Şimdi ben de bu kuvvetli sadakatine güveniyorum çünkü paylaşmak üzere olduğum şey beni çok büyük tehlikeye atabilir. | Open Subtitles | الآن، أنا أعتمد على هذا الولاء الشديد لأن ما أنا على وشك إعلانه قد يضعني شخصياً في خطر داهم. |
Şimdi ben de bu kuvvetli sadakatine güveniyorum çünkü paylaşmak üzere olduğum şey beni çok büyük tehlikeye atabilir. | Open Subtitles | الآن، أنا أعتمد على هذا الولاء الشديد لأن ما أنا على وشك إعلانه قد يضعني شخصياً في خطر داهم. |
Bu adama önermek üzere olduğum şey zaten kendisine ait. | Open Subtitles | ما أنا على وشك تقديمه لهذا الرجل ، هو ملكه بالفعل |
Emin olduğum şey kaçmamıza yardım ettiği, ve o olmasa oradan asla çıkamayacağımız. | Open Subtitles | ما انا متأكده منه انه ساعدنا على الهرب و لولاه ما كنا سنخرج من هناك |
olduğum şey birliğin olmamı istediği bu dünyanın benden olmamı istediği. | Open Subtitles | كل ما أكونه هو ماتريدني الجماعة أن أكونه ما يريدني العالم أن أكونه |
Tek üzgün olduğum şey sana muhtaç olmam. | Open Subtitles | الشي الوحيد اللي تحسفت عليه هو انني توهقت فيك |
Tek emin olduğum şey Glynn, E birimine gideceğimi söyledi. | Open Subtitles | كُلُ ما أنا مُتأكدٌ مِنهُ أنَ غلين قالَ أن عليَّ أن أنتقِلَ إلى الجناح إي |
Beni, olduğum şey haline getiren sendin. | Open Subtitles | أنتِ كنتِ الشىء الذى جعلنى على ما أنا عليه |
Zengin, tembel bir uyuşuk olduğumu değil. Ki aslında olduğum şey o işte. | Open Subtitles | و ليس شخص غني كسول و هذا بالفعل ما أنا عليه |
Size söylemek üzere olduğum şey, çok gizli bir bilgidir. | Open Subtitles | ما أنا على وشكَ الإفصاح بهِ ، أمرٌ سرّي ، قمة السرّية. |
Aslında üzgün değilim, bütün olanlar için. Üzgün olduğum şey sana evde kaba ve tutarsız davranmış olmam. | Open Subtitles | أنا لست نادم في الحقيقة على كل شيء ما أنا آسف عليه بأنني كنتُ فظاً في البيت |
Yapmak üzere olduğum şey size delilik göstergesi gibi gelebilir. | Open Subtitles | إنني أدرك أن ما أنا على وشك القيام به الآن قد تأتي باعتبارها نوعا من إشارة للجنون |
Göstermek üzere olduğum şey tamamıyla yasal olan bir şey değildir. | Open Subtitles | ما أنا موشكة على أن أريك إياه ليس شرعي تماماً |
Yapmak üzere olduğum şey için tanrıdan bağışlanmamı diliyorum. | Open Subtitles | أطلب من الرب أن يغفر لي ما أنا على وشك القيام به. |
Beyler, size göstermek üzere olduğum şey bana çekmem için para verdiğiniz reklam değil. | Open Subtitles | ما أنا على وشك أن أريكم إياه أيها الساده هو ليس الإعلان الذي أعطيتموني المال للقيام به |
Size göstermek üzere olduğum şey beynime ve ruhuma bir bakış. | Open Subtitles | ما أنا على وشك أن أريكم إياه هو نافذه لروحي و عقلي |
Yapmak üzere olduğum şey için de onu çok iyi tanıyan birinin sezgileri lazım. | Open Subtitles | و ما أنا على وشك الشروع فيه يتضمن المعرفة العميقة لشخص يعرفها جيدا |
Yapmak üzere olduğum şey çok saçma ve mantıksız ama iç güdülerime güveniyorum. | Open Subtitles | ما أنا على وشك فعله ليس منطقي ولا عقلاني انه مجرد حدس |
Kontrol pek en iyi olduğum şey sayılmaz, değil mi? | Open Subtitles | سيطره , ليس تحتيداً ما انا جيد فى , اليس كذلك ؟ |
Peşinde olduğum şey öyle elde edilemez. | Open Subtitles | ما انا مُقدم عليه, لن يذهب الى هذا الحد |
Yani öbür kısmı, olduğum şey işte. | Open Subtitles | ،أعني الجزء الآخر .تعلمين ما أكونه حقاً |
Tek üzgün olduğum şey sana muhtaç olmam. | Open Subtitles | الشي الوحيد اللي تحسفت عليه هو انني توهقت فيك |