| Hadi çocuklar. Bay Simpson misafirimiz. Ne izleneceğine o kadar verecek. | Open Subtitles | اهدأوا يا أولاد ،السيد ضيفنا ومن حقه أن يقرر ما نشاهد |
| misafirimiz iyileşti gibi. Bugün taburcu olur. Sanırım çoktan çıkmış. | Open Subtitles | مؤكد أن ضيفنا يشعر بتحسن، المفترض أن يغادر المشفى اليوم |
| Tamam, toplantıyı daimi üyelerimiz için açmadan önce ülke dışından bir misafirimiz var. | Open Subtitles | جسناً قبل انا اعطي المجال لاعضائنا الاعتياديين لدينا ضيف اخر من وراء البحار |
| İster inan ister inanma yemek yapıyorum ve misafirimiz var. | Open Subtitles | أنا أطبخ صدّق أو لا تصدّق، و لدينا ضيف هنا |
| Tıpkı benim, senin yemek yapmanla dalga geçmem, senin de, misafirimiz olduğunda, pantolon giymemi söylemen gibi. | Open Subtitles | كأن أقوم بالسخرية من طبخك ، و تطلبي مني إرتداء سراويل حين تكون لدينا رفقة |
| Ve şimdi, şeref misafirimiz Rick ve onun çocukluk arkadaşları: | Open Subtitles | والان , الى ضيوف الشرف , ريك و اصدقائه الى الابد , انا اقول , ايها الساده |
| Kimse misafirimiz olacağını söylemedi. | Open Subtitles | ياله من ضمير لم يقل أحد انه سوف يكون معنا أية صحبة. |
| misafirimiz yol yorgunu olmalı. | Open Subtitles | عزيزي، أظن أن ضيفتنا متعبة من أثر الرحلة |
| Pekala. Siz de çıkın. Eğer misafirimiz bana saldırırsa bağırırım. | Open Subtitles | وأنتم أيضًا يا رفاق، سأصرخ في حال انقض ضيفنا عليَّ. |
| misafirimiz olduğu için belki hepimizin adına ısmarlamak ister. | Open Subtitles | ,وبما أنه ضيفنا قد يودّ ان يطلب الطعام نيابة عنا |
| Bu geceki misafirimiz bir Cleveland hastanesinde dosya memuru olarak çalışıyor. | Open Subtitles | شكرا لكم، أولاد. يعمل ضيفنا القادم اللّيلة يعمل ككاتب ملف في مستشفى كليفيلند. |
| Bir sonraki misafirimiz bu açıdan hiç yalnız kalmıyor. | Open Subtitles | ضيفنا القادم يحب أن يسكن في منزل ملئ بالاشخاص. |
| Mohammad bugün bizim misafirimiz. | Open Subtitles | محمد اليوم هو ضيف عندنا أستاذ.. أجلسه بجانبي |
| Bizimle kalmanı isterdik ama beklenmedik bir misafirimiz geldi. | Open Subtitles | لكن لدينا ضيف غير متوقع كان لوالده دائما مكان لنا |
| Canım, masaya bir tabak daha koy. misafirimiz var. | Open Subtitles | ياعزيزتي، جهزي مكاناَ اضافي علي الطاولة لدينا ضيف |
| Dinleyin, sizinle kalıp muhabbet etmek isterdim, ama misafirimiz var. | Open Subtitles | الان استمع, كنت سأود ان ابقى هنا واتحدث معكم ولكننا لدينا رفقة |
| Bir misafirimiz var galiba. | Open Subtitles | يمكننى أن أقول ، بأنه لدينا رفقة |
| Bazılarınızın da bilebileceği üzere, kasabada 3 davetsiz misafirimiz var. | Open Subtitles | كما يعلم البعض منكم هناك ثلاثة ضيوف في المدينة ، لم يتم دعوتهم |
| Acele edin, misafirimiz var! | Open Subtitles | بسرعة لدينا صحبة ما كان عليك ان تصوب عليها |
| misafirimiz yol yorgunu olmalı. | Open Subtitles | عزيزي، أظن أن ضيفتنا متعبة من أثر الرحلة |
| Tamam, neyse. Bu çocuklar hafta sonu için misafirimiz. Teknik olarak yurtta kalmamız gerekiyordu ama oda arkadaşımız biraz... | Open Subtitles | حسنا مهما يكون هؤلاء الرجال ضيوفنا في عطلة نهايه الاسبوع حسنا , تكتيكيا , من المفترض ان نبقى بالمساكن |
| Kalamam. Alt katta misafirimiz var. | Open Subtitles | لا يمكنني البقاء ، لدينا صحبه بالأسفل |
| Sam gelen bir misafirimiz var, hipersürücüden ne haber? | Open Subtitles | سام" لدينا رفقه" كيف هي تطورات المحرك الفائق,؟ |
| Hiç bilmiyorum bayan. Henüz hiç misafirimiz gelmedi. | Open Subtitles | انا لست متأكدة يا انسة اننا لم نستقبل اى زوار بعد |
| İki misafirimiz geliyor. | Open Subtitles | ضيفان يدخلان الآن |
| Sınıf! Bugün ders yapmayı bir kenara bırakıyoruz, çünkü özel bir misafirimiz var. | Open Subtitles | أيّها الصفّ، لن أشرح الدرس اليوم لأنّ لدينا ضيفاً خاصّاً |
| - Küçük bir misafirimiz var. | Open Subtitles | ـ لدينا ضيفة صغيرة ـ إنها تود سماع القصة أيضاً |
| Sayın misafirimiz, lütfen başkalarına yerimizden bahsetmeyin. | Open Subtitles | أرجوك لا تخبر أحدا عن هذا المكان أيها الضيف |
| O bizi yıllardır ziyaret etmedi. Ayrıca, misafirimiz de olmadı. | Open Subtitles | إنه لم يزرنا منذُ سنة, إضافةً إلى أنه ليسَ ضيفًا! |