Seni hayal kırıklığına uğratmadığımda yüzünde oluşan ifadeyi görmek istedim. | Open Subtitles | نعـم,لكني أردت رؤية تلك النظرة على وجهكِ |
Ondan bahsettiğim zaman yüzünde oluşan ifadeyi görmeliydin. | Open Subtitles | كان يجب أن ترى النظرة على وجهك حين ذكرته |
Kapıyı açıyorum ki, karşı odada kim olduğunu gördüğünüzde yüzünüzde oluşan ifadeyi görebileyim. | Open Subtitles | بل حتى أرى النظرة على وجهك عندما ترين من يجلس في الغرفة في الجانب الاخر |
Söylememem gereken zamanda yalan söylediğim için üzgünüm... ama bunu sadece yüzündeki şu an oluşan ifadeyi... görmek istemediğim için yaptım. | Open Subtitles | أنا آسف اني كذبت عليك حيث انه لا يجب ان يكون لكني فعلت ذلك لانني لم اكن اريد ان ارى هذه النظرة على وجهك التي اشاهدها الان |
Fotoğrafı görünce Cutter'ın suratında oluşan ifadeyi sen de gördün. | Open Subtitles | هل رأيت النظرة على وجه (كاتر) عندما رأى الصورة ؟ |
Keşke kalsaydı ama öğrendiğinde Cassie'nin yüzünde oluşan ifadeyi düşününce ölmeme izin vermediğine şaşıyorum. | Open Subtitles | اتمنى لو كانَ كذلك ...لكن النظرة على وجهِ (كاسي) عندما عرفت انا متفاجئ من انها لم تدعني اموت |