"parçası var" - Traduction Turc en Arabe

• هناك قطعة
• هناك شظية
• لديه قطعة
• هنالك جزء
• ما تملكيه
• لدينا قطعة

Çok değerli bir kanıt parçası var... bu dükkanın bir yerlerinde.
هناك قطعة دليل مهمة جدا.. بمكان ما بهذا المحل

Atılmış bir jambon parçası var ve görünüşe göre iki krallık da onların olduğunu düşünüyor.
كانت هناك قطعة لحمٍ، وعلى مايبدو كِلتا المملكتين ظنّا أنّها لهما.

Şarapnel yağmuru hunisinin başında bir geçi parçası var.
ما هذا ؟ هناك شظية سفينة فضاء في أعلى مركز تساقط شظايا السفن.

Ağız topuna gömülü bir şey parçası var.
هناك شظية أو شيء ما مغروسة في الكمامة الكروية.

- Procet'te cam parçası var. - Hayır, işe yaramaz.
بروسيت لديه قطعة زجاج, يارجل لا, هذا ليس جيدا

Şimdi, bak, Bu hikayenin bilmediğiniz bir parçası var.
والآن، هنالك جزء من القصة لاتعرفونه.

Ağzında koca bir et parçası var.
ما تملكيه فمّ غريب للغاية.

Doldurmamız gereken bir müzik parçası var.
لدينا قطعة موسيقية بكاملها لنملأها

Kalbimde bir cam parçası var.
هناك قطعة زجاج كبيرة داخل صدري , أتعلم؟

Ve hala cevaplanmamış bir delil parçası var.
ومازال هناك قطعة من الدليل غير محلولة

Bak, şurada çok çekici bir doğru parçası var.
أوه أنظر, هناك قطعة خطية مثيرة جنسيا

Her saatin içinde benzer bir cam parçası var.
هناك قطعة من الزجاج مماثلة فى كل ساعة

Şey, bacağında bir kamyon parçası var.
حسناً, هناك شظية عالقة بقدمك

Göğsüne saplanmış bir kılıç parçası var.
لديه قطعة من السيف مترسّخة في صدره.

Sanırım, Lex' te uzay gemisinin bir parçası var.
أعتقد أن (ليكس) لديه قطعة من السفينة الفضائية

Yani bir kısmı, Damon'da sadece bir parçası var.
-حسنٌ ، (دايمُن) لديه قطعة واحدة فقط .

Hala buramda bir parçası var.
لا يزال هنالك جزء مني هنا.

Ağzında koca bir et parçası var.
ما تملكيه فمٌ غريب للغاية

- Bizde Gerçek Haç'ın parçası var.
نحن لدينا قطعة من صليب حقيقى