Ayrılırken kimse bizi görmedi, kimse burada olduğumuzu bilmiyor. | Open Subtitles | لم يرانا احد ونحن نرحل ولا أحد يعلم أننا هنا |
Kimse burada olduğumuzu bilmiyor. Keşke arkadaşlarıma nereye gideceğimizi söyleseydim. | Open Subtitles | لا أحد يعلم أننا هنا، كان ينبغي عليّ إعلام أحد رفاقي عن مكان ذهابنا |
Bizim iyi arkadaş olduğumuzu bilmiyor. Zaten şimdiden çok üzgün. | Open Subtitles | هل تفهمني,لا يعرف أننا صديقان حميمان,أعني إنه آسف جداً الآن |
Bak ne diyeceğim ben de gelirim. Arkadaş olduğumuzu bilmiyor nasıl olsa. | Open Subtitles | إليك بفكرة، سأظهر هناك، هو لا يعرف أننا صديقين. |
Abi, sesini yükseltme, tamam mı? Annem içeride. Cinsel olarak aktif olduğumuzu bilmiyor. | Open Subtitles | البنت، أنت يَجِبُ أَنْ تُنزّلَ أصواتَنا، أمّي في الداخل ولا يَعْرفُ بأنّنا نشيطون جنسياً. |
Kaynağımız MOSAD'dan olduğumuzu bilmiyor. - Siz MOSAD'dan değilsiniz. | Open Subtitles | مصدرنا يعرف اننا من الموساد نحن لسنا من الموساد |
Kimse burada olduğumuzu bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعلم بأننا هنا مما يعني بأن نأخذ وقتنا |
Burada olduğumuzu bilmiyor. Enkaz taramasını engelliyor. | Open Subtitles | إنها لا تعرف أننا هنا الغبار يحجب ماسحهم |
Kimse aşağıda olduğumuzu bilmiyor, değil mi? | Open Subtitles | لا أحد يعلم أننا هنا في الأسفل, اليس كذلك؟ |
Annemle abim çok kötü yaralandı! - Sinyal yok. - Kimse aşağıda olduğumuzu bilmiyor, değil mi? | Open Subtitles | والدتي و أخي إصاباتهما خطيره جدا لا يوجد هناك استقبال , كاثرين لا أحد يعلم أننا هنا , أليس كذلك ؟ |
1959 yılında olduğumuzu bilmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يعلم أننا في 1959؟ |
1959 yılında olduğumuzu bilmiyor mu? | Open Subtitles | ألا يعلم أننا في 1959؟ |
Peşinde olduğumuzu bilmiyor olabilir. | Open Subtitles | قد لايكون يعلم أننا عرفناه |
Babam burada olduğumuzu bilmiyor. - Kimse bilmiyor. | Open Subtitles | أبي لا يعرف أننا هنا، لا أحد يعرف ذلك |
Castle, kimse burada olduğumuzu bilmiyor. Kimse bizi araması gerektiğini de bilmiyor. | Open Subtitles | (كاسل)، لا أحد يعرف أننا هنا لا أحد يعرف أنّه يجب أن يُبحث عنّا |
Peşinde olduğumuzu bilmiyor. | Open Subtitles | إنه لا يعرف أننا نتحرى عنه |
Ama o bizim birlikte olduğumuzu bilmiyor. | Open Subtitles | لَكنَّه لا يَعْرفُ بأنّنا نَذْهبُ سوية |
İzin vermez misiniz? Kaynağımız Mossad'dan olduğumuzu bilmiyor. - Siz Mossad değilsiniz. | Open Subtitles | مصدرنا يعرف اننا من الموساد نحن لسنا من الموساد |
Ortak olduğumuzu bilmiyor. | Open Subtitles | هو لا يعلم بأننا شركاء. |
Peşinde olduğumuzu bilmiyor biz de farketmeden onu yakalayalım. | Open Subtitles | إنّها لا تعرف أننا نشكّ بها، لذا سنبحث حولها بدون معرفتها. |