"mutlu değilim" - Traduction Turc en Arabe

    • لست سعيدة
        
    • لست سعيداً
        
    • لستُ سعيداً
        
    • لست سعيد
        
    • لست سعيدا
        
    • غير سعيدة
        
    • لست سعيدًا
        
    • لا يسعدني
        
    • لستُ سعيدا
        
    • لستُ سعيدة
        
    • لستُ سعيدًا
        
    • أكن سعيداً
        
    • ولست سعيدة
        
    • لست سعيده
        
    • لم أكن سعيد
        
    Öleceği için mutlu değilim. Beni sevdiği için mutluyum. Open Subtitles لآ , انا لست سعيدة لآنه يموت انا سعيدة لآنه يحبنى مجدداً
    mutlu değilim. Yakınından bile geçmiyorum. Open Subtitles أنا لست سعيدة ، ولا حتى قريبة من السعادة
    Evet, sakinleştim. mutlu değilim, ama üstesinden geleceğim. Open Subtitles نعم, لقد هدئت انا لست سعيداً, لكن قادر على التفاهم
    Yarın, aylak ağabeyim geliyor. Pek mutlu değilim. Open Subtitles غدا, أخي الفاشل سيأتي إلى هنا, لست سعيداً
    - Görebileceğin üzere şu anki işimden pek mutlu değilim. Open Subtitles كما ترى، لستُ سعيداً نوعاً ما في وضع مُهمّتي الحاليّة.
    Ee, ne olmuş? Ben de yıllardır resim yapıyorum ama mutlu değilim. Open Subtitles وماذا بعد ، لقد كنت رساما لسنوات ولنى لست سعيد
    Stuckey'nin onu söylemiş ya da bunu yapmış olmasından pek de mutlu değilim. Ama o benim avukatım. Open Subtitles انا اسف انا لست سعيدا بما فعله او قاله ستاكي
    Sen yani evliliğinde problem yaşıyorsun diye mutlu değilim tabi... Open Subtitles أعني ، أني لست سعيدة بأن لديك مشاكل زوجية
    Hayır. Kocamı bir banka hesabına dönüştürdüğüm için mutlu değilim. Open Subtitles أنا لست سعيدة بأني قللت من شأن زوجي وساويته بحفنة من الدولارات
    Bildiğim her şey yanlış çıktığı için mutlu değilim. Open Subtitles لست سعيدة لأن كل ما ظننت أنني عليه اتضح أنه غير صحيح.
    Böyle geniş kapsamlı bir arama izni yüzünden, ...burayı göstermekten dolayı mutlu değilim. Open Subtitles أنا لست سعيدة لتقديم مذكرة التفتيش هذه بمثل هذا النطاق الواسع
    Bu süslü otelde oturmuşum ama mutlu değilim. Open Subtitles هنا في هذا الفندق المبهرجِ أنا لست سعيدة
    Bunun olmasından mutlu değilim ama sanırım atlatabilirim. Open Subtitles أنظر، لست سعيدة أن هذا حصل لكن أظن أن يمكنني أن أتخطاه
    Hayır, müsait değilim ve kesinlikle mutlu değilim. Open Subtitles كلا, أنا لست متاحاً, وبالتأكيد لست سعيداً.
    Bak, annem ve koçtan mutlu değilim, tamam mı? Open Subtitles ، اكثر إسمع ، انا لست سعيداً بشأن المدرب وامي ايضاً ، حسناً؟
    Sahada olmam gerek benim. İşlerin böyle gitmesinden ben de mutlu değilim. Open Subtitles أريد أن أعود للعمل الميداني أنا أيضاً لست سعيداً بما آلت إليه الأمور
    Bunu yapmaktan ben de mutlu değilim. Open Subtitles أجل, أجل. أتعلم, أنا لستُ سعيداً كثيراً أيضاً بخصوص هذا.
    İlişkimizi bıraktığımız şekilden mutlu değilim. Open Subtitles أنا لست سعيد بالطريقة التي أنهينا فيها الأمور
    Stuckey'nin onu söylemiş ya da bunu yapmış olmasından pek de mutlu değilim. Ama o benim avukatım. Open Subtitles انا اسف انا لست سعيدا بما فعله او قاله ستاكي
    En sonunda Owen'ın yanında kendim olabiliyorum ve bana ters davranmıyor ama ben hâlâ mutlu değilim. Open Subtitles اتعلم, لقد بدئت اكون علي طبيعتي مع اوين وهو يدعني أفعل ذالك و انا لازلت غير سعيدة
    Bundan mutlu değilim ama devam etmeliyim. Open Subtitles وأنا لست سعيدًا بها لكن عليّ المُضي قدمًا
    Ben de mutlu değilim, ama yanlış bir karar verirsem bundan milyonlar etkilenebilir. Open Subtitles لا يسعدني هذا... لكنني إذا اتخذت القرار الخاطئ... الملايين قد يتأثروا
    Bak olayların bu şekilde bitmesinden mutlu değilim. Open Subtitles انظر ، لستُ سعيدا بشأن ما آلت إليه الأمور
    Senin için gerçekten çok mutluyum George. Sadece bizim için mutlu değilim. Open Subtitles (أنا سعيدة لأجلك (جورج لكنى لستُ سعيدة لأجلنا
    mutlu değilim peki, bunun için ne yapacağız? Open Subtitles كلّا، لستُ سعيدًا لكن ماذا سنفعل حيال ذلك؟
    Buraya taşındığımızdan beri mutlu değilim. Open Subtitles ، لم أكن سعيداً منذ ان انتقلت الى هنا
    Hikayenize 15.000 pound veriyorum, detaylar da önemli. Dışarı çıkmak üzereydim, ancak karşıma geçip bana fahişe diyen bir adamla karşılaştığım için hiç mutlu değilim. Open Subtitles أنا في طريقي للخروج ولست سعيدة بقدوم شخص إلى هنا ليصفني بالعاهرة
    Çok yorgunum. Hiç mutlu değilim. Bir an bile mutlu olmadım ben. Open Subtitles انا متعبه جدا انا لست سعيده قليلاً انا لم اكن سعيده ابداً
    30 yıl sonra bu konu hakkında hala sessiz kalmamızdan dolayı mutlu değilim. Open Subtitles ولكن لم أكن سعيد عن اخفائه لـ30 عام، كان أشبه بجدار برلين للصمت.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus