Onu nadiren duymuş ya da görmüş olmasan kendini oyunun içinde hissedebilirdin. | Open Subtitles | لأنك نادراً ما تراه أو تسمع عنه، تستطيع تخيل نفسك في اللعبة. |
Yani, oyunun içinde düşeceksin... | Open Subtitles | سوف أتعقبك و أعني هو في اللعبة سوف يتعقبك |
Epeyce yara aldık ama kendimizi oyunun içinde tutmayı başardık. | Open Subtitles | لكل مجهوداتكم اليوم لقد تلقينا بعض الصدمات العنيفة لكننا تمكنا من إبقاء أنفسنا في اللعبة |
oyunun içinde bulunuyor. Önce bir oyun seçmelisin. | Open Subtitles | اذن انه داخل اللعبة لذا اختر ماذا تريد ان تلعب |
oyunun içinde ol, dışında değil. | Open Subtitles | كن داخل اللعبة لكن ليس فوق اللعبة |
oyunun içinde beynin gerçekliği deneyimlemesi işte. | Open Subtitles | كاخضاع الدماغ لتجربة حقيقية داخل اللعبة |
Tanaz oyuncu olmayabilir ama oyunun içinde olduğu kesin. | Open Subtitles | قد لا تكون عضوًا رئيسيًا ولكن لابدّ أنّ لها دورًا في اللعبة |
O oyunun içinde. Nasıl oynandığını biliyor | Open Subtitles | هو مشترك في اللعبة وهو يعلم كيف تجري الأمور |
Saygı duyduğum bir ajan bana oyunun içinde kalabilmenin aklını oyuna vermekten geçtiğini söylemişti. | Open Subtitles | نعم ، لقد سبق وأخبرني عميل أحترمه أفضل طريقة لتبقي رأسك في اللعبة هي أن تبقيها في اللعبة |
Canavar yaratıcısına karşı çıktı, ve şimdi herkes oyunun içinde. | Open Subtitles | السحر إنقلب علي الساحر والآن كل الأطراف في اللعبة |
Burada gördüğünüz, oyunun içinde çok güzel gözüken engeller gibi müdahaleler, aslında işlemcilerin sınırlarından kaynaklanıyor ve bu harika. Yani estetik her zaman önemli. | TED | وبالتالي فإن نوع من التدخلات التي تراها هنا التي تبدو وكأنها حواجز جميلة في اللعبة هي في الواقع نتيجة لمحدودية المعالج، وهو رائع. لذا جماليات دائماً مهمة. |
Hiç konuşmadım ama buralarda oyunun içinde olup da o piçi tanımamak mümkün değil. | Open Subtitles | ...بدون الحديث عنه لكن لا يمكنك أن تتجنب معرفة الوغد مادمت إنخرطت في اللعبة |
Dediğim gibi asla oyunun içinde olmadınız. | Open Subtitles | كما قلت أنا لم أكون أبدا في اللعبة |
Oyuncular oyunun içinde olmak istiyorlar. | Open Subtitles | اللاعبين تريد أن تكون في اللعبة. |
Hâlâ oyunun içinde hapsolmuş durumdayız. | Open Subtitles | نحن ما زلنا عالقين داخل اللعبة |
Hâlâ oyunun içinde hapsolmuş durumdayız. | Open Subtitles | نحن ما زلنا عالقين داخل اللعبة |
Bu oyunun içinde olmayı sen istedin, değil mi? | Open Subtitles | أردت أن تكون داخل اللعبة |