"onun için endişeleniyorum" - Traduction Turc en Arabe

• أنا قلقة عليها
• قلق عليه
• أنا قلق عليها
• أنا قلق بشأنها
• أنا قلقة عليه
• أنا قلقة بشأنه
• أقلق عليها
• أنا خائفة عليه
• أنا قلق بشأن الرجل
• أنا قلق بشأنه
• أنا قلقة بشأنها
• أنا قلقٌ عليه
• أخشى عليه
• أشعر بالقلق عليها

Aslında ben de bu yüzden seni gördüğümde yanına geldim Onun için endişeleniyorum.
في الواقع، ذلك السبب الذي جعلني ...أتوقف لملاقاتك عندما رأيتك أنا قلقة عليها

Ben de, gördüklerinden sonra Onun için endişeleniyorum.
انا فقط, كما تعلم, قلق عليه بسبب ما رآه

Ben de Onun için endişeleniyorum ama Emma güçlüdür. İyi olacaktır.
أنا قلق عليها أيضاً لكنْ (إيمّا) صلبة وستكون على ما يرام

Onun için endişeleniyorum. Telefonu ona ver.
أنا قلق بشأنها أعيديها على الهاتف

Onun için endişeleniyorum. Onu hiç böyle bir durumda görmemiştim.
أنا قلقة عليه ، لم يسبق أن رأيته بهذه الحالة

Eddie ile konuşmam gerekli. Onun için endişeleniyorum.
أريد أن أتحدث مع إيدي أنا قلقة بشأنه

Bazen Onun için endişeleniyorum.
أحياناً أقلق عليها.

Tabii ki Onun için endişeleniyorum. Hepimiz için endişeleniyorum.
بالطبع أنا قلقة عليها أنا قلقة على كلّنا

Onun için endişeleniyorum. Garip davranıyor?
أنا قلقة عليها إنها تتصرف بغرابة

Evet, biliyorum. Onun için endişeleniyorum.
أعرف ,أنا قلقة عليها فحسب

Her baba gibi Onun için endişeleniyorum.
وكأى أب ,انا قلق عليه

En çok Onun için endişeleniyorum.
أنا قلق عليه أكثر شئ ..

Sadece Onun için endişeleniyorum.
أنا قلق عليها فحسب، هذا كل شيء

Onun için endişeleniyorum. Bana bocalıyor gibi geldi.
أنا قلق عليها تبدو مُتخبّطة

Onun için endişeleniyorum. Bu operasyon için de.
أنا قلق بشأنها ، وبشأن هذه العملية

Onun için endişeleniyorum.
أنا قلق بشأنها.

Onun için endişeleniyorum ama müdahale edecek kadar değil.
أنا قلقة عليه بعض الشيء، لكن لا داعي للتدخل.

Onun için endişeleniyorum.
أنا قلقة بشأنه إنه يخفي كل شيء بداخله

Onun için endişeleniyorum sadece bazen.
أقلق عليها فقط أحياناً

Hadi ama Bobby. Onun için endişeleniyorum.
أنا خائفة عليه .

Onun için endişeleniyorum.
أنا قلق بشأن الرجل,حسنا؟

Ben Onun için endişeleniyorum o prezervatiften bahsediyor.
أنا قلق بشأنه هو قلق بشأن المطاط

Onun için endişeleniyorum Mike. Branşını seçmesi için iki günü var ve hiç gerçekçi değil.
أنا قلقة بشأنها يا مايك أمامها يومين لتختار التخصص

Bende Onun için endişeleniyorum.
أنا قلقٌ عليه أيضا أناأدركُذلك.

Théoden'in güçlü bir iradesi var, ama Onun için endişeleniyorum.
(ثيودين) له وقفات قويه لكني أخشى عليه

Onun için endişeleniyorum. - Neden hâlâ erkek arkadaşıyla, anlamıyorum.
أشعر بالقلق عليها لا أفهم لماذا هي مع خطيبها ذاك ؟