| Normalde elimizde daha fazla mal olur ama pazartesi yeni sevkiyat bekliyoruz. | Open Subtitles | في العادة تصلنا أعداد أكبر من هذه لكننا ننتظر بضاعة يوم الاثنين |
| Normalde namlu uzunluğu 75 santimdir. Benimki 10 santim daha uzundur. | Open Subtitles | في العادة طول السبطانة ـ30ـ إنش لكن هذه أطول بأربع إنشات |
| Normalde bölgemiz için kavga etmeyiz, ama şimdi durum farklıydı. | Open Subtitles | نحن بالعادة لا نتقاتل لمنطقة معينة لكن الان الامور تغيرت |
| Normalde hava emiyor ancak su yutarsa suyun direncini hissediyor. | TED | إنه يسحب الهواء عادة ولكين حين يبلع الماء يشعر بمقاومته |
| Normalde bu olay boykot edilir öyle değil mi? Sopan var mı? | TED | الشئ الطبيعي هو مقاطعة المنتج، صحيح؟ أو التظاهرات؟ لم لا تحصل على جزرة؟ |
| Normalde, Dale Earnhardt Jr.'dan daha hızlı kullanırsın da ondan dedim. - Patron? | Open Subtitles | أنا ذكرت ذلك فقط لأنه في العادة تقود أسرع قليلا من ديل إيرنهارديت |
| Normalde evet ama şu anda ısı haritasında yalnızca ikinizi görüyorum. | Open Subtitles | في العادة أجل. لكن الإشارات الحرارية الوحيدة التي أقرأها الآن لكما. |
| Evet, Normalde yeni nesil zırvalıkları der geçerdim ama seni anlıyorum. | Open Subtitles | أجل، في العادة كنت سأعتبر كلامك هراء محض لكنّي أفهم قصدك. |
| Çünkü Normalde, vücudunuz bu sorunla sürekli yüzleşiyor. | TED | لكن في العادة اجسامنا تتعامل مع هذه المشكلة في كل الأوقات |
| Bunlar zebra balığı. Normalde siyah ve gümüş renkteler. | TED | هناك السمك الصغير المخطط. في العادة تكون سوداء وفضية. |
| Çünkü 70 Normalde zeka geriliğinin sınırıdır. | TED | لأنّ معدّل 70 هو في العادة النّقاط التي يحرزها من له تخلّف ذهنيّ. |
| Uyanış Normalde bir kerede olur, ama biz aslında tam ortasında durdurduk. | Open Subtitles | الإستيقاظ يحدث بالعادة دفعة واحدة لكننا في الحقيقة توقفنا في منتصف العملية |
| Normalde gerçeklikle yarım bir bağım vardır, buna rağmen ben bile korkuyorum. | Open Subtitles | بالعادة أنا أعيش في عالم خيالي حتى أنا بدأت أشعر بالخوف الآن |
| Hayır, silahı ateşlemek Normalde bu işin bir parçası değildir. | Open Subtitles | لا . تفريغ رصاص سلاحك ليس بالعادة جزء من عملك |
| Normalde bunlar olduğunda, para toplanması için uluslararası çağrıda bulunulur. | TED | عادة عند حدوث ذلك ينتظرون منظمة الإغاثة العالمية لجمع المال |
| Normalde, çeviren taraftan geçide hiçbir şey girmiyorsa kısa bir süre sonra geçit kendi kendine kapanır. | Open Subtitles | في الوضع الطبيعي, البوابة تغلق بعد وقت قصير إذا لم يدخل أي شيء أفق الحدث من موقع خارجي |
| Normalde burası hafta sonları kapalı olur ama ben kalmak istedim. | Open Subtitles | أن المركز يغلق فى العاده فى عطلات نهايه الأسبوع لكننى وددت البقاء |
| Normalde, şükranlarımı kabul ettiğini, bir şekilde belli etmen gerekirdi. | Open Subtitles | المعتاد في تلك الامور هو التعبير عن الشكر و المجامله |
| Normalde ilişkinin bu aşamasında kurtulmak için uygun bir plan hazırlıyor olurdum. | Open Subtitles | عادتاً في هذه النقطةِ من العلاقة، أكون مشغول فى التُخطّيطُ للخروجِ الملائم. |
| Normalde, baton pastalar işimizi görüyordu ama şimdi herkes alevli bir şeyler istiyor. | Open Subtitles | في ايامي، العصي العادية كَانت كافية لكن الآن كُلّ الناس يريدون اضرام النار |
| Bu katman Normalde alttaki kemiğe çok ama çok sıkı bağlıdır ve içinde kök hücreler bulunur. | TED | وتلك الطبقة بالعادة وبشكل طبيعي ملتصقة بإحكام شديد إلى العظم، وهذه الطبقة تحتوي على خلايا جذعية داخلها. |
| Normalde Washington Havaalanına çok fazla rahip gitmez ama bugün konferansın son günü. | Open Subtitles | عاده مطار واشنطن لم يكن ليستقبل العديد من الكهنه المسافرين ولكن اليوم كان اليوم الاخير للمؤتمر |
| Burada gördüğünüz, uzun kuyruklu dul-kuşu, ve bu Normalde nasıl gözüktüğü. | TED | لدينا هنا طائر الأرملة ذو الذيل الطويل، وهذه هيئته في الأحوال الطبيعية |
| Sammy, Normalde bu tür bir durumda sana yardım ederdim ama benim de çok büyük sorunlarım var dostum. | Open Subtitles | سامي, وعادة ما كنت أستطيع مساعدتك في هذا النوع من الحالات, ولكن حصلت على أكبر مشاكل الرجل لي, الخاصة. |
| - Ne olmuş? - Normalde böyle yapılmaz, değil mi? | Open Subtitles | أقصد أنها ليست الطريقة المعتادة لفعل هذه الأمور، أهي كذلك؟ |
| Böylece Normalde kazandığının iki misli kazanacaksın. | Open Subtitles | وذلك ياضاعف لك الذي تكسبه في القتال العادي |
| Normalde, temizlik görevlisinin elinde kondüktöre yardım için bile olsa hiçbir kağıt bulunmamalıdır. | Open Subtitles | عادةً ، عامل النظافة لا يحتفظ .. بأي أوراق من أجل عامل القطار |