Hepimiz önümüzdeki birkaç ay boyunca aynı çatı altında olacağımız için heyecanlıyım. | Open Subtitles | لأول مره أنا متحمس بأننا جميعا سنكون تحت سقف واحد للشهرين المقبلين. |
Bu dünyada sadece iki kişi bugün nerede olacağımız biliyordu. | Open Subtitles | فقط اثنين من العالم يعلم بالتحديد اين سنكون بالتحديد اليوم |
Ve bir gün hoşnut olacağımız bir noktaya ulaşacağımızı, asla sorgulamadım. | TED | لم يسبق لي أن شكّكت في ذلك يوما ما، سنصل إلى مرحلة سنكون فيه راضين. |
Bahsetmek istediğim son şey, kısmen bağlımlı olacağımız fikri. | TED | أذن، الشئ الأخير الذي أريد الحديث عنه هو هذه الفكرة بأننا سنصبح مشتركي الإستقلالية. |
Bunların en zoru; bazen öğrencilerimizin baş kaldırdığı kişiler olacağımız gerçeğini kabul etmemiz gerektiği. | TED | والأصعب من كل ذلك، سوف يتطلب قبول حقيقة أننا أحيانا سوف نكون من يثور طلابنا ضده. |
Sahip olduğumuz ve belki de sahip olacağımız en iyi şeriftir. | Open Subtitles | أنه أفضل شريف حظينا به وربما أفضل شريف سنحظى به |
Gittiğime üzülüyordum ama babamla beraber olacağımız için sevinmiştim. | Open Subtitles | فقد كنت أشعر بالحزن للذهاب لكنّني كنت مسـروراً لأننـا سنكون مع أبي مرّة أخرى |
Sanırım bu daima beraber olacağımız anlamına geliyor. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أننا سنكون معاً دائماً |
Üniversitenin ilk yılındayken bu halde olacağımız aklına gelir miydi? | Open Subtitles | هل كنت تعتقد أننا سنكون هنا ونحن في سنتنا الأولى من الجامعة؟ |
Ve cerrah olmaya karar verdiğimiz günden itibaren, beklentilere kapılırız elde edeceğimiz büyük başarıların beklentileri, yardım edeceğimiz insanlar, yaratacağımız farklılık... kim olacağımız ve nereye ulaşacağımıza dair büyük beklentiler. | Open Subtitles | لا أحد يصدق أن حياته ستصبح على هذا الشكل نظن اننا سنكون عظماء |
Bundan bir yıl sonra olacağımız yeri. Nihayet yaşayacağımız bir hayatımız olacak. | Open Subtitles | و أين سنكون بعد عام أو نوع الحياه التي سنعيشها |
Ayrıca, o zamana kadar sarhoş olacağımız için ne yediğimizin pek de önemi olmayacak. | Open Subtitles | الى جانب ذلك، سنكون في حالة سكر حتى في ذلك الحين، |
Güvende olacağımız ve kabul edileceğimiz bir yer biliyorum. | Open Subtitles | اعرف مكانا والذي سنكون فيه بخير ومقبولين |
Buraya kadar geleceğimi Hiç bilmezdim Birlikte olacağımız Günü göreceğimi | Open Subtitles | لم أكن أعتقد أنني كنت سأرى اليوم الذي سنكون فيه معا |
Hayır ama kalsanız da gitseniz de tehlikede olacağımız için kalın, kalın. | Open Subtitles | لا، ولكننا سنكون في خطر. سواء ذهبتما أو بقيتما. أبقيا. |
Hep birlikte cennette olacağımız için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة جدًا لأننا سنكون كلنا سويًا في الجنة |
Tek söyleyebileceğim, beraber olacağımız. | Open Subtitles | كا ما أضمنه لك أننا سنكون معاً. |
Zengin olacağımız sözünü veremem ama birbirimize sahip olacağız. | Open Subtitles | لا أستطيع وعدك أننا سنصبح أغنياء، ولكن أعدك، سيكون لدينا بعضنا البعض. |
Yolunacak, doldurulacak ya da yenilecekler. Bana ne? Tek bildiğim zengin olacağımız. | Open Subtitles | تمرض، تنفق، تؤكل، مَن يهتم ما يهم أنّنا سنصبح أثرياء |
Kendimiz olmayan bir şey olmamız ve kendimizi feda ederek olacağımız şeyin kılığına girmemiz söyleniyordu. | TED | بطريقة أو بأخرى ،قيل لنا بأنه يجب أن نكون غير أنفسنا، أن نضحي بحقيقتنا. أن نرث مهزلة ماذا سوف نكون. |
40 yıl düşünsen böyle birlikte olacağımız aklına gelir miydi? | Open Subtitles | إذنّ ، هل فكرتِ قط ولو بعد ملايين السنين أنّكِ وإياي سوف نكون معـاً هكذا ؟ |
Sahip olacağımız şeyler bu ikisi arasındadır. | Open Subtitles | ..وكل ما سنحظى به أنا وأنت هو ما بينهما |