"olduğun için değil" - Traduction Turc en Arabe

• ليس لأنك
• لكن لأنك
• ليس لأنكِ
• ليس بسبب كونك

Sert adam olduğun için değil aptalın teki olduğun için.
ليس لأنك مشاغب جداً، بل لأنك بذلك الدرجة من الغباء

Şu evde senin önemli olduğunu düşünen bir çocuk var ama bu Uzay Polisi olduğun için değil, dostum.
انظر فى هذا المنزل هناك طفل يظنك عظيم و ليس لأنك حامى فضاء يا صديقى

Ve bunu... çok büyük ya da kuvvetli olduğun için değil... tertemiz bir kalbin ve düşüncelerin olduğu için başardın.
لكن لأنك طيب القلب والعقل

Spencer seni tam bir hödük olduğu için aldattı yatakta kötü olduğun için değil.
(سبينسر) خانكِ لأنّه أحمق ليس لأنكِ سيئة في الفراش

Ama Cylon olduğun için değil.
, ولكن ليس بسبب كونك سيلونز

Eşcinsel olduğun için değil, onun cesaretine hayran olduğun için.
ليس لأنك غريب الأطوار نوعاُ ما او انك تحترمة

Ve bu neredeyse elenmemize sebep olduğun için değil.
و ليس لأنك أوشكت على التسبب في إقصائنا جميعاً

Kalbin daha hızlı çarpıyor, göz bebeklerin açılıyor ve bedenin ilave enerji için glikoz yayıyor, tehlikede olduğun için değil ancak bedenin sana önemli bir şey olduğunu söylediği için.
فيخفق قلبك بشكل أسرع، ويتسع بؤبؤ عينك، ويفرز جسدك الجلوكوز للمزيد من الطاقة، ليس لأنك في خطر لكن لأن جسدك يخبرك بأن شيئا مهما يحدث.

Hayır, seni öldüremem. Arkadaşım olduğun için değil.
الآن لا أستطيع أن أقتلك ليس لأنك صديقي

Bir kaltak olduğun için değil, olmana rağmen.
ليس لأنك عاهره على الرغم من ذلك

Ucube olduğun için değil. Bana ihanet ettiğin için.
ليس لأنك مسخ، بل على خيانتك لي

Bu kadar zaman yakalanmaman aptal şansından dolayı, özel olduğun için değil.
لقد أفلت بذلك بسبب الحظ ليس لأنك مميز

Feminist olduğun için değil, büyük bir orospu olduğun için.
لكن لأنك ساقطه وقحه

Mükemmel bir avukat olduğun için değil.
ليس لأنكِ محامية عظيمة.

Bir kız olduğun için değil.
ليس لأنكِ فتاة

Eşcinsel olduğun için değil tabii.
ليس بسبب كونك شاذاً