"merkez bankası" - Traduction Turc en Arabe

    • البنك المركزي
        
    • المصرف المركزي
        
    • البنك المركزى
        
    • الاحتياطى الفيدرالى
        
    • الاحتياطي الفيدرالي
        
    • الإحتياطي الفيدرالي
        
    • مصرف مركزي
        
    • للاحتياطيات السرية
        
    • السرية الفيدرالية
        
    • الاحتياطي الفدرالي
        
    • المصرف الإحتياطي
        
    • بنك انجلترا
        
    İlk alıntı Jean-Claude Trichet'den, Avrupa Merkez Bankası Başkanı iken söyledi. TED الاقتباس الأول مقتبس من جان كلود تريشيه عندما كان يرأس مجلس إدارة البنك المركزي الأوروبي.
    Ve bu ironik, çünkü bugün Merkez Bankası`na bağımlıyız. TED أنها مفارقة، لأن نحن نقف اليوم في البنك المركزي.
    Merkez Bankası haberdardı fakat ancak bugün olaya dahil oldular. Open Subtitles كان المصرف المركزي يعلم فعلاّ لكنهم لم يشتركوا إلا اليوم
    Merkez Bankası'na güveniyorsunuz ama o da başarısız oldu. Open Subtitles أنك، أنك تتكلم مع الناس و لديك ثقة فى البنك المركزى و الذى فشل فعليا فى أداء العمل
    Ben Bernanke Şubat 2006'da Merkez Bankası başkanı oldu bu subprime kredilerin en yüksek olduğu yıldı. Open Subtitles فى فبراير 2006 أصبح بن بيرنانكى رئيس هيئة الاحتياطى الفيدرالى
    Birkaç dakika sonra Federal Merkez Bankası'nın malları altınlarınızı muhafaza ettiğiniz yer bir patlama ile yeniden Long Island sularına dağılacak. Open Subtitles خلال عدة دقائق محتويات البنك الاحتياطي الفيدرالي الذهب الذي بني عليه اقتصادكم سيعاد توزيعه بالمتفجرات
    Ama bu şekilde, Amerika Merkez Bankası Hawaii paralarının değersiz olduğunu ilan eder. Open Subtitles لكن هذه الطريقة، الإحتياطي الفيدرالي أعلن فقط أن دولارات "هاواي" المختومة عديمة القيمة.
    Merkez Bankası, tüm ulusun para birimini üreten bir kurumdur. Open Subtitles أي مصرف مركزي مؤسسةُ تلك تُنتجُ عملةُ كامل الأمةِ.
    Bugün Merkez Bankası`na bağımlıyız, ve Merkez Bankası konuşuyor olacağım birçok şeyden sorumlu. TED نحن نقف اليوم في البنك المركزي. والمصرف المركزي المسؤول عن الكثير من الأشياء التي سوف أتحدث عنها.
    Merkez Bankası tarafından bize verilmiş değişik parlaklıkta 250 bin tane bozuk paramız vardı. TED حصلنا على 250 ألف قطعة معدنية من البنك المركزي بدرجات مختلفة من الدكانة.
    Zavallı Paul'a Merkez Bankası'na giderken paraları değiştirmesi talimatını verdiniz. Open Subtitles ثم قام بول المسكين الفقير بتبديلهم وهو في طريقه إلى البنك المركزي
    Adam, uluslar arası suç dünyasının Merkez Bankası. Open Subtitles .هو بمثابة البنك المركزي للجريمة العالمية
    Merkez Bankası aslında para vererek bir devlet ekonomisini beslemez, parayı devlete faizli borç olarak verir. Open Subtitles المصرف المركزي لا يُجهّزُ ببساطة أي إقتصاد حكومةِ بالمالِ، يُقرضُه إليهم في الإهتمامِ.
    Merkez Bankası, tüm ulusun para birimini üreten bir kurumdur. Open Subtitles .إن المصرف المركزي هو مؤسسةٌ تُنتجُ عملةَ كامل الأمةِ
    Merkez Bankası aslında para vererek bir devlet ekonomisini beslemez, parayı devlete faizli borç olarak verir. Open Subtitles لا يقوم ٍ المصرف المركزي ببساطة بتزويدِ إقتصاد حكومةِ بالمالِ .إنه يقرضها المال بفائدة
    Merkez Bankası soygunu, ülkenin en büyük soygunu. Open Subtitles سرقه البنك المركزى أكبر سرقه فى الدوله حتى الان
    Merkez Bankası soygununda mıydın yoksa? Open Subtitles أأنت متورط فى سرقه البنك المركزى ؟
    Merkez Bankası soygununda yer almıyorsundur. Open Subtitles سرقه البنك المركزى
    Fakat pek çok uyarıya rağmen Bernanke ile Merkez Bankası Kurulu hiçbir şey yapmadı. Open Subtitles و لكن بالرغم من التحذيرات العديدة لم يفعل بن بيرنانكى و لا هيئة الاحتياطى الفيدرالى أى شيء
    Merkez Bankası, Rockville'deki küçük bir bankadan çıktığını söyledi. Open Subtitles تتبع الاحتياطي الفيدرالي أنه لبنك صغير في روكفيل.
    Merkez Bankası'nın güvenlik kameralarına sızıp saldırı nereden yapılmış diye baktım. Open Subtitles قمت بإختراق كاميرات مراقبة البنك الإحتياطي الفيدرالي الذي تعرض للهجوم ليلة أمس
    Aldrich'in komisyonu 1907 tarihindeki krizin tekrar yaşanmaması için, bir Merkez Bankası'nın kurulmasını önerdi. Open Subtitles أوصتْ اللجنة تحت قيادة ألدريتش بإنجاز مصرف مركزي لكي لا يَحْدثَ رعب مثل الـ 1907 ثانيةً
    Merkez Bankası'ndaki numaraları hedef alıyor. Parayı yok ediyor. Open Subtitles إنه يهدف للاحتياطيات السرية الفيدرالية إنه يدمر الأموال
    Merkez Bankası'na gittik ve faiz oranlarının tarihlerini ve bu tür şeyleri kopyaladık, çünkü bilgisayarlarda yoktu. TED قمنا بزيارة البنك الاحتياطي الفدرالي وكتابة أهم التواريخ لسعر الفائدة وأشياء من هذا القبيل، لأنها لم تكن مدرجة على أجهزة الكمبيوتر.
    İşte bu yüzden Merkez Bankası'nın sunucularına girip fidye virüsünü... Open Subtitles لهذا أحتاجكم لدخول خادم المصرف الإحتياطي الفدرالي
    Bu parmaklıklar İngiltere Merkez Bankası için bile yeterince sağlam efendim. Open Subtitles انها قوية لتكون كانها بنك انجلترا يا سيدى.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus