on bin santigrat derece | Open Subtitles | عشرة ألاف درجة سيلزيوس أخرجت الينابيع الساخنه |
Stu, Tampa'ya büyük oynadı ve on bin dolar kazandı. | Open Subtitles | ما زال هذا هو الأفضل و قد ربح عشرة ألاف |
Sadık hayranlarına on bin kayıt satsam, sırtımız yere gelmezdi. | Open Subtitles | إذا استطعتُ أن أبيع عشرة آلاف تسجيل لمحبّيه, نحن ذهبيين. |
Bana borçlusun. on bin euro. Ve o parayı istiyorum. | Open Subtitles | أنت مدين لي ب عشرة الآف وأنا أريد هذه النقود |
Hemen on bin dolar, önümüzdeki iki yıl içinde de on bin dolar daha... eyalet sınırları dışında kalman şartıyla. | Open Subtitles | عشرة الاف دولار الآن و 10 ألاف أخرى خلال العامين القادمين بشرط أن تبقى خارج الولاية |
on bin dolar. | Open Subtitles | عشرة الالاف دولار |
Sıkıcı otobiyografinden bile tam on bin kopya satın aldım. | Open Subtitles | إشتريت عشر آلاف نسخة من كتابسيرتكالذاتيةالمملّالتافه! |
Eskiden kalma izleri on bin yıl kadar önce çevreye kazınarak yer etmiş. | Open Subtitles | آثارهم القديمة نقشت على عشرات الآلاف من السنوات تجرح المنظر الطبيعي |
Stu, Tampa'ya büyük oynadı ve on bin dolar kazandı. | Open Subtitles | ما زال هذا هو الأفضل و قد ربح عشرة ألاف |
En iyi ihtimalle, on bin franka. | Open Subtitles | على أحسن تقدير,عشرة ألاف فرنك و على أسوء تقدير؟ |
on bin yıllık bilgi ve güç, dünyadan saklı. | Open Subtitles | عشرة ألاف سنة من المعرفة و القوّة, مخفيّة عن العالم |
Bu cihazlar ise saniyede nereden baksanız on bin adet veri noktası ortaya çıkartırlar. | TED | هذه الآلات الصغيرة كان بإمكانها إنتاج شيئ من قبيل عشرة آلاف نقطة في الثانية. |
on bin yıl önce, bugün olduğumuz gibiydik: çağdaş, daha önce görülmeyen zekâ peşinde. | TED | قبل عشرة آلاف سنة، كنّا كما نحن الآن: ذوات بذكاء حالم ومعاصر يختلف عمّا سواه. |
on bin yıl önce, Dünya'da yaklaşık beş milyon insan yaşıyordu. | TED | منذ عشرة آلاف سنة، كان هنالك حوالي خمسة ملايين إنسان على وجه الأرض. |
Ve şimdi bana on bin yıllık hayali tarikatlar hakkında uydurma makaleler yazdırıyorlar. | Open Subtitles | والآن طلبوا منّي عمل المقال بشكل كُلّي بخصوص بعض الأكاذيب .. كنشأة ديانتهم منذ عشرة الآف سنة |
Şimdi on bin bırakıyorum... geri kalanını ise tatmin olduğumda vereceğim. | Open Subtitles | الآن , سوف أترك عشرة الآف علي الحساب0 والباقي عندما يتم إمتاعنا0 |
Bu yüzden bugün burada olan her öğrenciye on bin dolar verilecek. | Open Subtitles | لذا ، جميع الطلاب الذين حضروا الى التأبين الخاص سوف يتلقون عشرة الآف دولار |
İmparator on bin kere on bin yıl yaşasın! | Open Subtitles | فليعش الامبراطور عشرة الاف مرة ، عشرة الاف سنة |
Detroit'te on bin mühendis var, ve biz onların araba tasarlamayı bildiklerini sanıyoruz. | Open Subtitles | واااه حسناً حسناً عشرة الاف مهندس في ديترويت |
on bin dolar. | Open Subtitles | عشرة الالاف دولار |
Burada on bin dolarlık PowerPoint sunumu var. Bütün nitelikler ve ayrıntılar... | Open Subtitles | لدي عمل "باوربوينت" ثمنه عشر آلاف كل الخدع والانذارات |
Bin dünya ve on bin yaşam boyunca bulana dek seni arayacağım. | Open Subtitles | سوف أبحث عنك عبر آلاف العوالم وبين عشرات الآلاف من الناس حتى أجدكِ |
on bin tamam. | Open Subtitles | -لديا عشره ألاف |
- Soru yok, Benny. Bütün cevap, on bin dolar. | Open Subtitles | ...بلا أسئلة، بيني العشرة آلاف تجيب عن كل شيء |
Hangi ahmak bir Noel ağacına on bin dolar öder ki? | Open Subtitles | أيّ نوع من المعاتيه يشتري شجرة عيد ميلاد بعشرة آلاف دولار؟ |
on bin kadar toplum sağlık çalışanı hayatlarını riske atarak virüsün kaynağını bulup kendi yerinde hastalığı durdurdular. | TED | خاطر حوالي عشرة آلاف عامل صحة في المجتمع بحياتهم للمساعدة على اقتناص الفيروس وتوقيف حركته. |