Sanırım benim yüzsüz ya da delinin teki olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | أفترض أنك تعتقد أنني وقحه للغاية أو 'مجنونة جداً' أو شيء من هذا. |
Çok gerginim. Git gide saçmalıyorum. Muhtemelen çok garip olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | أنا متوترة وأستمر في الثرثرة هنا على الٔارجح تظنني غريبة الٔاطوار |
Muhtemelen geçen gün yaptığın şey için, sana borçlu olduğumu düşünüyorsun, ha? | Open Subtitles | على الأرجح تظن أنني أدين لك بشيء بسبب ما فعلته ذاك اليوم |
Madem sapığın teki olduğumu düşünüyorsun beni neden aradın? | Open Subtitles | حسنا, اذا كنت تعتقد انني غريبة الاطوار اذا لماذا قمت بذلك؟ |
Benim gerçekten aptal olduğumu düşünüyorsun değil mi? | Open Subtitles | لا بُد أنك تعتقد بأني أبله حقيقي أليس كذلك؟ |
Benim kötü adam olduğumu düşünüyorsun ama sen, benden çok daha beter olabilirsin. | Open Subtitles | تظنين أنني أنا الرجل السيء لكن أظن أنك قد تكونين أسوأ مني |
Biliyorum, yüzeysel bir amigo olduğumu düşünüyorsun. Ama benim de duygularım var ve senin fikrin yüzünden çiğnendiler. | Open Subtitles | أعرف أنك تظنين أني مشجعة سطحية ولكن لدي أحاسيس |
Sanırım benim yüzsüz ya da delinin teki olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | أفترض أنك تعتقد أنني وقحه للغاية أو مجنونة جداً .. أو شيء من هذا |
Korkunç bir insan olduğumu düşünüyorsun ama değilim. | Open Subtitles | أعرف أنك تعتقد أنني شخص فظيع. أنا لست شخص فظيع. |
Vay be, bir de karına yalan söylemekte iyi olanın ben olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | مذهل.. وكنت تعتقد أنني الوحيد الجيد في الكذب على زوجتك |
Yakalanmayacağını düşündün, ki bunun anlamı da ya benim aptal olduğumu düşünüyorsun,... ..ki bu da hoşuma gidiyor- Saçlarımı farklı tarıyorum- | Open Subtitles | ظننتَ أنني لن أنتبه لهذا مما يعني أنك إما تظنني أحمق مما يطريني جداً لقد غيّرت تسريحة شعري |
Biliyorum, benim bir çeşit deli, havalı, sıra dışı bir kız olduğumu düşünüyorsun ama öyle değilim. | Open Subtitles | وانا أعلم أنك تظنني مجنونة ورائعة وغير تقليدية ولكن انا كذلك اريد ان أكون |
Şimdi benim buradaki en çatlak kadın olduğumu düşünüyorsun | Open Subtitles | تفضل. الآن تظن أنني المرأة الأكثر جنوناً هنا. |
Benim şeytan olduğumu düşünüyorsun ama bu sadece cehennemde yaşamış olduğum için. | Open Subtitles | أنت تظن أنني شيطان لكني كذلك فقط لأنني عشت في الجحيم |
- İğrenç olduğumu düşünüyorsun, değil mi? | Open Subtitles | انت تعتقد انني مثير للاشمئزاز، أليس كذلك؟ |
Sana ait olduğumu düşünüyorsun ve sana ait olan bir şeyi başkasının almasına tahammül edemezsin! | Open Subtitles | تعتقد بأني أنتمي اليك؟ ولايمكنك أن تعتمد على شخص آخر من أجل أن يعطيك شيء خاص بك |
Kurtarılması gereken bir çocuk olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تظنين أنني الفتى الذي يحتاج إلى انقاذ . . |
Biliyorum, yüzeysel bir amigo olduğumu düşünüyorsun. Ama benim de duygularım var ve senin fikrin yüzünden çiğnendiler. | Open Subtitles | أعرف أنك تظنين أني مشجعة سطحية ولكن لدي أحاسيس |
Her konuda sana engel olan zalim biri olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | أجل، أنت تظنينني طاغية نوعاً ما عازم على كبحك |
Madem hazır olduğumu düşünüyorsun, o zaman hazırımdır. | Open Subtitles | أن كن تعتقدين أني مستعدة فأنا أظن أني كذالك |
Bu küçük topluluğun başkanının ben olduğumu düşünüyorsun herhalde. | Open Subtitles | انت على الأرجح تعتقد أنا قائد هذا المجتمع الصغير |
çünkü...haklı olduğumu bilirken, sen haksız olduğumu düşünüyorsun... ki bunun önemi yok. | Open Subtitles | , عندما كنت أظن اني محقة . . أنت كنت تظن أني مخطئة و هذا لا يهم |
Dur tahmin edeyim, teknoloji bağımlısı olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | دعيني أخمن، أتعتقدين أني مدمن للتكنولوجيا؟ |
Sadece kendini düşünen, ihtiraslı bir iş kadını olduğumu düşünüyorsun. | Open Subtitles | لا، أنت تظن بأنني المراة المهنية الطموحة التي تهتم فقط بنفسها |
Madem beceriksiz olduğumu düşünüyorsun neden kendine zorla kahve ısmarlattın? | Open Subtitles | إذا كنتي تعتقدين بأنني خاسر لماذا أرغمتيني علي شرائك قهوة؟ |
Ve uzun zamandır yatıyoruz. Ve şirin olduğumu düşünüyorsun, şimdi söyledin. | Open Subtitles | , و أنت تعتقد أننى لطيفة . قلت ذلك أنت للتو |