهابك، أريد تأكيداً أنّ الجميع سيستخدمون سيّارتي الليموزين في أمسية عيد الحبّ. |
| Özellike limuzin şirketinin Smith'in ilk defa araç istediğini söylediğini hesaba katarsak. | Open Subtitles | اذا اخذنا بعين الاعتبار كلام شركة الليموزين ان سميث زبون لاول مرة |
| - Norman, limuzine gidelim. - limuzin hemen dışarıda. | Open Subtitles | ـ نورمان، لنذهب إلى الليموزين ـ إنها بالخارج |
| Gerçekten, Preston, bu limuzin tamamen gereksiz. | Open Subtitles | ولكن يا بريستون ,لا ضرورة لهذه الليموزين |
| Biliyorsun ki şu arkada duran limuzin bedava değil. | Open Subtitles | لعلمك، سيارات الليموزين بالخارج ليست مجانية. |
| Ve bir limuzin kirala. | Open Subtitles | الحق ، كلير . و تأمر لنا ليمو تمتد أيضا. |
| Hayır, bir limuzin çağırdım, 15 dakika sonra burada olur. | Open Subtitles | لا، أنا فقط سأتصل بالليموزين وستكون هنا بعد 15 دقيقة |
| O senin en yakın arkadaşın ve kasabadaki tek limuzin şoförü. | Open Subtitles | ليس فقط لانه افضل اصدقائك ولانه سائق اليموزين الوحيد فى البلدة |
| Jamie'nin bisikletiyle geliyordum ve bir limuzin bana çarptı. | Open Subtitles | اني اقسم اني كنت اسابق الشارع على دراجة جيمي القديمة وبعض الليمو صدمني |
| "Royal Channing." motorlu kurye ya da limuzin şoförünün lanet ismi gibi. | Open Subtitles | رويال شاننغ اسم ملائم لسائق لموزين او موزع جرائد |
| Bu formu Taksi ve limuzin Komisyonu sitesinden bulabilirsiniz. | TED | هذا نموذج متوفر على موقع لجنة سيارات الأجرة والليموزين. |
| DC limuzin ve Otobüs Kiralama. | Open Subtitles | دي سي لآجار السيارات الفارهة و الحافلات. |
| - Ama ya limuzin, otel ve süs çiçeğine.. - yaptıklarınla ilgili söyledikleri? | Open Subtitles | كنت أخرجهم لكن ماذا عن الذي قالته بأنك فعلته لليموزين خاصتها |
| Bisikletler limuzin oldu. | Open Subtitles | الدراجات أصبحت سيارات فارهة. |
| Bugün hiç kayıp limuzin ihbarı geldi mi? | Open Subtitles | هل من سيّارات ليموزين بُلغ عن سرقتها؟ |
| Sonrasında şehre gitmek için bir limuzin çağırdık. | Open Subtitles | ومن ثمّ دعونا سيّارة أجرة وذهبنا إلى المدينة |
| Tundraköy limuzin Servisi'ne kayıtlı. | Open Subtitles | لي إنه رقم لوحة سيارة ليموزين في مقاطعة (السهل الأجرد). |
| 4 senedir limuzin şöförlüğü yapıyorum, Holly. | Open Subtitles | ماذا ؟ إنني أقود سيارات اللموزين لمدة أربع سنوات ، هولي |