"müzisyenlerin" - Traduction Turc en Arabe

• الموسيقيين
• للموسيقيين
• الموسيقيّين
• الموسيقيه
• الموسيقيون

Büyük bir orkestral performansın heyecanı, müzisyenlerin kollektif olarak tek ve bütün bir konsepti üretmeyi denemesinden gelir.
اثارة اداء اوركسترا رائع يأتي من محاولة اخذ جماعة من الموسيقيين لانتاج مفهوم واحد موحد

Fakat bilimadamları müzik dinleyenlerinkinden ziyade müzisyenlerin beyinlerini incelemeye döndüğünde, küçük havai fişekler dev bir şölene dönüştü.
وعندما تحول العلماء من مراقبة أدمغة مستمعي الموسيقى إلى أدمغة الموسيقيين تحولت الألعاب النارية الصغيرة إلى حفلة صاخبة

Sizi ve dünyanızı daha iyi tanıyabilmek için kütüphaneye gittim ve geçmişteki büyük müzisyenlerin hayatlarını okudum.
و حتى أعرف المزيد عنك و عن عالمك ذهبت إلى المكتبة و درست عن حياة الموسيقيين العظماء فى الماضى

Buradaki müzisyenlerin birçoğunun... hayatlarında ilk defa çalıyor olmaları ne harikuladedir.
المذهل هو أن العديد من هؤلاء الموسيقيين يعزفون لأول مرة على الأطلاق

Gördüğünüz gibi yeni gelecek müzisyenlerin taban aylığını arttırdık.
ترين بأننا قمنا برفع قيمة الأجر الأساسي للموسيقيين الجدد

müzisyenlerin provalarda yabancılardan hoşlanmadığını düşünmüştüm.
ظننت أنّ الموسيقيّين لا يحبّون الغُرباء بأن يجلسوا في بروفاتهم، أتعلمين؟

Diğer müzisyenlerin benim gördüğümü görmediklerinden eminim.
أنا واثقة أن الموسيقيين الآخرين لا يرون ما أراه

Diğer müzisyenlerin benim gördüğümü görmediklerinden eminim.
أنا متأكدة بأن الموسيقيين الآخرين لا يرون ما يمكنني رؤيته

Dünyayı dolaşan müzisyenlerin çoğu çocuklarını getirmez, ama onlar seninle birlikte.
لن تجلب الكثير من الموسيقيين أن جولة في العالم أطفالهم. ولكن يكون لهم معك.

Tatlım, din adamı ile müzisyenlerin numaralarını bulsana.
عزيزتي اعطيني رقم الكاهن الاحتياطي وهؤلاء الموسيقيين ؟

Eğlencenin yarısı kör müzisyenlerin sahneye çıkmaya çalışmasını izlemektir.
نصف المتعة في مشاهدة الموسيقيين العميان يحاولوا الصعود علي المسرح

Turnede müzisyenlerin olması çok işimize yarıyor.
انه حقا يساعد وجود الموسيقيين معنا في الجوله

müzisyenlerin etrafında o kadar fazla zaman geçirdin ki, onlardan biri olduğunu düşünüyorsun.
لقد قضيتِ الكثير من الوقت مع الموسيقيين وتعتقدين بأنكِ واحدة منهم

müzisyenlerin çoğunun müzik aletleriyle dolu bir evde büyüdüğü doğru mu?
أن معظم الموسيقيين يكبرون في المنزل بصحبة الآت موسيقية موجودة حول المكان؟

Çünkü bu müzisyenlerin her şeyi bittiğini biliyorsun dostum.
لأنك تعرف هذه الموسيقيين قد اتخذت كل شيء أكثر، زميله.

Hepiniz bu müzisyenlerin ne kadar güvenilmez olduklarını biliyorsunuz.
تعلم أن هؤلاء الموسيقيين لا يمكن الإعتماد عليهم

Nota sistemi sadece müziğin aktarılmasını sağlamadı, notalama ve müziği kodlama onun önceliklerini de tamamen değiştirdi çünkü bu durum müzisyenlerin müziği daha geniş bir ölçekte hayal etmelerine olanak sağladı.
في الحقيقة، فان التدوين لم بنقل الموسيقى وحسب بل انه و بالاضافة الى الترميز قام بتغير اهميتها بشكل جذري لانه مكن الموسيقيين من تخيل الموسيقى على نطاق اشمل

Bir bölümü aldım ve bu bölümü, sahnedeki müzisyenlerin dağılımı ile üst üste yerleştirdim. Daha sonra hızla büyüyen ses alanını üç değişkene göre takip ettim: zaman, şiddet ve frekans.
أخذت قسمًا منه، ووزعته على مجموعة الموسيقيين على المسرح ثم تتبعت انتشار الحقل الصوتي عبر 3 متغيرات: الوقت والشدة والتردد.

En iyi flütü, onu en iyi çalana vermekteki amaç sadece iyi bir müzik göstersinin bizi mutlu edecek olması değil, böylece büyük müzisyenlerin hak ettiği saygıyı, takdiri ve hayranlığı kazanacak olmasıdır.
أحد الأسباب التي ينبغي لأفضل لاعب مزمار الحصول على أفضل المزامير هو أن العرض الموسيقي ليس فقط لجعلنا سعداء، لكن لتكريم وتقدير التميز لأفضل الموسيقيين.

Bu yıl, o genç müzisyenlerin arasına...
هذه السنة، إنضم للموسيقيين الشباب

Meydandaki müzisyenlerin orada bekleyin sizi bulurum.
انتظر في "ريفر سايد" عند الفرقه الموسيقيه وانا ساجدك

gelişmiş hafıza becerileri gösterirler. Çalışmalar, müzisyenlerin yüksek derecede bağlantılı beyinlerini
وتكون وظائف الذاكرة لدى الموسيقيون متطورة من حيث تأليف الذكريات وفرزها واسترجاعها بسرعة وبفعالية أكبر