Bay Canning, müvekkilinizi 10'da getirin yoksa mahkemeye itaatsizliği kabullenin. | Open Subtitles | سيد كاننغ، أحضر موكلك هناك عند العاشرة صباحًا وإلا ستُعاقب |
Hayır, gerek yok. Bunu kullanarak müvekkilinizi "istekli" temsil etmelisiniz. | Open Subtitles | لا، بل يجب أن تستغلها لفعل ما بوسعك لتمثيل موكلك |
Sizinle görüşmeyi bekliyordum ama bunun müvekkilinizi tutukladıktan sonra olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | توقعت الجلوس للتكلم معك لكنني ظننت أنه سيحصل بعد اعتقالنا موكلك |
Size tavsiyem, kendinizi değil, müvekkilinizi temsil etmenizdir. | Open Subtitles | و أقترح أن تبدأ يتمثيل موكلك , وأن تتوقف عن تمثيلُ نفسك |
Saçmalıyorsunuz. müvekkilinizi serbest bırakıyorum. Eminim hepimiz yakında gene burada olacağız. | Open Subtitles | أنا أطلق عميلك إلى الخارج ومتأكدة بأنه سيعود إلى هنا قريباً |
Avukat Hanım, müvekkilinizi sakinleştirin. | Open Subtitles | أضبط سلوك موكلتك أيها المستشار |
müvekkilinizi tutukladığım gün dolabında iki kadın dili bulduk. | Open Subtitles | اليوم الذي ألقيت القبض فيه على موكلك وجدنا لسانين لأنثتين في براده |
Sayın Maitre! müvekkilinizi mahkemeye hakaret etmemesi hususunda uyarın! | Open Subtitles | ميتر , أخبر موكلك أن المحكمة لن تقبل إهاناته |
- Evet, maktul, müvekkilinizi bu nedenle vasiyetinden çıkartmak ile tehdit ettiğini öne sürüyoruz. | Open Subtitles | هذا هو السبب الذي جعل الضحية يهدد بشطب اسم موكلك من وصيته |
müvekkilinizi kelepçeler olmadan teslim edeceğim. Gideceği yer de şehir hapsi kulübü olacak. | Open Subtitles | سأقوم بتسليم موكلك شخصياً، بدون أصفاد سيكون السجن أشبه بنادي ريفي |
müvekkilinizi tanık korumaya almak istediniz, değil mi? | Open Subtitles | أردتِ موكلك في برنامج حماية الشهود، أليس كذلك؟ |
Sizin de her nasılsa bildiğiniz gibi bugün müvekkilinizi tutuklayacak ve suçlayacağım. | Open Subtitles | وكما تعلم نوعاً ما سأعتقل وأتهم موكلك اليوم |
Doktorumuz müvekkilinizi muayene etmese de olur. | Open Subtitles | ليس على طبيبِنا ان يفَحْص موكلك. |
bay Haller, müvekkilinizi hizaya getirin -buradan itibaren ben devralacağım yargıç, müvekkilimin kızgınlığını paylaşıyorum, savcılık ne süredir bu tanığa sahipti? | Open Subtitles | -سيد "هالر" , اضبط كباح موكلك -سأتولى الأمر من هنا سيدي , أنا أشارك موكلي غضبه منذ متى والولاية تتكتم على شهادته؟ |
Lütfen müvekkilinizi soruyu cevaplaması için yönlendirin. | Open Subtitles | الرجاء توجيه موكلك لاجابة السؤال. |
Davalarınızda yalnızca müvekkilinizi değil, kendinizi de korumalısınız. | Open Subtitles | ومع كل قضاياكِ لن تحتاجي فقط إلى حماية موكلك بل نفسكِ أيضاً! |
- Sayın yargıç. - müvekkilinizi dizginleyin, avukat hanım. | Open Subtitles | فالتسيطري على موكلك ، ايتها المحامية - نحتاج لإستراحة - |
müvekkilinizi izleyip bulan ekibin başındayım. | Open Subtitles | أنا قائد الفريق الذي تعقب موكلك |
Bay Wooster, eğer müvekkilinizi susturmazsanız, | Open Subtitles | سيد " ووستر " إن لم تسكت موكلك |
müvekkilinizi cinayete azmettirmek ve tasarlamakla suçluyor. | Open Subtitles | هو يَتّهمُ عميلك بالمؤامرة للإرتِكاب جريمة قتل. |
müvekkilinizi ikna edin. | Open Subtitles | إجعل عميلك يوافق |
Bay Drake, lütfen müvekkilinizi kontrol altında tutun yoksa dışarı attıracağım. | Open Subtitles | سيد (دريك)، سيطر على موكلتك وإلا سنبعدها |