Ortamın asit derecesine bağlı olarak mavi, pembe ve mora varan renklerde actinorhodin isimli bir antibiyotik üretiyor. | TED | ينتج مضاد حيوي يطلق عليه اكتينوركودين، يتدرج لونه بين الأزرق والوردي والبنفسجي، طبقا لدرجة حموضة البيئة المحيطة به. |
Ortamın gerçekliğinden şüphelendikleri an deneyin başarısız olduğu an demektir. | Open Subtitles | لحظة أن يشكّوا بصحة البيئة المحيطة بهم هى لحظة فشل التجربة |
Ortamın gerçekliğinden şüphelendikleri an deneyin başarısız olduğu an demektir. | Open Subtitles | ...لحظة أن يشكّوا بصحة البيئة المحيطة بهم هى لحظة فشل التجربة |
Ancak bazı deneylerde, Ortamın şeklini ve boyutunu, yer hücresindeki gibi değiştirebiliriz. | TED | لكن في بعض التجارب، يمكن أن نغير شكل وحجم الوسط كما فعلنا مع الخلية المكانية. |
Bu durumda görüyoruz ki; bayrağın yer değişikliğini, Ortamın şekil ve boyutundaki değişiklik gibi düşünüyorlar. | TED | في تلك الحالة، يمكننا أن نرى كيف تغير المكان الذي يعتقدون أن الراية وجدت فيه كدالة لكيفية تغيير شكل وحجم الوسط. |
"...özel Ortamın dışında işe yaramayabilir." - Gibi bir şey. | Open Subtitles | ليس بالضرورة أن يفلح ببيئة "تشبه العالم الخارجي |
Cezaevi gibi özel bir ortamda geçerli olan davranışlar, bu tarz bir Ortamın dışında işe yaramayabilir olayı gibi yani. | Open Subtitles | إن كان سلوك معيّن قد يفلح" ببيئة كالسجن ليس بالضرورة أن يفلح ببيئة "تشبه العالم الخارجي |
Sanırım diğeri de çoğul hali, Ortamın çoğulu medya olduğu gibi. | TED | أخمن أن الجمع هو الصفن، مثل الوسط والإعلام. |
Bu yeni Ortamın nasıl işlediğine dair öğrenilecek çok şey vardı. | TED | واتضح أن هناك الكثير مما يمكن تعلمه عن كيفية عمل هذا الوسط. |