"merkez'" - Traduction Turc en Arabe

    • المركز
        
    • للمركز
        
    • بغرفة العمليات
        
    • مع المجلس
        
    • الإرسال إلى
        
    Aslına bakarsan bundan kaçınıyordum. Merkez hakkında neler hissettiğini biliyorum. Open Subtitles لأكون صادقه , لقد تجنبت ذلك أعلم شعورك تجاه المركز
    Tamam. Alışveriş Merkezine ondan sonra gitseydik tüm Merkez hastalanacaktı. Open Subtitles حسناً، لو لحقنا بها، لكان المركز التجاريّ بأكمله تعرّض للعدوى.
    Merkez'in onu da göreve almaya çalışması yüzünden bu duruma düştük. Open Subtitles المركز حاول تجنيدها وهو ما سبب لنا هذا في المقام الأول
    Merkez, burası Gözetleme 1, bir numara hareket halinde. Open Subtitles من الوحده الأولى للمركز نرى الأمور بوضوح
    Hack aktif olduğu için onunla ilgilenmeliyim ki Merkez'den kimsenin kapatmadığına emin olayım. Open Subtitles عندما يُفتح الاختراق، يجب أن أراقبه، حتى أطمئن أن الأطفال بغرفة العمليات لن يغلقوه
    Ama azıcık bile olsa yavaşlayacak olursak ve bir şeyler Merkez'in dikkatini çekerse... Open Subtitles ولكن ان تهاودنا هنا , ولو لشئ بسيط وانتظرنا المركز قد يرى شئ
    Bir zamanlar bir kamyon şoförünün söylediği gibi: "Dünyanın yeni bir merkezi olmuştu, bu Merkez de Mary Anne'di." TED كما قال لي ذات مرة سائق شاحنة: قال: "أن العالم أصبح له مركز جديد، وهذا المركز هو ماري آن."
    Ulusal Sağlık Enstitüsü nezdinde, bu yeni ilerleyen dönüştürülebilir bilimler adına ulusal Merkez kurduk. TED في المعاهد الوطنية للصحة، أنشأنا المركز الوطني للنهوض بالحركة العلمية.
    2013'de ilk kez, bir Merkez yerine Sughar Hub'ı faaliyete açtık. TED في عام ٢٠١٣م دشنا أول ملتقى سوجار بديلاً عن المركز
    NASA'nın bir kısmı projeyle ilgilenmişti ama NASA'daki Merkez projeyi tamamen bitirme kararı aldı. TED جزء وحيد من ناسا كان مهتماً، لكن المركز الرئيسي لناسا، هم من قتلوا هذا المشروع.
    Yeşil veya pembe bulunmayan Merkez küpler de olmalıdır. TED ستحتاج إلى أن تكون مكعبات المركز بدون الأخضر ولا الأرجواني أيضًا.
    Ancak oraya ilk geldiğimiz yerleri görmeye başladık ve bu Merkez onlardan biriydi çünkü koçluk temel konular üzerinde çalışmayı öğrenmede yardım ediyor. TED لكن بدأنا نرى إولى الأماكن التي كانت تحقق ذلك، وهذا المركز هو إحداها، لأن التدريب ساعد في تعليمهم تنفيذ الأساسيات.
    Western Union'un Merkez bürosunu yönetiyor. Open Subtitles لدي شريك في وسط المدينة , وهو الذي يدير المركز الرئيسي لـ ويسترن يونيون
    Frank, 28 durak Merkez amiri kimdi, biliyor musun? Open Subtitles فرانك , هل تعرف من ذهب إلى شارع 28 من المركز الكبير؟
    Bu Merkez toplumu şekillendirdi! Yabancıları komşu yaptı. Open Subtitles بالضبط لقد شكل المركز هيئه لقد حول الغرباء إلى أصدقاء
    Kesinlikle bu Merkez toplumu şekillendiriyor, yabancıları komşu Open Subtitles بالضبط لقد شكل المركز هيئه لقد حول الغرباء إلى أصدقاء
    Peygamber Medine'nin ilk şehir merkezini belirledi. Bu Merkez yeni yapılan cami idi. Open Subtitles أسس الرسول محمد المركز الأول فى المدينة للمسلمين
    Belki kafandan anlaşamamamız Merkez için daha iyi düşüncesi geçiyordur ama sen bizden nefret ediyorsun. Open Subtitles وربما في عقلكِ تظنين أنه من الأفضل للمركز إذا لم نتّفق، لكنكِ تكرهيننا، أنا لا أفهم لماذا
    Merkez'i bağlayın. Open Subtitles أوصلني بغرفة العمليات.
    Sanırım, ilk olarak senin için çıktığımız izinsiz görevlerden Merkez'in rahatsız olması. Open Subtitles أنا أخمن، كبداية جميع المهمات التي قمنا بها نيابة عنك لا تذهب لتغطي المشاكل الكبيرة مع المجلس
    Merkez'den 2670'e, herhangi bir kaza durumu olmadığından emin misiniz? Open Subtitles من الإرسال إلى 2670، هل أنت متأكد بأنّه ليس هناك علامة على وقوع حادث؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus