O kadar basit ki, onu kullanmak için helikopter pilotu olmaya gerek yok. | Open Subtitles | بسيطة للغاية لدرجة أنك لست بحاجة لأن تكون قائد طائرة هليكوبتر لتطير بها |
Kovboy çizmesi giymek için kovboy olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لايجب عليك ان تكون راعي بقر لتلبس أحذية راعي البقر. |
Artık sessiz olmaya gerek yok. Artık yok. | Open Subtitles | لا حاجة لتكون هادئ ، ليس بعد الآن |
Sıradan bir penguen olmasına rağmen babam bana öğretti ki büyük bir kalbinin olması için dev gibi olmaya gerek yok. | Open Subtitles | ♪ بالرغم من أنه بطريق عادي ♪ ♪ فقد علمني أبي ♪ ♪ ليس من الضروري أن تكون ضخم ♪ |
Ruslarla olan Soğuk Savaşın fikir çatışması olmadığını görmek için bilim adamı olmaya gerek yok. | Open Subtitles | ..والآن لا يتطلب الأمر عالِماً سياسياً ..ليدرك أن حربنا الباردة مع الروس ليست أيديولوجية |
İkinizin daima iyi olduğunuzu anlamak için, roket mühendisi olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لا يحتاج الأمر لانسان حاذق كي يعرف .أنكماأنتماالاثنيندوماً. |
Doğaldı, asaletini sınıf kalıplarına sokmadı, ve geçen yıllarda böyle bir sihir yaratabilmek için soylu olmaya gerek olmadığını kanıtladı. | Open Subtitles | إنسانة نبيلة بالفطرة... كانت لا طبقية، وأثبتت في السنة الأخيرة... بأنها لم تحتاج إلى الملكية... |
Elliott'un elinin enfekte olduğunu anlamak için patalog olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لا تحتاج إلى أن يكون الطبيب الشرعي أن نرى تلك اليد إليوت والمصابين. |
Katılmak için illa afili bir astrofizikçi olmaya gerek olmadığını gösteriyor. | TED | تُوَضِّحُ أنه ليس عليك أن تكون عالِمًا فيزيائيًا بارعًا حتى تشارك. |
Bunu anlamak için bir zihinbaz olmaya gerek yok. - Sen bir kontrol manyağısın. | Open Subtitles | الأمر لا يتطلّب وسيطًا روحانيًّا لتبيُّن أنّك مهووس |
Bundan karlı çıkanın ben olduğumu anlamak için dedektif olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لا داعي لتكون محققاً لكي تدرك أنني أكثر من سيستفيد من كل هذا |
Canavarmış gibi davranmak için akıllı veya güçlü olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لست بحاجة لأن تكون ذكيّاً أو قويّاً حتى تتصرف كوحش |
Bunun neden olduğunu anlamak için bilim adamı olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لست بحاجة لأن تكون عالماً لمعرفة مصدرها |
Bodrumda savaşmak istememek için Stonewall Jackson olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لست بحاجة لأن تكون (ستونوول جاكسون) لتعلم أنّه ليس عليك الشجار بقبو |
Buradaki sıkıntıyı anlamak için radyolog olmaya gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليك ان تكون اخصائي اشعة لتى ان هذه مشكلة |
Bu kadar katı olmaya gerek yok. | Open Subtitles | عليك ان تكون اقل تشدداَ |
Bu kadar açık sözlü olmaya gerek yok. | Open Subtitles | هاى , ليس عليك ان تكون صريحة |
Dahi olmaya gerek yok. | Open Subtitles | ! (لا حاجة لتكون (فيثاغورس |
Bu kadar korkutucu olmaya gerek var mı? Strickland onu arayana kadar Casey'ye ulaşamayız. | Open Subtitles | هل من الضروري أن تكون مُخيفًا إلى هذا الحد؟ |
Hayatta kalamayacağını görmek için doktor olmaya gerek yok. | Open Subtitles | أنت ليس من الضروري أن تكون طبيبا لرؤية ذلك... هولن يجعله. |
Aşikâr olanı görmek için ajan olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لا يتطلب الأمر كونكَ عميلاً لتدرك ما هو بديهي |
Yalnız hissettiğinizi anlamak için, dahi olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لا يحتاج الأمر لوجود عبقري لمعرفة أنكِ وحيدة |
Bu için bu kadar ciddi olmaya gerek yok. | Open Subtitles | ليس هناك حاجة إلى أن يكون خطيرة جدا حول هذا الموضوع. |
Aldığım ders, özgün olmak için ilk olmaya gerek yok. | TED | إذن فالدرس الذي تعلمته هو أنه ولكي تكون مبدعاً ليس عليك أن تكون الأول. |
Bunu anlamak için bir zihinbaz olmaya gerek yok. - Sen bir kontrol manyağısın. | Open Subtitles | الأمر لا يتطلّب وسيطًا روحانيًّا لتبيُّن أنّك مهووس |
Bunu anlamak için dedektif olmaya gerek yok. | Open Subtitles | لا داعي لتكون محققاً لكي تدرك |