Üzerinde numaran olan o mermiyi Londra'ya kim yollamış olabilir? | Open Subtitles | كيف تَعتقدُ ارسال تلك الرصاصةِ إلى لندن و عليها رقمك؟ |
Pekâlâ Bay Grin, beni olabildiğince hızlı bir şekilde Londra'ya götürmeni istiyorum. | Open Subtitles | حسناً، سيد جرين ، أريدك أن تطير بي إلى لندن بأقصى سرعتك |
Ben 4 seneliğine Londra'ya gittim, o da benim adımla, üniversiteye. | Open Subtitles | ذهبتُ إلى لندن لأربعة سنوات و هو دخل الكلية الملكية باسمي |
Pawnee'nin bir Paris, Londra ya da Şikago olmadığını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم بأن مدينة باوني ليست باريس أو لندن أو شيكاغو |
Neden memleketime Londra ya da New York'tan bazı parçaları getirtebilmek amacıyla lisans almam aylarca sürüyor? | TED | لماذا يستغرقني أشهر الحصول على رخصة تصدير من لندن أو نيويورك من أجل الحصول على قطع لبلدي؟ |
Londra'ya götürülecek ve yaptıklarının sebeplerinin daha iyi anlaşılması için sorgulanacaksın. | Open Subtitles | ستنتقل إلى لندن انت وممثليك حيث سيتم اتخاذ الإجراءات الخاصة بك |
Ve üç hafta sonra Londra'ya gelip, alışveriş torbalarını taşıyacağım. | Open Subtitles | و بعد ثلاثة أسابيع سآتي إلى لندن لحمل أكياس التسوق |
Bu hafta sonu korkunç yoğun. Londra'ya gidiyorum. Üç saat sonra Londra'ya gidiyorum. | Open Subtitles | إنني مشغولة جداً في عطلة نهاية الأسبوع سأسافر إلى لندن بعد ثلاث ساعات |
Sürücüleri ayarladım, Londra'ya gece uçuşu için 2 bile ayırttım. | Open Subtitles | لقد نظمت سائقين، حجزت رحلتين على العين الحمراء إلى لندن |
Bir kaç ay önce, babamın Londra'ya dönmemi istediğini söylemiştin. | Open Subtitles | قبل شهور قليلة، أخبرتني بأن والدي أرادني للعودة إلى لندن |
Unutma. Bugün, Londra'ya o siparişi göndermek için son gün. | Open Subtitles | لا تنسي اليوم هو آخر يوم لشحن الطلبية إلى لندن |
Dün, beni buraya, Londra'ya getiren uçaktaki uçuş ekibi ve pilotu da tanımıyorum. | TED | أنا لا أعرف الطيار وأعضاء الطاقم على الطائرة التي حطت بي هنا البارحة قادماً إلى لندن. |
Sonra, lise için Londra'ya taşındık. | TED | حسنا ,بعد ذلك انتقلنا إلى لندن لدراسة الثانوية |
17 yaşındayken modellik yapmak için Londra'ya taşındım. | TED | انتقلت إلى لندن في السابعة عشر لأصبح عارض أزياء |
Londra'ya gittiğimizde sözünüzü tutacaksınız değil mi efendim? | Open Subtitles | ستفى بوعدك عندما نصل إلى لندن, أليس كذلك, سيدى؟ |
Aslına bakarsan Londra'ya gitmeye pek hevesli değildim. | Open Subtitles | حسنا، أنا ما كنت متلهفة للوصول إلى لندن. |
Yarın Londra'ya vardığında unutursun. | Open Subtitles | سوف تنسين الأمر برمته حين تصلين إلى لندن غداً |
Londra'ya ya da Paris'e gitmenin nesi yanlış? | Open Subtitles | ما المشكلة في الذهاب إلى لندن أو باريس .. |
Özellikle de, genç bir Hollywood aktrisinin, tiyatro kariyerine, Londra ya da İngiltere gibi küçük bir yerde başlayacağını söylemesi çok hoşuma gitti. | Open Subtitles | أعجبني بشكل خاص الممثلة الصغيرة التي قالت أنها تحب أن تبدأ مهنتا على المسرح في مكان صغير مثل لندن أو بريطانيا |
Kasabayı hemen terk edip Londra ya da Amerika'ya gitmeliyiz. | Open Subtitles | يجب علينا أن نغادر المدينة بسرعة (نذهب لـ(لندن) أو (أمريكا |