Askeri mezarlık, askeri bıçak; Cleo'nun babasını göteriyor, bir kaç yanlış yönlendirme daha. | Open Subtitles | مقبرة عسكرية, سكينة حربية, تلمح جميعها إلى تورط أبيها, المزيد من التوجهات الخاطئة |
Doktor oranın mezarlık olmadığını söyleyince elinde bir şey olsun istedi. | Open Subtitles | تحتَّم أن يقول شيئًا حالما سمع الدكتور يقول إنها ليست مقبرة. |
Eskiden mezarlık olan bir yere yapılan site inşaatında çalışıyormuş. | Open Subtitles | كان يعمل في موقع بناء حيث كانت تقع المقبرة سابقاً |
Hıristiyanlar için bir mezarlık sadece hatıralar için bir yer değil. | Open Subtitles | بالنسبة للمسيحيين المقبرة ليست مكان للذكريات و حسب إنَّه مكان للأمل |
Fakat kısa bir zaman önce çoğu mezarlık hareketli yerlerdi, mezar taşlarının etrafında dolaşan insan kalabalıkları ve çiçek açan bahçeleri vardı. | TED | لكن منذ وقت قريب، حين كانت المقابر أماكن عامرة بالحياة، والحدائق المزهرة وحشود من الناس تتجول بين شواهد القبور. |
Büyük bir mezarlık için süreç böyle işler, | TED | إذا هكذا تجري الأمور إذا ما أردت بناء مقبرة ضخمة. |
Bu ölü uzay araçlarının mezarlık yörüngesine taşınması için emirler de bulunmaktadır. | TED | كما أن هناك عرائض لإبعاد المركبات الفضائية المهجورة إلى مدار مقبرة. |
David Rockwell: İnsanların buraya geldiklerinde ilk farkına varacakları şey gördükleri şey bir inşaat sitesi değil de muazzam büyüklükte hareket eden mezarlık olacaktır. | TED | ديفيد روكويل:أول ما سيختبره الناس هنا عندما يرون المنصة بأنها ليست بموقع بناء ثابت و إنما مقبرة متحركة بشكل لا يصدق |
Bize, pek çok köyde mezarlık olmadığı için naaş taşımanın zor olduğunu anlatıyorlar. | Open Subtitles | من الصعب نقل الجثة معظم القرى لا توجد بها مقبرة |
Organize haldeler: evler, kafeterya, mezarlık hepsi prefabrik. | Open Subtitles | : أنهم منظمون منازل ، مطعم ، مقبرة جميع التجهيزات اللازمة |
Dostum, Çakal Geçiti'nin ardından üç günlük sürüş sonrasında, bir başka mezarlık var. | Open Subtitles | صديقى, ثلاثة أيام من الركوب ممر الذئاب مقبرة أخرى. |
mezarlık yüzünden hiç ziyaretine gidemedik. Düşüncesi bile içime fenalık veriyor. | Open Subtitles | لم نزره أبداً بسبب المقبرة التفكير في الأمر يسبب لي الخوف |
Eski mezarlık, bataklıklar, çiçekler. | Open Subtitles | كانت هناك المقبرة القديمة، والسناجيب، والحيوانات |
Eski mezarlık, bataklıklar, çiçekler. | Open Subtitles | كانت هناك المقبرة القديمة، والسناجيب، والحيوانات كنت أصيد الأرانب هناك بنفسي |
Ciudad Blanca, Cemeterio General (Beyaz Şehir, mezarlık), Guyaquil, EKVADOR | Open Subtitles | سيوداد بلانكا: المدينة البيضاء: المقبرة العامة غوياغويل، الاكوادور |
Bu gece başlaman gerek. mezarlık vardiyasına. | Open Subtitles | أحتاج منك أن تبدأى الليلة سنتناوب فترات عمل المقبرة |
Fakat mezarlık olarak bildiğimiz yerlerin çoğu, çok daha yeniler. | TED | غير أن أكثر المقابر التي نعرفها ليست قديمة جداً. |
19.yy'ın sonlarında şehir parkları ve botanik bahçeler ortaya çıktıkça, mezarlık ziyaretçileri azaldı. | TED | وفي أواخر القرن التاسع عشر، ومع ظهور المزيد من المتنزهات والحدائق العامة، بدأت المقابر تفقد زوارها. |
Bitişiğimizde bir mezarlık ve vakit öldüren serbest bir manyak olduğuna inanabiliyor musun? | Open Subtitles | ...هل تصدقين بأننا في فندق أمامه مقابر ويوجد أيضاً قاتل معتوه طليق ؟ |
Gidip eşyaları arabaya koy ve arabayı mezarlık girişine getir. | Open Subtitles | ضعي الاشياء في السياره وبعد ذلك قودي الى مدخل المقبره |
mezarlık beni asla zapt edemez. | Open Subtitles | كان عليكم أن تعلموا أن القبر لن يقدر علي أن يحبسني |
Demirlerin ötesinde bir mezarlık var biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم أنك حصلت على مقبره خارج هذه البوابات |
Gözünün alabildiğince sadece beton mezarlık. | Open Subtitles | لا شيء سوى المدافن الخرسانيّة على مدّ البصر. |
Bunu düşünme. Dünyanın tümü büyük bir mezarlık. | Open Subtitles | إنسى ذلك، فقط قبرٌ واحد بجميع المكان. |
Orası bir mezarlık ve beni oraya gönderen de Steyne. | Open Subtitles | المكان كمقبرة لي، و "ستاين" هو من أرسلني إليه |
Yeni mezarlık için Emilio Fela'nın arazisini alacağız. | Open Subtitles | سنقوم بشراء الأراضي في اميليو فيلا لمقبرة جديدة. |
Victor Vasquez yüzünden mezarlık açmışlar. | Open Subtitles | اذا كان هناك قاتل في هذهِ الأعمال فـ هو فيكتور فاسكاز |
Burası mezarlık. | Open Subtitles | هذه مقابرٌ. |