Biri sana para verseymiş keşke. Daha iyi bir insan olurdun o zaman. | Open Subtitles | كان من الأفضل أن يمنحك أحد كل ذلك لكنت إنسان ألطف من ذلك |
Biri sana para verseymiş keşke. Daha iyi bir insan olurdun o zaman. | Open Subtitles | كان من الأفضل أن يمنحك أحد كل ذلك لكنت إنسان ألطف من ذلك |
Eğer sana yöneltilmiş olsaydı, inanılmaz bir acı içinde olurdun. | Open Subtitles | لو كانت موجه عليكِ لكنتِ ستكونين في ألم فظيع الآن |
Rosalia, bu cehennemden sağ çıkabilsem... eğer bu pis savaş beni yutmadan kurtulsam ve geri dönsem... yemin ederim benim olurdun. | Open Subtitles | أقسم يا روزاليا إذا نجوت من جحيم الحياة هذا إذا نجوت من هذه الحرب النتنة ونجحت في العودة ستكونين لي إلى الأبد |
Romalılar döneminde haftalar 9 günmüş. Oldukça yorgun bir savaşçı olurdun. | Open Subtitles | اسبوع الرومان كان به تسعة أيام، كنت لتكون قائداً مرهقاً |
Doğal yaşam ortamından alınıp bir avuç miskin hödük tarafından rahatsız edilseydin sen de huysuz olurdun. | Open Subtitles | ستكوني بمزاج سيء أيضاً لو أخرجناك من محيطك الطبيعي وجعلنا بدويّ يضحك عليك |
Biliyorsun ki, bir başkası olsaydı bana neden hala kelepçeyi takmadığımı soruyor olurdun. | Open Subtitles | تعلم، إذا كان هذا شخص آخر لكنتَ ستسألني لِمَا وضعتُ الأصفاد عليه بالفعل |
Ama o zaman herkes gibi olurdun. | Open Subtitles | لكن إن أصبح لديك أيدٍ عادية، فستكون مثل أي أحد آخر. |
Orada olanları görseydin, benimle tartışmak yerine klavyeni kullanıyor olurdun. | Open Subtitles | لو كنت هناك لكنت تكتبين على الحاسب الآن ونحن نتحدث |
Merak etme, buraya seni öldürmeye gelseydim, şimdiye ölmüş olurdun. | Open Subtitles | لا تجزع ، لو كنت هنا لقتلك لكنت فعليا ميتاً |
Eğer konuşmayla siyah beyaza dönüştürülebilseydi senin bunun için uygun olurdun. | Open Subtitles | إذا أمكن للبياض ان يكون سوادا بالحديث لكنت انت الرجل المنشود |
Elinde müvekkillerimle ilgili bir şey olsaydı onları zaten suçlamış olurdun. | Open Subtitles | إذا كان لديك ما يدين عملائي لكنت وجهتي إليهم الإتهامات بالفعل |
Evet eğer başka bir takımda... olsaydın kesin vurucu olurdun. | Open Subtitles | أجل، لو كنت فى فريق أخر لكنت فى الوضع المنتصف |
Eğer bir gırsız olsaydım en iyi arkadaşım sen olurdun. | Open Subtitles | لو كنت انا اللص، ستكونين انتِ صديقي المقرب. |
Olması imkansız şeyler... Evet, bu durumda hata etmiş olurdun. | Open Subtitles | بالأشياء المستحيلة التي كان يمكن تجنب وقوعها فى هذه اللحطة كنت ستكونين مخطئة |
Oh, evet, çok da başarılı olurdun. Bize sürekli ne yapmamız gerektiğini söyleyip duruyorsun. | Open Subtitles | نعم، ستكونين جيدة بهذا فأنتِ دائماً تُخبرينا ماذا نفعل |
Arkadaş olabiliriz. Arkadaşın olsa şanslı olurdun. | Open Subtitles | نستطيع أن نكون أصدقاء ستكونين محظوظة بصداقتي |
Bir 30 saniye daha bekleyebilirdim sen de ölmüş olurdun. | Open Subtitles | كان يمكنني الإنتظار ثلاثون ثانية لتكون ميتاً أنت أيضاً |
Bir kere olsun onu korumak yerine kendi başının çaresine baksan hâlâ annen olurdu. Daha mutlu olurdun. | Open Subtitles | إن أهتممتي بنفسك لمرة مثلما تهتمين بها لستظل والدتكِ ، ولكنكِ ستكوني أسعد |
Canını yakmak isteseydi şu an kendi kanında yatıyor olurdun. | Open Subtitles | لو أرادت إيدائك لكنتَ الآن مُستلقياً في حمام مِن دِمائك |
Eğer insan olsaydın, nükleer silahın yeri hakkında yalan bilgiler vermeye hazır kıvama gelmiş olurdun. | Open Subtitles | ..الان اذا كنت بشري ..فستكون مستعدا لعرض بعض المعلومات |
Zaten o iş için kesin uyanık olurdun. | Open Subtitles | أنت بالتأكيد سَتَكُونُ مستيقظَ له، مع ذلك. |
Hiç kimse sana erkek olsaydın yakışıklı olurdun dedi mi? | Open Subtitles | هل أخبركِ أحد من قبل أنك كنتِ لتكوني رجلاً وسيمًا؟ |
Eğer seni öldürmek isteseydim, şimdiye kadar ölmüş olurdun. | Open Subtitles | لا تقلقى اذا كنت أريد قتلكِ, كنتِ ستكونى ميتة الآن |
Kalsan, er ya da geç tıpkı annen gibi olurdun. | Open Subtitles | أعتقد باأن اذا بقيتِ عاجلاً أو آجلاً ستصبحين مثل أمكِ تماماً |
Kadının biri seni bu lanetli dünyaya getirmek için... cehennem acılarıyla boğuşmasaydı... sen şimdi nerede olurdun, hödük? | Open Subtitles | أين كنت ستكون الآن أيها الأحمق إذا لم تكن إمرأة قد صارعت كل آلام الحمل لتأتي بك إلى هذا العالم البغيض؟ |
Keşke bir erkek olarak doğsaydın... ne büyük bir Sezar olurdun. | Open Subtitles | لو كنتِ فقط وُلدتي رجلاً أيّ قيصر كنتِ ستُصبحين! |
Gerçi kafana torba da geçirsen harika olurdun. | Open Subtitles | مرّة أخرى، ستبدين أروع لو وضعت كيساً على رأسك. |
# Ama ben tuz olsaydım, sen marul, avokado... #...ya da en azından taze yumurta olurdun. | Open Subtitles | وإن كنتِ الملح, فسأكون خساً, أوفوكادو.. أو بيضةً مقلية. |
Sakin ol. Eğer zarar görmeni istemiş olsaydım, görmüş olurdun. | Open Subtitles | إهدأ، لو أردتك أن تتأذى، لتأذيت بالفعل. |