| Güneşte kötü bir şekilde yandım ve aslında oradan olmadığıma ikna oldum. | TED | وحصلت على حروق شمس كبيرة، وكنت متيقنا أنني لست حقا من هناك. |
| Bu sınavlara tek giren kişi olmadığıma sevindim. | Open Subtitles | حسنًا، يُسعدني أنني لست الوحيدة التى سأتلقى تلك الإختبارات |
| Sizce kibirli oğlumu deli olmadığıma ikna edebilir misiniz? | Open Subtitles | إذا هل يمكنك أن تقنع إبني الغير منطقي أنني لست مجنونا ؟ |
| Tamamen işe yaramaz olmadığıma sevindim. | Open Subtitles | من المُريح أنني لم أكُن غير مفيدة تماماً |
| Evet, geçen yıl emekli olmayı planlıyordum ama hazır olmadığıma karar verdim. | Open Subtitles | نعم. تم تعيين كل من الأول إلى التقاعد في العام الماضي، ولكني قررت أنني لم أكن مستعدة لذلك. |
| Keşke seni, düşündüğün şey olmadığıma dair ikna edecek vaktim olsaydı. | Open Subtitles | اتمني ان يكون لدي الوقت لاقنعك. بأنني لست ما تعتقد. |
| Şükran duyma zamanı olduğunu biliyorum ve o olmadığıma şükran duyuyorum. | Open Subtitles | .. أعتقد أنه الوقت لتقديم الشكر وأنا شاكرة لأنني لست مكانها |
| Sana çılgınca geldiğini biliyorum ama bunun ben olmadığıma memnunum. | Open Subtitles | أنا أعرف أن هذا يبدو جنونيا ولكنني سعيد أنني لست وحدي |
| Hayır, artık bakir de olmadığıma göre dua etmek için bir neden kalmadı. | Open Subtitles | لا . بما أنني لست بتولا بعد الآن لم يتبقى أيّ شيء أدعو الله عليه |
| Şimdi artık öğretmenin olmadığıma göre bunu sana geri vermekten hiç suçluluk duymuyorum. | Open Subtitles | وبما أنني لست معلمك لا اشعر بأي ندم بأنني لم اعطيك هذا |
| Herkesin dediği gibi deli olmadığıma sevindim. Ya da babamın dediği gibi. | Open Subtitles | لقد سُرّي عني أنني لست مجنوناً كما يقول الجميع، أو كما قيل عن أبي. |
| Ve bir iskelet olmadığıma göre Avcunu yalarsın. Üzgünüm. | Open Subtitles | و طالما أنني لست هيكلاً عظميا فإنك لن تحصلي على شيء مني. |
| Artık şüpheli olmadığıma göre bir şeyler yiyebilir miyim? | Open Subtitles | بما أنني لم أعد مشبوهاً, ألديكم لوائح طلبات الطعام الخارجية؟ |
| Lakin bunu yapan ilk kişi olmadığıma onunla bu şekilde ortak olan ilk kişi olmadığıma adım gibi eminim. | Open Subtitles | لكنني متأكد أنني لم أكن أول شخص يقوم بذلك لأكون شريكه بهذا الشكل |
| Artık deli olmadığıma sevinmiyor musun? | Open Subtitles | ألستِ مسرورة أنني لم أعد مجنونة؟ |
| Sanırım söylemeye çalıştığım şey seni seviyorum ve dışarılarda bir yerde, baştan başlamak zorunda olmadığıma bu sahip olduğumuzu aramak zorunda kalmadığıma çok seviniyorum. | Open Subtitles | اعتقد ما أحاول أن أقوله هو أنني أحبكـ وأنا سعيدة جدا بأنني لست هناكـ ، والاضطرار إلى البدء من جديد |
| Bunu ona söyleyecek kişinin ben olmadığıma memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيد بأنني لست الشخص الذي سيخبرها بذلك. |
| Eminim şu an sizin terapistiniz olmadığıma memnun oldunuz. | TED | أراهن على أنكم سعداء لأنني لست معالجتكم الآن. |
| Katilin ben olmadığıma inanman için ne yapmalıyım? | Open Subtitles | ماذا يجب أن أفعل لأثبت لكى أنى لست قاتلاً؟ |
| Yalnız olmadığıma inanmak istiyorum ama... | Open Subtitles | أعني، أحبّ أن أومن أني لستُ كذلك لكنّي.. |
| Bakire olmadığıma şaşırmış olamazsın. | Open Subtitles | لا يمكن أن تكون مصدوماً أنّي لستُ عذراء. |
| Bu kadar şeyi CIA'den olmadığıma inan diye anlattım. | Open Subtitles | فقط اخبرتك كل هذا لتقتنعي اني لست من ال سي اي ايه |