Bir akşam yemeğindeki tek bekar kişi olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | فأنا أكره أن أكون العزباء الوحيدة في حفلة غذاء |
Ölmek umrumda değil. Yalnız olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | لا أمانع فى الموت ولكنى أكره أن أكون وحيده |
Ama bekaretimi evlenmeyeceğim biri için kaybetmiş olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | لكنني أكره كوني غير عذراء من أجل الرجل الذي سأتزوجه. |
Bütün gün o makinelerin içinde olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره كوني موجودة طوال اليوم بقرب تلك الماكنات. |
Bunu soran kişi olmaktan nefret ediyorum ama Audrey'nin hâlâ orada olduğundan emin misin? | Open Subtitles | انا اكره ان اكون من يسال هذا ولكن هل انت متاكد من ان اودري لاتزال موجودة ؟ |
Bir dakika, hatta bir saniye bile seninle olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره أن اكون معك لمدة دقيقة او ثانية |
Bu konuda bir şey yapmak zorunda olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره أنني على أن أفعل شيئا حيال ذلك |
Yalnız olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره لكوني وحيدة. |
Bunu söyleyen olmaktan nefret ediyorum ama, tatlım, siz ikiniz kendi başınasınız. | Open Subtitles | أكره أن أكون مَن يخبرك بالأمر لكن يا عزيزتي، أنتما لوحدكما |
Buranın fahişesi olmaktan nefret ediyorum, ama oyun oynayacak mıyız yoksa ne? | Open Subtitles | اللعنة على ذلك ، أكره أن أكون متطفلة و لكن هل سنلعب أم ماذا ؟ |
Bunu sana söyleyen kişi olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره أن أكون الشخص ..الذي يخبرك بهذا ،ولكن |
Her muhabbeti kendi üzerine çeken kız olmaktan nefret ediyorum ama... | Open Subtitles | يا رفاق، أكره أن أكون الفتاةَ التي تجعل كلّ الحوار يدُر حولها، |
İki dostuma karşı olmaktan nefret ediyorum ama buna şu an çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | اسمعوا .. أكره أن أكون في مواجهةٍ مع أعز أصدقائي لكنني حقاً بحاجةٍ لهذا الآن أقصد أننا على وفاق .. |
Felaket tellalı olmaktan nefret ediyorum, ...ama Kyle gitti. | Open Subtitles | أكره أن أكون حاملا للاخبار السيئة، ولكن لكايل ذهب. |
Bütün gün o makinelerin içinde olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره كوني موجودة طوال اليوم بقرب تلك الماكنات. |
Ben de evli olmaktan nefret ediyorum ama saçma sapan şeyler yapmıyorum. | Open Subtitles | أجل, أكره كوني متزوج ! و لا أعمل أشياء قبيحة |
Hiç bir şey yapamıyor olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره كوني غير قادر على فعل أي شيء |
Dostumuz Alex'le aynı fikirde olmaktan nefret ediyorum ama... | Open Subtitles | اوه , انا اكره ان اكون متفقا مع صديقنا اليكس .. |
Yaşımla takıntılı olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أنا أكره أن اكون مستحوذه من عمري. |
Kanunlara bu kadar bağlı olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره أنني ألتزم بالقوانين |
Yalnız olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره لكوني وحيدة. |
Yine burada olmaktan nefret ediyorum, Macro. | Open Subtitles | أنا أكره العودة هنا مرة أخرى ، ماكرو |
- Ama uşağı olmaktan nefret ediyorum. - Neşelenmen gerekecek. | Open Subtitles | لكني أكرة أن أكون خادمة يجب أن تحسن أفكارك |
Sana bu kadar düşkün olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أكره أني مغرمة بك |
Cesur Civciv olmaktan nefret ediyorum ama doğrusu gökyüzü üzerimize çökebilir. | Open Subtitles | أكره بأن أكون جباناً قليلاً لكن السماء فعلاً قد تسقط علينا هنا |
Hayatım, üzgünüm, bu konuda haklı olmaktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | أنا آسف، أنا أكره يجري الحق حول هذا الموضوع. |