"lisansım" - Traduction Turc en Arabe

    • رخصة
        
    • رخصتي
        
    • شهادتي
        
    • ورخصة
        
    • بقدر أن
        
    Mesleğime ihanet ettiğimi bundan dolayı uzaklaştırılmam gerektiğini söylediler, medikal lisansım elimden alındı, kendi ülkeme geri dönmeliydim. TED أخبروني أنني خائنة لشرف مهنتي ، وأنني يجب أن أُفصل، وأن تُسحب مني رخصة مزاولة الطب، ويفترض بي أن أعود لبلادي.
    - Benim Yedi Serisi lisansım var. - Çok iyi. Sende dışarı çıkabilirsin. Open Subtitles أنا عندى رخصة السبعة المتسلسلة جيد لك, يمكنك أن تخرج أيضا
    lisansım alındı, pasaportum iptal, burada dövüşemiyorum, hiçbiryerde dövüşemiyorum. Open Subtitles ، سحبوا رخصة الملاكمة ، أخذوا جواز السفر لا أستطيع الملاكمة هنا ولا فى أىّ مكان
    Yani dava sonucunda lisansım elimden alırsa sanırım gidip bira yapabilirim. Open Subtitles لذا إن انتهت القضية وخسرتُ رخصتي لممارسة الطب أظن أنني أستطيع أن أذهب وأصنع بعض الجعة
    lisansım geldi. Open Subtitles رخصتي,قد حصلت عليها ولديه مستثمر قد يغطي التجهزات
    Ama görev dağıtıcımdan genel öğretim geliştirme lisansım olmadan bir terfi alamazdım. Open Subtitles ...لكن لم اكن لأحصل على ترقيةٍ لأتخلص من هذا من دون شهادتي
    lisansım alındı, pasaportum iptal, burada dövüşemiyorum, hiçbiryerde dövüşemiyorum. Open Subtitles ، سحبوا رخصة الملاكمة ، أخذوا جواز السفر لا أستطيع الملاكمة هنا ولا فى أىّ مكان
    Hala lisansım var. Belki bana burada iş de verebilirler. Open Subtitles لا زلت أملك رخصة التمريض ربما بإستطاعتهم توظيفي هنا
    Eğer hâlâ doktorluk lisansım varsa, bundan sonra kesin kaybederim. Open Subtitles لو كانت لا تزال لديّ رخصة طبّية، لكنتُ فقدتُها بسبب هذا
    Kaptanlık lisansım var ve bol bol da kitap okurum. Open Subtitles لقد حصلت على رخصة قيادة قوارب . إضافة إلى انى أقرأ كثيرا أيضا
    Tıp fakültesine gitmemiş olabilirim, ...ama sertifikalı doktor asistan lisansım var, ...bu da doktorluk yapabileceğim anlamına geliyor. Open Subtitles مع أنني لم أذهب الى المدرسة الطبيه لكنني أحمل رخصة تثبت أني طبيبة مساعده,ويعني ذلك انني أمارس الطب
    Doktorluk lisansım yok. Tek yapabileceğim numara yapmak. Open Subtitles لا أملك رخصة طبيّة جلّ ما يسعني فعله هو التظاهر
    Resmi bir lisansım yok; fakat İdareci yeteneğine sahip br Avcı'yım. Open Subtitles لستُ أملك رخصة صيد رسميّة، لكنّي صيّاد أملك مهارات التلاعب.
    Bebeğim, ben emlakçıyım. Bu iş için lisansım var. Open Subtitles عزيزتي , إني سمسار عقاري , لدي رخصة بذلك
    - Baba, benim mumyalama lisansım yok hatırladın mı? Open Subtitles -متى؟ -أبي، أنا لا أملك رخصة تحنيط، تتذكر؟
    Koruyucu aile lisansım gelene kadar. Open Subtitles ويمكننا البقاء معاً قليلاً, حتى أحصل على رخصتي للتبني
    lisansım için çok pratik yaptım. Open Subtitles ولكنّني خضت اختباراتِ كثيرة من أجل رخصتي
    Koruyucu aile lisansım gelene kadar. Open Subtitles ويمكننا البقاء معاً قليلاً, حتى أحصل على رخصتي للتبني
    Şimdi ise pilot lisansım var. Open Subtitles والآن أنا أملك رخصتي الخاصة للطيران
    Ve senin Harvard'a gittiğin hakkında da yalan söylediğim ortaya çıkarsa benim lisansım iptal olacak. Open Subtitles لقد تم نزع الترقية عنِّي للتو بسبب كذبي على زبون و إذاَ اكتشفوا بأنِّي كذبت بخصوص ذهابك إلى "هارفرد" ، سيأخذون رخصتي
    Biyoloji lisansım vardı, ve "Amerika için Öğret"e başvurdum. Open Subtitles حصلت على شهادتي في علم الأحياء ثم تقدمت بطلب إلى منظمة تعليم للأميركان
    Yetki belgelerim ve lisansım var. Kulağa tanıdık geliyor. Open Subtitles لدي أوراق تفويضي ورخصة الإسترداد الخاصة بي
    İçki lisansım yok ama, reşit sayılırım. Open Subtitles لست بقدر أن أشرب الكحول لكن، نعم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus