Çeyizde bir Ferrari, Londra'da bir daire... ve çok para istiyor. | Open Subtitles | يريد المهر ان يكون فراري وشقة في لندن والكثير من المال |
Ve o zamandan beri, son 20 sene içinde Londra'da bir stüdyo geliştirdim. | TED | ومنذ ذلك الحين ، في السنوات الـ 20 الماضية ، طورت استوديو في لندن. |
Sanat dünyasında kariyer yapmayı düşünüyordum, Londra'da bir kursa kaydoldum. Danışmanlarımdan biri Pietro adında, asabi, çok fazla içki ve sigara içen ve çok çok fazla küfreden bir İtalyandı | TED | خلال تفكيري بالعمل في مجال الفن التحقت بدورة في لندن حيث كان هناك مشرف غضوب ايطالي الجنسية كان اسمه بيترو، كان يشرب كثيراً ويدخن كثيراً وكان سليط اللسان كثيراً كثيراً |
Ben de onun için Londra'da bir iki gün kalıp kültür edinmek istedim. | Open Subtitles | هكذا الحال فكرت انه من الأفضل قضاء يوم او اثنين فى لندن للشراء |
Anne, Larita ve ben, Londra'da bir ev bulmak istiyoruz. | Open Subtitles | أمى ،أنا ولاريتا نريد أن نبحث عن منزل فى لندن |
Londra'da bir ofiste yönetim danışmanı olarak çalışıyordum. | TED | لقد كنت أعمل فى مكتب فى لندن كمستشارة إدارية |
Banaz, 17 yaşında, Londra'da bir Kürt kızı. | TED | كانت فتاة كردية في 17 من عمرها تعيش في لندن. |
Bu soruları irdelemek için Londra'da bir apartman dairesinde 2050'ye ait bir oda inşa ediyoruz. | TED | لنتحرّى هذه الأسئلة جيداً، بدأنا ببناء هذه الغرفة في شقة في لندن عام 2050. |
Şuna inanıyorum ki Londra'da bir camiyle Kahire'de bir kilise aynısını yapabilir. | TED | أو كما أعتقد بالتأكيد، يمكننا التوفيق بين مسجد في لندن وأفقر كنيسة في القاهرة. |
Bana bak. Bhatinda'dan kaçan o köylü çocuk Londra'da bir milyoner oldu. | Open Subtitles | . الولد المنفلت من مليونير بهاتيندا المقلوب في لندن |
Bana bak. Bhatinda'dan kaçan o köylü çocuk Londra'da bir milyoner oldu. | Open Subtitles | . الولد المنفلت من مليونير بهاتيندا المقلوب في لندن |
İster inan, ister inanma, Londra'da bir telefon kulübesindeyim. | Open Subtitles | أنا في الحقيقة صدّقي أو لا تصدّقي أنا هنا في كشك هاتف في لندن |
Aslında Londra'da bir yerde altın madeni olduğu fikrine inanmak çok güç. | Open Subtitles | يبدو مبالغاً فيه نوعا ما، بأنّ هناك منجم ذهب في لندن في مكان ما. |
Belki bilmek istersin, Londra'da bir partide bazı arkadaşlarımıza rastladım. | Open Subtitles | كما لا بد أن تعرف أننى قد التقيت ببعض أصدقائنا فى حفل فى لندن |
Bu gece Londra'da bir katil, cinayete teşebbüs etmiş biri dolanıyor olacak. | Open Subtitles | هناك قاتل أو على الأقل . محاولة قاتل فى مكان ما فى لندن |
Londra'da bir daire aldı, arada bir, bir kaç günlüğüne buradan uzaklaşacaktı. | Open Subtitles | "أستأجرت شقة فى "لندن وكانت تبقى هناك بعدة أيام |
Rebecca'nın Londra'da bir doktora gittiğini biliyoruz. -Kimdi o? | Open Subtitles | "والآن , أصغ لى يا "دانى "أننا نعرف أن "ريبيكا" كانت تذهب لطبيب فى "لندن |
Londra'da bir daire aldı, arada bir, bir kaç günlüğüne buradan uzaklaşacaktı. | Open Subtitles | "أستأجرت شقة فى "لندن وكانت تبقى هناك بعدة أيام |
Şimdi dinle beni, Danny. Rebecca'nın Londra'da bir doktora gittiğini biliyoruz. | Open Subtitles | "والآن , أصغ لى يا "دانى "أننا نعرف أن "ريبيكا" كانت تذهب لطبيب فى "لندن |
Sanırım eşim Londra'da bir dükkanı olduğundan bahsetmişti. | Open Subtitles | أظن أن زوجتى ذكرت أن لديه "صالون فى "لندن |