"otobana" - Traduction Turc en Arabe

    • الطريق السريع
        
    • للطريق السريع
        
    • الطريق السريعِ
        
    • المرور مباشرةً
        
    Buradan otobana nasıl çıkılacağını biliyor musun? Basit bir soru. Open Subtitles هل تعرفي أن تذهبي إلي الطريق السريع من هنا ؟
    Pensilvanyada kaybolmam uzerine biraz ilham aldim, ve otobana cikmaya calisirken sola dondum. TED كنت منزعجاُ بعض الشيء كوني ضللت الطريق في بنسلفينيا. وقمت بالاستدارة ناحية اليسار محاولاً العودة إلى الطريق السريع
    Bunu genişletmek için, bir nehre ihtiyacınız var, ya da bir otobana, telefon hattına ihtiyacınız var. TED ولكن من أجل توسيع ذلك النّطاق , فإنك تحتاج إلى النهر , أو تحتاج الى الطريق السريع , أو تحتاج خطوط الهاتف.
    Tek umudumuz otobana çıkabilmek. Open Subtitles أملنـا الوحيد هوَ إجتيـاز ذلك والوصول إلى الطريق السريع
    Özür dilerim, bir gece Downway'de kalacağım. En hızlı şekilde otobana nasıl varırım? Open Subtitles عذراً , إننى غريب عن المكان ما هو أفضل طريق للطريق السريع ؟
    Başlasak iyi olacak, yoksa otobana asla ulaşamayız. Open Subtitles مِن الأفضـل أن نبدأ، أو لن نجتـاز الطريق للوصول إلى الطريق السريع
    Dosdoğru otobana yöneleceğini düşünmüştüm halbuki. Open Subtitles لو لم اسىء التقدير لقولت انك كنت متجه الى الطريق السريع
    Spike, 6. otobana doğru sürüyor. Open Subtitles سبايك, إنه يتجه إلى الطريق السريع رقم 6.
    Allah'tan otobana çıkmadan önce arabadan düştüm. Ne yapıyorsun? Open Subtitles أشكر الله أنى سقطت قبل أن أضرب فى الطريق السريع
    Bu bebekle otobana çıkmak için ne zamandır bekliyordum. Open Subtitles يا الهي كنت اريد اخد السيارة و سياقتها على الطريق السريع
    Baba, Kestirme bir yol biliyorum, doğruca otobana çıkacağız. Open Subtitles ابى, انا اعرف اختصارا. سيؤدى بنا الى الطريق السريع.
    Baba, Kestirme bir yol biliyorum, doğruca otobana çıkacağız. Open Subtitles ابى, انا اعرف اختصارا. سيؤدى بنا الى الطريق السريع.
    Daha otobana girmeden 3 kırmızı ışıkta geçmişti bile. Open Subtitles تجاوزنا ثلاثة أشاراة مرور قبل أن نصل إلى الطريق السريع
    - Dağın eteklerinde başlamış sonra otobana sıçramış ve şimdi de burada. Open Subtitles بدأ في مكان ما في التلال ثم أنتقل إلى الطريق السريع إنه في طريقه إلى هنا
    Lastik levyesiyle onları döv. Cesetlerini otobana bırak. Open Subtitles اخنقه بمفتاح الاطارات ارمي جثته على الطريق السريع
    Birini otobana kadar takip ettik ama orada iz kayboluyor. Open Subtitles إحدى الشاحنات إتجهت غربًا حتى لاقت الطريق السريع الرئيسِ ثم أختفت
    otobana ulaşana kadar batıya giden bir iz bulduk. Oradan sonra kayboldu. Open Subtitles إحدى الشاحنات إتجهت غربًا حتى لاقت الطريق السريع الرئيسِ ثم أختفت
    Kaltaktan kurtulmak için otobana çıkasım gelmedi. Open Subtitles ولم أشعر برغبة في القيادة إلى الطريق السريع للتخلّص من الساقطة
    - otobana çıkmamız gerek. - Hayır! otobana çıkmak yok. Open Subtitles يجب أن نخرج للطريق السريع لا, لا مزيد من الطرق السريعة
    - otobana gireceğim. - Delik nerede? Open Subtitles حسنا, سوف أعود للطريق السريع لا أستطيع ان أجد الثقب
    Aynı karayoluna, otobana veya her ne diyorlarsa o yola geri döndük. Open Subtitles درنا حول الطريق السريعِ أو البوابة أو هذا الإسم الذي يدعونه به
    otobana çıkarsınız dedin, otobana çıkarız demedin. Open Subtitles قلت أن لديك فرصة المرور مباشرةً وليس نحن.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus