Çok önemli dediler. Onu almak için tüm mayınlarımı sattım. | Open Subtitles | يقولون بأنّه مهم جدا بعت كلّ ألغامي للحصول عليه |
Sanki sadakat arıyor. Onu almak için herşeyi yapacakmış gibi... | Open Subtitles | وكأنها تتوق للشعور بالإيمان، تقوم بأي شئ للحصول عليه |
Onu almak için insan öldürmekten kaçınmayan insanlar. | Open Subtitles | انهم سعداء بما يكفي لقتل الناس للحصول عليه ، على ما أعتقد |
Sınıra vardığımızda Onu almak için dönebiliriz. | Open Subtitles | عندما نصل إلي الحافة ، من الممكن أن نعود لأخذه |
Onu aramanı ve, Onu almak için geldiğimizi söylemeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدكِ أن تتصلي به وتخبرينه أنكِ قادمة لأخذه |
Onu almak için bu adayı darmadağın ederim bilirsin. | Open Subtitles | تعلمين أنّي على استعداد لتدمير هذه الجزيرة لأحصل عليه |
Bana kendini tanıtırken kalemini yere düşürdü sonra Onu almak için eğildiğinde de üzerine bastı. | Open Subtitles | عندما قدمت نفسها لي اسقطت قلمها وعندما انحنت لالتقاطه |
Onu almak için oralara kadar gitmediğin için mutlu ol. | Open Subtitles | لعدم اضطرارك للذهاب كل تلك المسافة للحصول عليه |
Muhtemelen Onu almak için onunla bir anlaşma yaptı.. | Open Subtitles | من المُحتمل ان يقوم بصفقة معه للحصول عليه |
- Onu almak için ne yaparlar? | Open Subtitles | ـ ما الذي سيفعلونه للحصول عليه. |
Ve Onu almak için buraya gelecek. | Open Subtitles | و سوف يأتي هنا للحصول عليه |
Ve Onu almak için buraya gelecek. | Open Subtitles | و سوف يأتي هنا للحصول عليه |
Her şeyden daha çok istediğin bir iş. Ve Onu almak için her şeyden vazgeçersin. | Open Subtitles | تستسلمي لكل شيء للحصول عليه |
Eğer Sarah Corvus bir şeyi istiyorsa, Onu almak için dağları bile delebilir. | Open Subtitles | , اذا ارادت (سارة كورفس) شيئا ما فستقوم بالمستحيل للحصول عليه |
Ve Onu almak için her şeyi yapacak. | Open Subtitles | وستعمل أي شيء للحصول عليه. |
Onu almak için ne yaptığını gördüm. | Open Subtitles | رأيت ما فعلته للحصول عليه. |
Grodd'u durdurmak için bir şeye ihtiyacımız var Onu almak için benim de sana ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | انظري، نحتاج لشيء لإيقاف (غرود) وسأحتاج مساعدتكِ للحصول عليه |
Burada Onu almak için NCIS'ten biri olması gerekiyordu. | Open Subtitles | من المفترض أن يكون شخص ما من مكتب التحقيقات الجنائية هنا لأخذه |
Bayan dar bir bluz giymiş ve bluzun düğmeleri neredeyse fırlamak üzere, bu sırada kalemini düşürüyor ve Onu almak için eğildiğinde, bluzu iyice açılarak yumuşak, yuvarlak ve beyaz tepecikler dekoltede görünüyor. | Open Subtitles | وبلوزتها ضيقة، وتضغط على الأزرار... سقط قلمها وبينما كانت تنحني لأخذه بلوزتها أنفتحت |
Yardımcım Onu almak için oraya geliyor. | Open Subtitles | رئيس طاقمي في طريقه إليكَ لأخذه |
Onu almak için her şeyi yapardım. | Open Subtitles | و سأفعل أى شىء لأحصل عليه |
Bir şey düşürüyor, Onu almak için eğiliyor. | Open Subtitles | ، تسقط شيئاً تنحني لأسفل لالتقاطه |