Biraz Super Sculpeys aldım, biraz armatür teli, bazı çeşitli materyaller. | TED | اشتريت بعض من الصلصال, و الأسلاك قابلة للتشكبل, وغيرها من المواد. |
Ve o tarihlerde, yeni bir yapının inşasında yerli materyaller kullanılırdı. | Open Subtitles | وفي ذلك الوقت, المواد الأصلية ربما استخدمت عند بناء هيكل جديد |
Pakistan askeri kanadının şiddetle inkâr etmesine karşın portatif parçalanabilir materyaller bulunduğunu keşfettik. | Open Subtitles | على الرغم من المقاومه الباكستانيه الكبيره لم نقم بالكشف عن المواد الإنشطاريه المحموله |
Mantarlar, kimyasallar olmadan doğal olarak yanmaya dayanıklı materyaller üretebiliyor. | TED | تستطيع الفطريّات إنتاج مواد مقاومة للحريق طبيعيًّا، بدون استخدام الكيمياويّات. |
Kutunun içerdiği bazı materyaller muhtemelen çözülme esnasında ona yapışmış olabilir. | Open Subtitles | حسناً, لربما بعض مواد التعبأة قد إلتصقت بهِ أثناء عملية التحلل |
Tüm farklı materyaller, tüm farklı stiller, tüm farklı zamanlar. Taslak defterlerindeki çizimler, Roma'nın ayrıntılarına bakma. | TED | كل المواد المختلفة,كل الاساليب المختلفة, كل الازمنة المختلفة. رسوم من كراسات الرسم , النظر الى تفاصيل من روما. |
Eğer organik materyaller de dâhil her şey orada var oldu ise, bir ihtimal yaşam da başlamıştı. | TED | وإذا كان كل شيء هناك، بما في ذلك المواد العضوية، فلربما قد بدأت الحياة. |
Diğer bir deyişle, karanlık bir alan yaratan parlak materyaller zeminine gölge oluşturuyor. | TED | بمعنى آخر، يلقى الثقب الأسود بظله على هذه الخلفية من المواد المشعة، ناحتة بذلك كرة من الظلام. |
Bunun oldukça iyi, makul bir açıklaması var: Uzak-UVC biyolojik materyaller tarafından inanılmaz bir güçle emiliyor, o yüzden çok uzağa gidemiyor. | TED | وهناك سبب فيزيائي لهذا، أن هذه الموجات القصيرة تمتصها كل المواد البيولوجية بشكل لا يصدق، لذا ببساطة لن تتعمق كثيرًا. |
Eğer materyaller geri dönüştürülemiyorsa ya da evde doğallıkla gübreleştirilemiyorsa onları reddetmeliyiz. | TED | إذا لم تكن المواد قابلة لإعادة التدوير أو للتحلّل الطبيعي في المنزل، فيجب أن ننبُذها. |
- İşte, oradan buradan. Çoğunlukla Nahoş materyaller Bakanlığı'nın mahzenlerinden. | Open Subtitles | من هنا و هناك معظمها من وزارة المواد التي لا تتغير |
Görsel-işitsel materyaller Havacılık Müzesi | Open Subtitles | المواد البصرية والسمعية لمتاحف الطيران أخذت الرعاة والمحاضرين معاً |
Bunlar çöp değil, geri dönüşümü olan materyaller,yani para. | Open Subtitles | إنه جميل جدا لا تبدو كقمامة ، المواد القابلة لإعادة التدوير توجد المال |
Hepsi değerli genetik materyaller. | Open Subtitles | جميع حقيقي جدا. جميع المواد القيمة الوراثية. |
Kirli bomba yapmak için adamın elinde materyaller varsa zamanımız yetmeyebilir. | Open Subtitles | إن إستطاع تأمين مواد لصنع قنبلة قذرة , فربما إنتهى وقتنا |
Yeni materyaller, ürünler ve tesisler tasarlayabiliriz. | TED | يمكننا تصميم مواد جديدة، منتجات جديدة، ومرافق جديدة. |
Yeni dokular geliştirebilmek için bağışıklık sistemimizi uyaracak materyaller yapmaya çalışıyorum. | TED | أنا أعمل على تصنيع مواد ترشد الجهاز المناعي ليعطينا الإشارات لإنماء أنسجة جديدة. |
Bağışıklık tepkimizi değiştirerek yeni doku oluşturmamız için bize sinyal verecek materyaller yaratmaya çalışıyorum. | TED | أنا أعمل على إنتاج مواد تعطينا الإشارات لبناء أنسجة جديدة عن طريق تغيير الاستجابة المناعية. |
Bazı zamanlar, başka materyaller üreten enzimler, polisakkaridler, yağ asitleri gibi. | TED | وفي أحيان أخرى، هي أنزيمات تصنع مواد أخرى مثل السكريات والأحماض الدهنية |
Bugün buraya size eğitiminizde yardımcı olacak materyaller getirdim | Open Subtitles | لقد أتيت اليوم بمواد جديدة تساعد طلابكم الجيدين وغير الجيدين |
Silahlar vermeliyiz, ve ham materyaller. | Open Subtitles | يجب علينا أن نمدكم بالأسلحه والمواد الأوليه |
Toplantıdaki tüm materyaller sınıflandırılmıştır. | Open Subtitles | جميع الموّاد في هذا الاجتماع سريّة |