ne kadar tehlikeli olduğunu biliyordu ve yerini hafızamızdan çıkardı. | Open Subtitles | لقد كانت تعلم مدى خطورة المكان وأخذت منّا هذه الذكرى |
ne kadar tehlikeli olduğunu biliyordu ve yerini hafızamızdan çıkardı. | Open Subtitles | لقد كانت تعلم مدى خطورة المكان وأخذت منّا هذه الذكرى |
İki gazeteci arayıp okulun ne kadar tehlikeli olduğunu sordu. | Open Subtitles | وصلني بالفعل إتصالان من صحفيان يسألانني عن مدى خطورة المدرسة. |
Eğer o adam yardım almazsa gerçekte ne kadar tehlikeli olduğunu büyük bir bedel ödeyerek öğreneceksiniz. | Open Subtitles | سأخبرك شيء مالم يساعد أحد ذلك الرجل قد تدفع ثمن باهض جدا لإكتشاف كم هو خطر حقا |
Kızı seviyorsan bunun ne kadar tehlikeli olduğunu ona söyle. | Open Subtitles | لو تحبينها، عليكِ إخبارها بمدى خطورة هذا |
Herkes blogların ve idaresinin ne kadar tehlikeli olduğunu biliyor, değil mi? | Open Subtitles | الجميع يعلم كم هو خطير بأن تكتب بالمدونه حين تقود, أليس كذلك؟ |
Durumumun ne kadar tehlikeli olduğunu anlar anlamaz davayı size getirdim. | Open Subtitles | رايت للتو مدى خطورة موقفى واسرعت لوضع القضية بين يديك. |
Bunun ne kadar tehlikeli olduğunu gördün. Eve gitmek istiyor musun? | Open Subtitles | لقد رأيتِ مدى خطورة الأمر فهل تريدين العودة لبيتك ؟ |
İnsanlar bu bitkilerin ne kadar tehlikeli olduğunu bilmeli. | Open Subtitles | تعلم , الناس يجب أن يعلموا ما مدى خطورة هذه النباتات |
Etraftakilerin paraları görmesinin ya da insanlara evde daha çok olduğunu söylemenin ne kadar tehlikeli olduğunu düşünmezdi. | Open Subtitles | أو مدى خطورة إخبار الناس أنّ هناكَ الكثير من المال بالداخل |
Bu mamutlar Tar Pits'in ne kadar tehlikeli olduğunu anladılar, ama bir süreliğine, sonra o kadar susadılar ki kendilerine yardım edemediler ve burda sıkışıp kaldılar. | Open Subtitles | مجسمات الماموث هذه تعلم مدى خطورة المستنقع، لكن مرة في كل فترة، يشعرون بالعطش الشديد لدرجة أنهم لا يستطيعون منع أنفسهم. |
Bunu her kim yaptıysa virüsün ne kadar tehlikeli olduğunu bildiği için onu saklamaya çalışmış. | Open Subtitles | اياً كان من فعل هذا هو يعرف مدى خطورة هذا الفيروس وكان يحاول اخفاء ذلك. |
İçeride propan tankı kullanmanın ne kadar tehlikeli olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | أتعلمين مدى خطورة استخدام شواية غازية في الداخل؟ |
Üzümlerin köpekler için ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تعلم ما مدى خطورة العنب بالنسبة للكلاب؟ ماذا؟ |
Neler gördüğünü anlatmalı. Bu adamın ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyorsun. Halihazırda bir çocuk öldürdü. | Open Subtitles | أنت لا تعرفين كم هو خطر ذلك الرجل لقد قتل ولداً بالفعل |
Bu heriften kurtulmak, herkese ne kadar tehlikeli olduğunu göstermek zorundayız. | Open Subtitles | ... علينا التخلص من هذا الرجل و اظهار كم هو خطر للجميع |
Bunun ne kadar tehlikeli olduğunu biliyordu, ancak yine de ifade vermeyi kabul etti. | Open Subtitles | ، كانت تعلم بمدى خطورة ذلك الأمر لكنها وافقت على الإعتراف بأى حال من الأحوال |
- Onun ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | -انك لا تعلم كم هو خطير -اعلم جيدا كم هو خطير |
Araba sürerken mesaj yazmanın ne kadar tehlikeli olduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أتعي قدر خطورة كتابة رسالة أثناء القيادة الآن؟ |
Ama senin dışarıda olmanın ne kadar tehlikeli olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تعلمي مدى الخطورة بالنسبة لكِ أن تكوني بالخارج |
ne kadar tehlikeli olduğunu, ne kadar deli olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعرف مدى خطورته. أنت لا تعرف مدى جنونه. |
O kadar güzel bir arazi ki ne kadar tehlikeli olduğunu farkına varmıyorlar. | Open Subtitles | إنها بلدة جميلة و بالتالي فإنهم لا يدركون مدى خطورتها |
Bu delilik, o kadının ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | هذا جنون, أنت لا تعرف مقدار خطورة هذه المرأة |
Bununla o kadar uzun zamandır uğraşıyor ki ne kadar tehlikeli olduğunu anlamayacak kadar uyuşmuş gibi. | Open Subtitles | كانت تتعامل مع هذا لفترة طويلة وكأنّها فقدت الإحساس لتميّز مدى خطر هذا الأمر |