"olan ilişkim" - Traduction Turc en Arabe

    • علاقتي مع
        
    • كانت علاقتي
        
    İnternetle olan ilişkim bana klişe bir korku filminin kurgusunu hatırlatıyor. TED تذكرني علاقتي مع الإنترنت بالمشهد في الفيلم المرعب النمطي.
    Bir şey diyeyim mi, annesiyle olan ilişkim buna değmez. Hey, dur bir dakika. Open Subtitles سأخبرك شيئاً علاقتي مع والدته لا تستحق هذا
    işim, kariyerim, ve belki de kız arkadaşımla olan ilişkim bile Open Subtitles عملي، حياتي المهنية، صديقتي ربما علاقتي مع صديقتي
    Pablo ile olan ilişkim dijital çağ ile uyumluydu. Open Subtitles علاقتي مع بابلو، تتوافق مع العالم الرقمي
    Onunla olan ilişkim her zaman benim için öncelikliydi. Open Subtitles لقد كانت علاقتي الأولية.
    Komadayken, Billie ile olan ilişkim mükemmeldi. Open Subtitles كانت علاقتي بـ (بيلي) ممتازة
    Ailemi kullanıyorsun, ama babamla olan ilişkim bir sır değildi. Open Subtitles إنها كذلك إستغلال عائلتي لكن علاقتي مع أبي
    Tanrı'yla olan ilişkim konusundaki hislerimi saklıyordum çünkü gülünç duruma düşmekten ya da kötü doktor olduğumun düşünülmesinden korkuyordum. Open Subtitles كابتتةً مشاعري بشأن علاقتي مع الرب لأنني كنت أخاف أن يُضحك علي أو أن يحكم علي أو أن أعتبر طبيبة أقل.
    Gerçek hayatla olan ilişkim en iyi tanımla, "ince" olurdu. Open Subtitles علاقتي مع العالم الخارجي عابرة, في أقصى الاحوال
    Umuyorum ki bu insanla olan ilişkim yalnızca daha yakın bir hal alır. Open Subtitles واتمنى ان علاقتي مع هذا الشخص تتطور للمزيد من الحميمه
    Ama T'evgin ile olan ilişkim son zamanlarda karmaşık bir hâl aldı. Open Subtitles صحيح بما فيه الكفاية ومع ذلك علاقتي مع تيفجن مؤخرا تعقدت
    Shawn ile olan ilişkim seni ilgilendirmez. -Bu doğru değil. Open Subtitles علاقتي مع " شون " ليس بها شيء متعلق بك
    Borsa ile olan ilişkim, ufak bir karıncanın borsa ile ilişkisi kadardır. Open Subtitles علاقتي مع سوق الأسهم علاقة صغيرة بحجم النمل... للسوق الأسهم.
    - Bak, Amy ile olan ilişkim hassas ve rahatsız edici bir dans gibidir. Open Subtitles وكأن شيئاً لم يحدث أسمع، علاقتي مع إيمي - هي عباره عن رقصه ضعيفه و مثيره للقلق
    Amerikalılarla olan ilişkim 1961'de başladı. Open Subtitles بدأت علاقتي مع الأمريكان منذ عام 1961,
    Yani psikopatın tekiyle olan ilişkim yeni bitti ve... Open Subtitles أنا لتوي أنهيت علاقتي مع شخص مجنون
    Dolfy ile olan ilişkim seni ilgilendirmez. Open Subtitles علاقتي مع دولفي ليس لك شأن فيها.
    Kanunla olan ilişkim birazcık karışık. Open Subtitles علاقتي مع القانون معقدة للغاية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus