"onları kurtarmak" - Traduction Turc en Arabe

    • إنقاذهم
        
    • لإنقاذهم
        
    • وأنقذهم
        
    • ننقذ هؤلاء
        
    • ننقذهم
        
    • لأنقاذهم
        
    • إنقاذهما
        
    • بإنقاذهم
        
    Ama benim için Onları kurtarmak, işleri düzeltmek gibi bir şeydi. Open Subtitles بالرغم منّي إنقاذهم كانت الطريقة لوضع الأمور في مسارها الصحيح
    O halde Onları kurtarmak için mükemmel bir fırsatımız var. Ne? Open Subtitles إذن هناك فرصة ممتازة اننا سنكون قادرين على إنقاذهم
    Şerif Onları kurtarmak için ortaya çıkarım umuduyla benim adımı kullanıyor. Open Subtitles , عمدة البلدة يشنقهم تحت أسمى . أتمنى أن أذهب لإنقاذهم
    Tüm gezegenim yok oldu, bütün ailem. Geri dönüp, Onları kurtarmak hiç aklıma gelmedi mi sanıyorsun? Open Subtitles لقد مات كوكبي بأسره ، وعائلتي كلها ، ألا تظنين أنه قد خطر ببالي أن أعود في الزمن وأنقذهم ؟
    Onları kurtarmak bizim doğamızda var. Open Subtitles طبيعتنا أن ننقذ هؤلاء.
    - Ne yapmalıyız peki? Onları kurtarmak. Open Subtitles ـ ننقذهم ـ لن نخرج أحياء من قبو الـ إس دي
    Yüzlerce çocuğu öldürürken beni izledin ve Onları kurtarmak için parmağını bile kımıldatmadın. Open Subtitles لقد شاهدتنى أذبح مئات الأطفال و لم ترفع أصبعا واحدا لأنقاذهم
    Onları kurtarmak istiyordum ama nasıl yapacağımı bilmiyordum. Open Subtitles أردت إنقاذهما ولكن لم أكن أعرف كيف
    Önce Onları kurtarmak benim kefaretim olacaktı. Open Subtitles بإنقاذهم أولاً ، بأنه كان تضحية مني
    "Çelişen menfaat" derken, Black Pike'ın vadilerimizin ırzına geçmek istediğini ve benim de Onları kurtarmak istememi kastettiğini farzediyorum. Open Subtitles وبكلمة تضارب مصالح أفترض أن مقصدك هو أن " الدراجة السوداء " تريد اغتصاب مناطقنا وأريد أنا إنقاذهم ؟
    Bu sabah Onları kurtarmak için bir şansın vardı ama sen onun yerine üç tane adamımı öldürdün. Open Subtitles كان لديك فرصة إنقاذهم صباحاً لكن قتنلت ثلاثةً من رجالي
    Ya da bütün hayatım boyunca bana katı davranmalarına rağmen Onları kurtarmak için hapse girmek isteyen biri miyim? Open Subtitles أو أنا الشخص الذي يريد إنقاذهم والذي سيذهب للسجن من أجلهم علي الرغم من أنهم كانوا قساةً علي طوال حياتي
    Parti gizlice girip Onları kurtarmak için mükemmel bir fırsat olabilir. Open Subtitles يمكن للحفلة أن تكون فرصة مثالية للإقتحام و إنقاذهم
    Sonunda mahkumiyet kararı çıktığında, Onları kurtarmak için... zaten deli olduklarını kanıtlamaya çalışıyorsunuz. Open Subtitles عندما نحصُل أخيراً على قرار بالادانة تُريدون إنقاذهم... باِثبات أنهم مجانين اصلاً.
    Yüzlerini görmedim, kimliksiz geldiler yani, Onları kurtarmak benim için, beş kat zor olacak. Open Subtitles أنا لم أري وجههم وأتوابدونأى هوية... مما يعنى أن ذلك سيكون من أصعب خمس مرات لكي أستطيع إنقاذهم
    Onları kurtarmak ve güvenle geri dönmelerini sağlamak için her şey yapılıyor. Open Subtitles نفعل كل ما بوسعنا لإنقاذهم وإعادتهم سالمين. إن حصل أى تأخير فهذا بسبب مارين.
    Ve Onları kurtarmak için ne gerekirse yapıyorum. Open Subtitles سأقوم بما يتطلبه الأمر لإنقاذهم وأعني مهما تطلب الأمر
    Ben bir doktorum Çünkü . Ben insanlara yardım . Ben Onları kurtarmak . Open Subtitles لأنني طبيبة، وأساعد الناس، وأنقذهم
    Onları kurtarmak bizim doğamızda var. Open Subtitles طبيعتنا أن ننقذ هؤلاء.
    Söylediğime eminim. Onları kurtarmak. Open Subtitles بالطبع قلت هذا، ننقذهم
    Charlotte Onları kurtarmak için öldü. Open Subtitles شارلوت ماتت لأنقاذهم
    Sana Onları kurtarmak için bir şans verebilirim. Open Subtitles بوسعي إعطاؤكَ فرصة إنقاذهما
    Önce Onları kurtarmak benim kefaretim olacaktı. Open Subtitles بإنقاذهم أولاً ، بأنه كان تضحية مني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus