Bu geri dönüp, duruşmaya çıkmaya istekli olduğun anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | هل هذا يعني أنك على استعداد لاتخاذ الداخل والمثول أمام المحكمة؟ |
Katili getirmek serbest olduğun anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | إلقاء القبض على القاتل، لا يعني أنك طليق الآن |
Çünkü senin eskiden hayalleri ve tutkuları olan bir adam olduğun anlamına gelirdi; | Open Subtitles | ذلك يعني أنك اعتدت أن تكون الشاب الذي لديه أحلام وطموحات |
Oscar ben Katie, bir köpek balığıyla mücadele edip, kazanan ilk balık olarak... söyler misin bu artık resifin koruyucusu, kasabanın yeni şerifi... yeni kahraman olduğun anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | واجهت قرشاً وفزت عليه اخبرني هل هذا يعني انك الآن حامي شعبة المرجان؟ الشريف الجديد في البلدة ؟ |
Burada küçük hayran topluluklarının olması güvende olduğun anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | فقط لأن حَصلتَ على كَ إمتلكْ ناديَ أنصار صَغيرَ هنا لا يَعْني بأنّك آمن. |
Bu ondan üstün olduğun anlamına gelmez küçük hanım. | Open Subtitles | هذا لا يعني أنّكِ أفضل منه أيّتها الشابة |
Abla, sen evleniyorsun bu bütün bağları koparmak zorunda olduğun anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | أختي الكبيرة، الزواج لا يعني بأنك يجب أن تقطعي كل العلاقات |
Bu da epilepsi olduğun anlamına gelir. Psişik değilsin. Epileptik olduğumu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | مما يعني أنك مصاب بالصرع ليست رؤى لكن نوبات |
Tüm bunlar, bunca zamandır yalandan komada olduğun anlamına gelse bile... | Open Subtitles | حتى لو كان هذا يعني أنك تزيف هذا طوال الوقت |
Haklı olduğun anlamına gelmez. | Open Subtitles | لا يعني أنك على حق لقد توقعت وقوف بالقلب |
Ve eğer bana yalan söylüyorsan Bu, cezai soruşturmaya engel olduğun anlamına gelir. | Open Subtitles | ولو كنت تكذبين علي يعني أنك تتدخلين في تحقيق جنائي |
- Ama bu o andan sonra yaptıklarından senin sorumlu olduğun anlamına gelmez. | Open Subtitles | هذا لا يعني أنك مسئول عن كل أفعاله من حينها |
Senin için aptal bir sözcük kullanmamam benim için önemsiz olduğun anlamına gelmez. | Open Subtitles | عدم تلقيبك باسم تافه لا يعني أنك غير مهم بالنسبة لي |
Sanırım bu gece boş olduğun anlamına geliyor. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا يعني أنك متفرغة بعد كل شيء. |
Bunu doğal olarak kötü olarak görüyor olman gerçeği mantıksız bir vatansever olduğun anlamına gelir. | Open Subtitles | الحقيقة انك ترين ذلك سيئا بمجرد سماعه يعني أنك وطنية بشكل غير منطقي |
Bu tanık olduğun anlamına gelir. Gidip ifade vermen lazım. | Open Subtitles | هذا يعني أنك شاهد عيان ، أنت سوف يتوجب عليك إعطاء أقوالك |
Sırf sen annemin tarafındasın diye bu benim tarafımda olduğun anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | فقط لانك في صف أمـي هذا لا يعني انك في صفي |
Yaptıysan da bunu bana söylememen yalancı olduğun anlamına gelmez! | Open Subtitles | واذا فعلتي ولم تكشفي ذلك لي فهذا لا يعني انك تكذبين |
Bu son altı ayda çekip giden müşterilerin sorumlusu sen olduğun anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | هذا يعني انك انت اللذي عليك اللوم. ان تلاته منهم ذهبوا بعيدا في ال6 الشهور الأخيرة . |
Pekala, bak, hamile kalmış olması onunla evlenmek zorunda olduğun anlamına gelmez. | Open Subtitles | حَسَناً، الآن نظرة، فقط لأن a إمرأة يَحْملُ لا يَعْني بأنّك يَجِبُ أَنْ تَتزوّجَها. |
Kaygısız ve umursamaz olduğun anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعني أنّكِ خالية من الهموم وسعيدة. |
Dedikoducu Kız'daki yazının ardında senin olduğun anlamına mı geliyor bu? | Open Subtitles | هل هذا يعني بأنك انت خلف القصه التي في فتاة النميمة ؟ |
Ayrıca, burayı ilk keşfedenin sen olması patron olduğun anlamına gelmez. | Open Subtitles | بالأضافة إلى ذلك , لمجرد أنك وجدت هذا المكان أولاً لا يعنى أنك الزعيم |